I didn't do anything wrong translate Turkish
487 parallel translation
I didn't do anything wrong to you so why are you yelling at me?
Niçin? Bunu hak etmek için ne yaptım sana?
Why are you yelling at me when I didn't do anything wrong to you.
Bunu hak etmek için ne yaptım sana?
Gods of heaven and earth... I didn't do anything wrong, please.
Yerlerin göklerin efendileri ben yanlış bir şey yapmadım.
And I didn't do anything wrong
Üstelik hiç bir şey de yapmadım.
I didn't do anything wrong...
Yanlış bir şey yapmadım ben.
I didn't mean to do anything wrong.
Yanlış bir şey yapmak istememiştim.
"I didn't mean to do anything wrong." Half the time, you don't know what you're doing.
"Yanlış bir şey yapmak istememiştim!" Çoğu zaman ne yaptığını bilmezsin bile.
Say, Frank, I didn't do anything wrong last night, did I?
Söylesene, Frank, dün gece yanlış bir şey yapmadım, değil mi?
She didn't do anything wrong. I like it.
Hayır, yanlış bir şey yapmadı, Aksine hoşuma gitti.
I didn't do anything wrong.
Yanlış bir şey yapmadım.
I didn't do anything wrong
Yanlış bir şey yapmadım.
I didn't do anything wrong.
Ben yanlış bir şey yapmadım.
But why? I didn't do anything wrong.
- Yanlış bir şey yapmadım ki.
I didn't do anything wrong.
Vasco, hayır. Hayır, hayır. Sorun ne?
Hey, I didn't do anything wrong, did I?
- Yanlış bir şey yapmadım değil mi?
I didn't do anything wrong
yanlış bir şey yapmıyorum!
Everyone makes mistakes, but it can be corrected I didn't do anything wrong
Herkes hata yapabilir, ama telafide edebilir hata yapmadım
Ling Xi, I hope you'll get back on the right track I didn't do anything wrong
Ling Xi, umarım bir gün aklın başına gelir! Ben yanlış bir şey yapmadım!
Ling Xi, get back on the right track I didn't do anything wrong
Ling Xi, aklını başına topla Yanlış bir şey yapmadım!
You've got your share already I just think this is getting too messy l didn't do anything wrong... in the beginning.
Payını almadın mı? İş giderek çirkinleşiyor Halbuki en baştan beri... yanlış yapmamaya çalışırdım, şimdiyse tuzağa düştüm
I didn't do anything wrong?
Yanlış birşey yapmadım değil mi?
I know you didn't do anything wrong.
Yanlış bir şey yapmadığınızı biliyorum.
I didn't do anything wrong.
Ben yanlış bir şey yapmıyorum.
- But I didn't do anything wrong.
Hata yapmadım. neler oluyor?
I mean, he didn't do anything wrong, and it's not nice to lock somebody up in their own jail.
Yani o yanlış bir şey yapmadı ve birini kendi hapishanesine kilitlemek hoş bir şey değil.
I didn't do anything wrong!
Ben yanlış bir şey yapmadım!
Look, I didn't do anything wrong.
Bak, ben yanlış bir şey yapmadım.
I didn't do anything wrong.
Ben yanlış hiç bir şey yapmadım.
I didn't do anything wrong.
Ben hiç bir şey yapmadım.
I understand, sir, you really didn't do anything wrong.
Anlıyorum, kesinlikle yanlış birşey yapmamışsınız.
- Once you've done time, you're never sure with yourself, even if I know I didn't do anything wrong, there's this crisis in the world they write a lot about it.
Bir kere sabıkalı oldun mu, senden hep şüphelenirler. Bir şey yapmadığımı biliyorum ama şu an dünyada bir kriz var. Herkes çok dikkatli.
I didn't do anything wrong.
Bununla ilgili bir bilgim yok. Yanlış birşey yapmadım ki.
I didn't say you did do anything wrong.
Sana yanlış bir şey yaptın demedik ki zaten.
I didn't do anything wrong, baby.
Yanlış birşey yapmadım, bebeğim.
now is this the part where you're suppose to tell me i didn't do anything wrong?
Şimdi bana yanlış bir şey yapmadığı söylemen gereken zaman, değil mi?
I didn't do anything wrong!
Yanlış bir şey yapmadım!
I didn't do anything wrong.
Ben yanlış bir şey yapmadım ki.
I didn't do anything wrong.
Ben kesinlikle yanlış birşey yapmadım.
I didn't do anything wrong.
Ben yanlış bir şey yapmadım. Bırakın beni! Bırakın!
Brother Minister, I didn't do anything wrong.
Vaiz Kardeş ben yanlış bir şey yapmadım.
Let go of me. I'm telling you, I didn't do anything wrong.
Size söylüyorum bakın, ben yanlış bir şey yapmadım.
But, Mommy, I didn't do anything wrong.
Ama, annecim, ben yanlış hiçbir şey yapmadım.
I didn't do anything wrong.
Ben yanlış bir şey yapmadım ki?
- I didn't do anything wrong.
- Yanlış bir şey yapmadım.
Yes, the opposite sex. I didn't do anything wrong.
Evet... evet, karşı cins, ben yanlış bir şey yapmadım!
I didn't do anything wrong.
Ben bir hata yapmadım.
I didn't do anything wrong, and you know it!
Ben yanlış bir şey yapmadım, siz de bunu biliyorsunuz!
I didn't do anything I didn't do anything wrong
Ben bir şey yapmadım ben yanlış bir şey yapmadım
Harry, I didn't intend to harm you and I didn't do anything wrong.
Harry, seni incitmek gibi bir niyetim yoktu, ve yanlış olan bir şey yapmadım.
But I will tell you you didn't do anything wrong.
Ama şunu söyleye bilirim ki sen kötü birşey yapmadım.
I didn't do anything wrong. Oh, no?
Ben yanlış bir şey yapmadım.