English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ I ] / I'm feeling great

I'm feeling great translate Turkish

134 parallel translation
I'm mad, and it's a great feeling!
Evet, delirdim, harika bir şey bu!
I'm not feeling great tonight.
Bu gece çok iyi hissetmiyorum.
- No, I'm feeling great.
- Hayır, iyiyim ben.
I'm feeling a great deal better about life today.
Bugün çok daha iyi hissediyorum.
I'm feeling great.
- Çok iyiyim.
Well, I'm feeling great.
- Çok iyiyim.
I'd be walking toward the box, feeling great because I was gonna tell the Father what I did stealing out of my mother's purse or something worse.
İçimde harika bir hisle kabine doğru yürürdüm çünkü pedere yaptıklarımı annemden para çalmamı ve daha kötülerini anlatacaktım.
Tell her I'm feeling great... and I wanted to talk to her.
Ona çok iyi hissettiğimi söyleyin. ve onunla konuşmak istediğimi.
Hi, there, this is Eddie, your shipboard computer, and I'm feeling just great, guys.
Merhaba, ben Eddie, bilgisayarınız ve harika hissediyorum, millet.
I have a great feeling for you, Willy.
Senin için büyük duygularım var Willy.
That strengthened my feeling that this was a great sponsor and a great product... which I could whole-heartedly endorse on television, and did.
Bu davranış, ürüne ve sponsoruma karşı bağımı daha da kuvvetlendirdi ve bunu televizyonda yansıtabileceğimi düşündüm. Öyle de yaptım.
I'm feeling great. Here.
Harika hissediyorum.
I'm not feeling that great.
Biliyor musun, Lois, kendimi o kadar iyi hissetmiyorum.
Well, why should I be feeling great... I'm in jail.
Niye öyle olsun ki... hapisteyim.
I`m just not the kind of person who walks around feeling great.
Ben ortalıkta kendini harika hissederek gezen biri değilim.
Well, now that I'm back to normal and feeling great who's our first caller?
Pekala Roz. Normale döndüm ve harikayım. - İlk arayan dinleyicimiz kim?
And, yet, I get the feeling... that he considers a great part of his own life misspent.
Sanırım kendisi yaşamının büyük bir bölümünü boşa harcadığını düşünüyor.
This is just my initial gut feeling but I'm thinking it'd be really great.
Bu benim içgüdüsel duygularım ama çok güzel olurdu diye düşünüyorum.
I'm feeling great God!
Harika hissediyorum.
For the first time, I'm feeling really great.
Kendimi ilk kez çok iyi hissediyorum baba.
I'm not feeling great.
Kendimi pek iyi hissetmiyorum.
We get along great and he's a great partner, but since we've been spending so much time together, I've been feeling £ ­ £ ­
İyi anlaşırız, ayrıca harika bir iş arkadaşıdır. Ama birlikte bu kadar çok zaman geçirmeye başladığımızdan beri ben- -
Listen, buddy, I know you're not feeling great, but you gotta hang in there.
Harika hissetmediğini biliyorum ama güçlü olman lazım.
I'm not really feeling that great.
Sadece... Kendimi fazla iyi hissetmiyorum.
Yeah, don't worry, Dad, I'm feeling great.
Evet, merak etme baba, harikayım.
A friend of mine from SPAT isn't feeling so great so I said that we'd take her kid to the picnic, too.
BEB'den bir arkadaşımın morali biraz bozuk... onun çocuğunu da pikniğe götürebileceğimizi söyledim.
31, 32, 33, 34, 35, 36, 37, 38, 39, 40. Doc, I'm feeling great.
Doktor, kendimi harika hissediyorum.
I know it's no guarantee but I think it's gonna work. I have a great feeling about it.
Garantisi yok ama sanırım işe yarayacak.
I'm feeling great!
Harika hissediyorum!
I have a feeling you're gonna look great in a tux.
Sana takım çok yakışacakmış gibi bir his var içimde.
I'm feeling great.
Çok iyiyim.
I was thinking on the way over here about the day Zach was born and holding him... and feeling as if I was part of some great continuum.
Buraya gelirken yolda Zach'in doğduğu günü ve onu kucağıma alışımı düşünüyordum... Mükemmel bir bütünün parcası gibi hissediyordum.
Yes, I'm feeling all right, I'm great.
Evet, ben büyük değilim tamam, hissediyorum.
- I'm not feeling great.
Çok iyi hissetmiyorum.
Ahh. Clara : that morning, I woke up feeling great.
O sabah harika bir hisle uyandım.
I'm feeling like the longer I wait to tell her, the longer I'll feel great.
Ona ne kadar geç anlatırsam, o kadar daha iyi hissedecekmiş gibi geliyor.
I don't know, it may just be me, but, uh, I really got a feeling like we could catch fire and have a great season.
Bilmiyorum sadece bana mı öyle geliyor, ama... içimde canlanıp müthiş bir sezon yaşayacakmışız gibi bir his var.
How you feeling? I'm great.
Ben çok iyiyim.
I'm not feeling too great.
Ben çok büyük hissetmiyorum.
I'm not feeling so great today, guys.
Bugün pek iyi hissetmiyorum çocuklar.
I throw ya a parade, huh? All I'm saying is, high school was great. And I miss having that feeling, that's all.
Lise hayatım çok güzeldi ve ben o duyguyu özlüyorum.
Are you feeling okay? I'm great.
- Sen iyi misin?
Honey, I'm not feeling too great.
Tatlım, kendimi iyi hissetmiyorum.
I'm feeling great. I get to go home!
Harika hissediyorum... eve gitmeye hazırım!
You know, Hal, now that I'm feeling better you can take me to one of those great parties.
Bayan Heck?
Brought Betty into the city to see the doctor but, uh, honestly I think I'm the one not feeling so great.
Betty'yi doktor için şehre getirdim, ama doğrusu kendini pek iyi hissetmeyen benim galiba.
Well, I'm feeling great.
Mükemmel hissediyorum.
Abby wasn't feeling so great, But I'll be there as soon as I can.
Abby biraz rahatsızlandı, ancak yetişmek için elimden geleni yapacağım.
Look, man, I understand that this is a great opportunity but I'm not feeling this, man.
Bak dostum, bunun büyük bir fırsat olduğunu biliyorum ama bu iş hiç hoşuma gitmedi.
So, it's underpinned, is what I'm saying by this great feeling shared by many designers of idealism.
Yani demek istiyorum ki, Helvetica, pek çok idealist tasarımcının paylaştığı bu harika his tarafından desteklenmiştir.
Yeah, well, I'm not feeling so great myself.
Evet, ben de harika hissetmiyorum zaten.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]