Fena değilsin translate Russian
158 parallel translation
- Sen de fena değilsin.
- Да ты и сам не так уж плох.
Sen de fena değilsin.
У тебя тоже ничего.
Fena değilsin!
Выглядишь ты нормально.
Fena değilsin.
Здорово.
Fena değilsin.
Нет... У вас неплохая внешность.
Bir acemi için hiç de fena değilsin.
Для новичка, вы просто отлично справились.
- Fena değilsin.
Ну что, Кенике?
Sen de fena değilsin, burun surat.
Да ты славный парень, Раковая Морда.
Sen hiç fena değilsin.
Ты хороший.
Fena değilsin.
Неплохо.
Fena değilsin Milo.
Ты молодец, Майло.
Baksana, bir erkek olarak fena değilsin.
Знаешь, ты, господин Гаррисон, Красивый мужик.
Hiç fena değilsin.
Очень даже красивый.
Bu işte hiç fena değilsin.
А вы ничего. Вы правы.
- Sen de fena değilsin!
- Спасибо, ты тоже молодец.
Teşekkürler. Sen de fena değilsin.
Ну, для себя плохого не сделаешь.
Bir avrat için hiç fena değilsin!
Недурно для бабы!
Hiç fena değilsin, eksik etek!
А ты соображаешь, девочка.
- Fena değilsin.
Кажется нормальным?
- Sen de hiç fena değilsin.
- Куда мы идем?
Teşekkür ederim. Sen de pek fena değilsin.
Спасибо, вы тоже неплохи.
- Sende hiç fena değilsin.
- Ты тоже хорош.
Sen de hiç fena değilsin.
Вы тоже очень хороший человек.
Hiç fena değilsin Kızlar senin gibi tipleri sever.
Ты ничего. Девки таких любят.
Sende fena değilsin.
Классный костюм.
Sen de hiç fena değilsin, kocaoğlan.
Да ты и сам ничего, здоровяк.
Bir ihtiyara göre fena değilsin.
Неплохо для старика.
Sen de fena değilsin.
Ты тоже не плох.
Kabalığını ve cadılığını saymazsak, o kadar da fena değilsin aslında. Aslında komik sayılırsın, Audrey.
Да, ну, если убрать вызывающее поведение и мелкую зловредность, ты не так плоха, ты знаешь?
- Sen de fena değilsin, Eddie Doling.
Ты даже забавная, Одри. Ну, ты и сам не так плох, Эдди Долинг.
Sen de fena değilsin, yakışıklı.
Да и ты ничего, красавчик!
Bunu biliyor musun? Sen de fena değilsin Johnson.
Ты тоже бываешь неплох, Джонсон.
Fena değilsin tatlım.
А ты молодец, милочка.
Sen de hiç fena değilsin.
- Эй! Но ты тоже не промах, жере́бчик...
Şey, yani sen... Leonardo di Caprio kadar olmasa da fena değilsin, sanırım.
Ну, я считаю, вы не... вы не так хороши, как Леонардо ди Каприо, но вы ничего, я думаю.
Yani, Gene Hackman veya Napolyon Dinamit'te oynayan o adam kadar olmasa da, fena değilsin.
Я думаю, вы не Джин Хэкман или тот парень, который играл Взрывного Наполеона, но вы ничего.
Sen fena değilsin.
Это было отлично.
Fena değilsin, bayım.
Вы молодец, сэр!
Hem de hiç fena değilsin!
Молодец!
Hiç fena değilsin he.
А ты неплоха!
Yönlendirebiliyorsun, fena değilsin.
Веди ты, у тебя неплохо получается.
- Sen de fena değilsin.
- Порядок?
Fena asker değilsin.
Ты хороший солдатик.
İşin garip yanı, hiç de fena bir ressam değilsin.
Чёрт возьми, ведь из тебя вышло что-то вроде художника.
- Bence fena değilsin.
- Мне так не показалось.
- Hiç fena değilsin.
- Неплохо.
Kendi çapında, kendi sarsıcı yöntemlerinle de olsa hiç de fena bir baba değilsin.
Знаешь, в своём собственном странном, противоречивом стиле, ты неплохой отец.
Fena çocuk değilsin.
Ты разумный человек.
Fena değilsin.
А ты милая.
Hiç de fena bir dansçı değilsin. - Ne?
- Классные танцулечки.
- Hiç de fena bir dansçı değilsin.
- Что? - Я говорю, танцулечки классные.
değilsin 303
değilsiniz 26
fena değil 1160
fena değilim 34
fena değil mi 27
fena olmaz 18
fena değilmiş 33
fena değildi 104
fena değil ha 24
fena sayılmaz 95
değilsiniz 26
fena değil 1160
fena değilim 34
fena değil mi 27
fena olmaz 18
fena değilmiş 33
fena değildi 104
fena değil ha 24
fena sayılmaz 95