Everyone out translate Turkish
4,313 parallel translation
Everyone out.
Herkes çıksın.
Everyone out here!
Herkes ortaya çıksın!
So, knowing that Chen is superstitious, she stages a supernatural event to scare everyone out of the house.
Chen'in batıl inançları olduğunu biliyordu ve evdeki herkesi kaçırmak için doğa üstü bir oyun planladı.
Everyone out.
Herkes dışarı.
Keep everyone out.
Herkesi dışarda tut.
Everyone out there knows that...
Dışarıdakiler de bunu biliyor.
Come on, we need to clear everyone out.
Hadi, herkes gitsin.
Get everyone out of my face.
Herkes çekilsin gözümün önünden.
- Doesn't work out for everyone.
- Herkes için ise yaramiyor.
I don't know whether to freak out, or thrust my almighty dick in everyone's face!
Panige mi kapilsam, yoksa yüce sikimi herkesin yüzüne mi sürsem bilemedim!
Everyone but Connor and Derek out.
Connor ve Derek dışındaki herkes çıksın. Hemen!
Everyone, out!
Herkes çıksın!
Uh, given that everyone uploads everything to the Internet nowadays, I thought I might see if anyone else out there took a video of that fire, and look.
Bugünlerde herkesin her şeyi internete yüklediğinden yola çıkarak birilerinin bu yangının görüntülerini çekmiş olacağını düşündüm.
Always hiding behind technology, afraid that everyone will find out what a freak you really are.
Hep teknolojinin arkasına sığınıyorsun... ... kimse ucube olduğunu öğrenmesin diye.
Maybe we can hide out here until everyone comes to their senses.
Terkedilmiş gibi gözüküyor. Belki herkesin aklı başına gelene..
Everyone, in order for us to get the most out of this little spin class we're doing, we're gonna have to really push ourselves and light up the thalamus.
Herkes sırayla bizien iyi için Bu küçük sıkma sınıftan dışarı biz yapıyoruz, yapacağız gerçekten kendimizi itmek zorunda kalacaksın vetalamus yanar.
- Stop taking it out on everyone.
- Herkes onu dışarı alarak durdurun.
When the Geckos emerge from the labyrinth, we'll find out exactly where everyone stands.
Geckolar labirentten çıktıklarında onlardı da diğer herkesin durduğu yerde bulacağız.
And it's all out there for everyone to see, all these little monkey elves, man, all these kids.
Hepsi herkesin görebileceği hâlde oluyor. Tüm maymun elfler, tüm çocuklar görebiliyor.
What happened to the woman who called out for chaos, strife and pain to descend upon everyone and everything?
Herkesin ve her şeyin üzerine kaos, kavga ve acı salmak için beni çağıran kadına ne oldu?
Everyone's coming down with pneumonia. And we are all out of M B.
Herkes zatürre oluyor ve MB'miz kalmadı.
Everyone, stay down! There's no way out! We can't get out!
Kimse ayağa kalkmasın!
Everyone, stay calm, and walk out in an orderly fashion.
Lütfen, herkes sakin olsun ve düzenli bir şekilde dışarıya çıksın.
On it, everyone you love, everyone you know, everyone you ever heard of, every human being who ever was, lived out their lives.
Sevdiğiniz herkes, tanıdığınız herkes duyduğunuz herkes, gelmiş geçmiş tüm insanlık hayatlarını orada yaşadı.
Look, I am just trying to work it out so everyone gets what they want, but I'm warning you, I'm getting a little angry.
Bak, ben herkesin istediği şeyi alması için uğraşıyorum.
I'm sure everyone is looking for me, and if they figure out I was here, CSU's gonna search this house.
Şu an herkesin beni aradığına eminim ve eğer burada olduğumu bulurlarsa Olay Yeri İnceleme'nin evi baştan aşağı arayacağını biliyorum.
I'm sorry, everyone, but the Harrison Bears have sold out.
Üzgünüm, millet, ama elimizde Harrison Ayısı kalmadı.
So, the guy takes a scatter gun, puts it to his head and says if he doesn't take a cut and get his hands dirty like everyone else, then, he's gonna blow his brains out.
Adamda pompalı tüfeğini çıkarıp kafasına dayadı ve eğer paradan bir şeyler alıp diğerleri gibi ellerini kirletmezse kafasını patlatacağını söyledi.
I want everyone out of this house!
Herkesin bu evden çıkmasını istiyorum!
I want everyone out!
Herkes çıksın!
Keep everyone else out of the forest. There's no sense in contaminating a crime scene. Yes, ma'am.
Kimseyi ormana sokma suç mahallini kirletmenin bir manası yok.
Everyone, just cut it out, all right?
Herkes, kesin şunu, tamam mı?
I'm so clearly not a lesbian, and if everyone at school finds out we're faking it, they might overcome their opposition to the death penalty.
Lezbiyen olmadığım çok açık. ve eğer okuldan birisi bunu çakarsa, ifşa oluruz. Onlar idam cezasının üstesinden gelebilirler.
I think she did it so if her pie didn't turn out, everyone would be too drunk to notice.
Sanırım o şekilde yaptı ancak ya turta öyle olmadı ya da herkes anlamayacak kadar sarhoştu.
Yeah, we should've followed the rules, But more importantly, we're supposed To help out everyone, no matter what.
Kurallara uymalıydık, ama daha da önemlisi, ne olursa olsun herkese yardımcı olmalıyız.
She sleeps all day and when she wakes up, she eats pickles for three hours and annoys the hell out of everyone else.
Bütün gün uyuyor ve uyandığında 3 saat boyunca herkesi çıldırtırcasına turşu yiyor.
And I'm cooped up here while everyone else is out there working hard to find her.
Herkes onu bulabilmek için canla başla çalışırken ben burada tıkıldım kaldım.
Hi, Debs. Sorry I freaked everyone out.
Selam Debs.
I mean, look, everyone loves Bob Branderson here, but they could, you know, hire some outside accounting service, and then, uh, he'd be out of a job.
Herkes Bob Branderson'ın burada olmasından memnun ama onlar başka bir muhasebe hizmeti kiralayabilir ve sonra onun işine son verebilir.
You know, my heart went out to him a little because he left as everyone's favorite, and I'm sure word got out about, you know... me.
Onun için içim biraz buruldu açıkçası çünkü herkesin gözdesi olarak ayrılmıştı ama eminim benim olayımı hemen duyacaktır işte.
Yeah, it's not like everyone's gonna suddenly start holding hands and making out, but we figure, why not throw a big three-day outdoor party, show everyone a good time, and maybe they'll forget about this stupid stuff.
Evet, ellerimizi çabuk tutup dışarıyı inşa etmeye başlayarak, bu üç günlük açık hava konserini herkese göstermeye ve yaşatmaya, ve unuttuklarıma bu aptalca şeylere.
So, in the after-party, some women are involved, things get out of hand, everyone's wasted...
Partiden sonra kadınlar geldi. Olaylar kontrolden çıktı. Herkes sarhoştu.
You ruled out the brother, the lawyer, everyone who was at that house that night.
Kardeşi, avukatı, o gece evde her kim varsa herkesi göz ardı ettin.
Everyone was pointing because there was blood everywhere from where the bone came out.
Kemik dışarı çıkmış, her yer kan olduğundan herkes onu gösteriyordu.
Do you think, with all the people in this city... in the world... that there's someone out there for everyone?
Şehirdeki, dünyadaki, herkes için özel birileri olduğunu düşünüyor musun?
When that plane touches down, take out everyone on board.
O uçak yere indiğinde içindeki herkesi haklayın.
When that plane touches down, take out everyone on board.
Uçak yere iner inmez içindeki herkesi öldürün.
Oh, I was gonna tell you what the featured potato is for next month, but now you'll just have to find out with everyone else.
Sana önümüzdeki ayın özel menülerini söyleyecektim ama artık herkesle beraber öğrenmek zorundasın.
I-I don't even have a resident today, and everyone's out with the plague, so...
Herkes salgına yakalandığı için bugün servisimde stajyer doktor yok.
I was alerted that you had a new plan to wipe out these noxious weeds, so I thought you'd want everyone to be here to watch.
Bu zehirli sarmaşıkları ortadan kaldıracak yeni bir planınız olduğu konusunda bir uyarı aldık biz de herkesi gelip izlemesini istersiniz diye düşündük.
Mom and dad are freaking out, and they're calling the whole damn family and wanting everyone to get a test and wanting to start a foundation and change the world and be like the family that fights Li-Fraumeni.
Anne ve babam çılgına dönmüş gibiler. ve bütün akrabalarımızı uyarıp onları test olmaları konusunda uyarıyorlar. ve vakıflara yardım yapmaları gerektiğini söylüyorlar.
outside 883
outer 19
outfit 21
outsiders 26
outrageous 90
outs 110
outlaw 21
out now 39
out of context 16
out of curiosity 82
outer 19
outfit 21
outsiders 26
outrageous 90
outs 110
outlaw 21
out now 39
out of context 16
out of curiosity 82
out of order 40
out of my mind 17
out of the blue 171
out of sight 112
out of nowhere 149
out of interest 20
out of town 49
outstanding 214
out of 299
out loud 97
out of my mind 17
out of the blue 171
out of sight 112
out of nowhere 149
out of interest 20
out of town 49
outstanding 214
out of 299
out loud 97