It's over for you translate Turkish
664 parallel translation
Over-crediting sister's card, dad's card, buying all brand clothing, bags, and shoes... Yet you earn no money, if it wasn't for you, we would be so rich, you idiot
Babanın ve kardeşinin... kredi kartlarının limitlerini pahalı elbiseler, ayakkabılar ve çantalar için tükettin.
That's right, but unless you have it for me... I'm afraid I'll have to take the circus over to raise the money. I'm in an awful spot.
Doğru, ama eğer vermezsen... bu parayı bulmak için sirke el koymak zorunda kalacağım.
- It's over for all of us you, me and George.
- Hepimiz için bitti sen, ben ve George.
It's up to you to act as your conscience dictates... but if there were that many charges pending over me... you wouldn't see my coattail for the dust.
Ama vicdanına göre hareket etmen tamamen sana bağlı ama bana karşı yöneltilmiş böylesi suçlamalar olsaydı elimi bu tür pisliklere sürmezdim.
I maybe ain't got no right asking considering who it's for but.. Do you remember that young fella you combed out over at Rocky Ford the other day?
Belki onun kim olduğunu düşündüğümde doğru değil, ama geçen gün Rocky Ford'da azarladığın genç adamı hatırladın mı?
You'll have to get it over with and find out for yourself.
Üzerinde biraz düşünüp,... cevabı kendin bulmalısın.
And I've taken over the formation Of this numbers monopoly To make it legal, respectable, and... very profitable for you,
Bu yasa dışı loto tekeli oluşumunu senin için yasal, saygın ve çok kârlı yapmak için devraldım.
A dark dream has crept over you for a little while, but its done no harm, and soon it will be gone and when it's gone no one will think of it.
Bir süredir karanlık bir rüya üzerine çökmüş, zarar vermemiş çok yakında geçip gidecek ve gittiğinde kimse bunu düşünmeyecek.
- It's all over now, you know that. - Not for him.
- Artık her şey bitti, bunu biliyorsun.
It's like when you look for something all over the place, and then you find it was right in front of you all along.
Birşeyi heryerde araman gibi, ve bir bakarsınki hep gözünün önündeymiş.
Let's just be grateful it's over for you at last, and you can come home.
Sonunda bitmiş olmasından dolayı minnettar olmalısın artık eve dönebilirsin.
It's like some nightmare where you're waiting and hoping for it to be over... and then all of a sudden you realize that it's just- -
Sanki bitmesini istediğin bir kâbus gibi ama fark ediyorsun ki, sanki - -
I brought old Charles over from Fouquet's. You know, the old Fouquet's, to run it for me.
Bildiğiniz Fouquet's hani, burayı işletsin diye.
I'm accompanying him to the Minister's house, so I'll take it over for you.
Bakan'ın evine kadar ona eşlik edeceğim, ben götürürüm.
It's about the sign space you have for rent over there in Columbus Circle.
Columbus Meydanı'ndaki kiralık tabela için gelmiştim.
It's kind of awkward. Maybe I'd better carry it out over for you.
Bu biraz kullanışsız ama.İsterseniz ben taşıyayım.
YOU'RE GONNA CATCH IT, YOUNG FELLA. YOUR MA'S BEEN SHOUTING FOR YOU ALL OVER TOWN.
Annen seni her yerde arıyordu delikanlı!
You wanna hang me for that, General, you go right ahead...'cause I'd do it all over again... and I'd be glad.
Onun için beni asmak istiyorsan General, haklısın... çünkü ben onu herzaman yapardım... ve memnun olurdum.
Because it's all over for you, no matter how much booze you take.
Çünkü ne kadar içki içersen iç, senin için her şey bitti.
It's over now... so you'll never come and look for me.
Şimdi bitti... ve asla gelme ve beni arama!
Come on over to the doc's. You can see it for yourself.
Doktorun yerine gelirsen kendin de göreceksin.
It's indecent for me to pose for an artist who sees me as an arrangement of lines and color but it's perfectly ok for you to kiss me all over and lay for an hour just looking at me.
Demek beni çizgilerin ve renklerin bir karışımı olarak gören bir ressama poz vermem edepsizlik, ama senin beni öpüp koklaman ve beni süzerek bir saat boyunca yanımda yatman tamamen doğru.
Because if I catch you getting even close to her, it's over for you.
Ona sokulursan sonun gelir.
Whenever it's convenient for you, I can bring Sadao over.
Sizin için ne zaman münasipse o zaman Sadao'yu getirebilirm.
Yes, sir, I've been thinking it over, and when I called you a reactionary, that's merely my generation's term for your generation.
Evet efendim, size geri kafalı dediğimde aslında bunu demek istemedim... Yalnızca sizin çağınız ile bizim çağı ayıran bir terim anlamında söylemiştim.
If you're in here, it's not because you covered for your brother, it's because you took over the water supply.
Seni mahpus damlarına Osman'ın adam vurup suçu senin üzerine yüklemesi düşürmedi. Esas sebep ; akan suya sahip çıkmanız.
It's over for you, too!
Senin için de bitti!
If this thing is half as important as I figure it might be, you'll be in line for promotions and citations when this is over.
Eğer bu iş tahmin ettiğimin yarısı kadar ciddi ise, bu iş bittiğinde hepiniz bir çok terfi ve mükafatlar alacaksınız.
If I do not extract the plan you have been building step by painful step for the last year, my life, well, it's over.
Geçen yıl boyunca uğraşıp didinip hazırladığın planı ağzından alamazsam, hayatım sona erdi demektir.
It's strange how some words that carry no significance for you when you hear them can over time take on an almost central meaning.
Sürekli duyduğun kelimelerin tam anlamını öğrendiğinde senin için hiçbir önem taşımaması nasılda tuhaftır.
It's all over for you now.
Senin için yolun sonu göründü.
It's over for you now, you bum!
Herşey bitmiş bile sizin için, Seni serseri.
- Let's get it over once and for all. - Then will you promise?
Söz veriyor musunuz?
It's an open report that we offer for your consideration, for you to discuss after the screening is over.
Dikkatinize sunduğumuz, film gösteriminden sonra tartışacağımız açık bir rapordur.
If I'm satisfied... then for you it's all over.
Eğer tatmin olursam senin işin burada biter.
For God's sake, it was you who threw me over.
- Tanrı aşkına. Beni başından attın.
If you check the statistics out you'll find that these people have lived, over three hundred thousand people have lived together peacefully, loving each other feeling for each other, want, needing for each other and wanting to make this the experience it is.
İstatistiklere bir göz atacak olursanız, 300.000 kadar insanın birlikte yaşadığını, barış ve beraberlik içerisinde, birlikte sevgi ile durabildiğini, birbirine ihtiyacı olduğunu öğrendiğini, ve bu tecrübeyi birlikte yaşamak istediğini göreceksiniz.
Then you will have to pay for the road sign... he knocked over... you know, "bad curve ahead." Pay it.
Bunun yanı sıra, babanızın çarpıp devirdiği, "keskin viraj" tabelasının parasını da ödemeniz gerek. 198,5
It's all over now for you, old coon!
Senin için her şey bitti rakun!
You still want to put me out of business and take it over for yourself.
Hala beni saf dışı edip işime konmaya çalışıyorsun.
It's silly, I know, but I haven't seen you for over six months.
Aslında saçma. Ne var ki seni altı aydır görmedim.
It's kind've of hard for me to hear you with those covers over your heard.
Üstündeki battaniyeden duyamiyorum seni.
I know it must have been difficult for you but don't you see it's all over now?
Senin için zor olmuş olmalı ama artık bittiğini görmüyor musun?
Mrs. Blum, is it clear to you that this is a very serious case with many implications that have kept the police and D.A.'s office busy for over a year? May I ask you :
Bayan Blum, bilmem farkında mısın bu dava çok ciddi polisi ve savcılığı bir yılı aşkın süredir meşgul eden bir sürü suçlama, araştırma vb. içeriyor.
I have come to tell you, Tiberius, that I and all of Rome, blame you for my husband's death until you can prove your innocence. We know you've taken our witness, but it will avail you nothing. Emperor you may be, but justice is emperor over all
Sana söylemeye geldim Tiberius, ben ve tüm Roma suçsuzluğunu kanıtlayana dek, kocamın ölümünden ötürü seni suçluyoruz.
I'm out to sing songs and to prove to you that this is your world even if it's kicked you pretty hard and knocked you down for a dozen loops, no matter how hard it's run you down or rolled over you,
Buranın sizin dünyanız olduğunu kanıtlayan şarkılar söyleyeceğim. Dünya sizi fena benzetmiş, birçok kez ezip geçmiş olsa bile üzerinizden kaç kez geçmiş olursa olsun hangi renkte, hangi bedende hangi vücutta olursanız olun kendinizle gurur duymanızı sağlayacak şarkılar söyleyeceğim.
I've been working for you for over a year now, when is it gonna be time?
Bir yıldır çalışıyorum yanınızda, ne zaman peki?
- We must get rid of him as soon as possible or it's over for us. - Don't you believe you're over-reacting?
Seni canlı halde bıraktıysa mutlaka bir sebebi vardır.
As soon as the deal's over, I'll see that there is 20 % in it for you.
İş bağlanır bağlanmaz senin de % 20 pay almanı sağlayacağım.
I know it's been terrible for you, but it's over now, honey.
Korkunç şeyler yaşadığını biliyorum ama artık bitti hayatım.
Hope I didn't hit anybody. But over here, at Camp North Star this morning, we're gonna be having a delicious gruel breakfast, and don't forget to ask for seconds, because it's all the gruel you can eat.
Umarım kimseyi vurmamışımdır....... ama bizler, bu sabah Kuzey Yıldızı Kampında enfes bir kahvaltı yapacağız ve sakın kahvaltı saatini kaçırmayın çünkü yiyebileceğiniz sadece son kırıntılar burada.
it's over 4654
it's over there 188
it's overrated 21
it's over here 95
it's over now 198
it's overwhelming 31
it's over between us 35
it's over for me 34
for you 2938
for your information 371
it's over there 188
it's overrated 21
it's over here 95
it's over now 198
it's overwhelming 31
it's over between us 35
it's over for me 34
for you 2938
for your information 371
for your own good 102
for your sake 205
for your own sake 81
for your birthday 37
for your daughter 16
for your mother 31
for your wife 22
for your 26
for your safety 30
for your help 20
for your sake 205
for your own sake 81
for your birthday 37
for your daughter 16
for your mother 31
for your wife 22
for your 26
for your safety 30
for your help 20