English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ F ] / Flaw

Flaw translate Turkish

982 parallel translation
Yi Ryung. I have a big fatal flaw, so I can't pretend to be weak and just grab onto him.
Yi Ryeong, böyle davranmak için ölümcül bir gerekçem var.
A fatal flaw?
Ölümcül bir gerekçe?
We've already had evidence that the prisoner's mind is a delicately balanced one and quite liable through some hidden flaw in that mind to become deprived of all consciousness and readily enter into a state wherein the body is still functioning,
Elimizde sanığın zihninin hassas bir dengede olduğuna dair zaten bir delilimiz var. Ve bu zihinde gizli bir kusur olma olasılığı hayli yüksek. Bilincini devreden çıkarmış olan bir kusur.
" At times this hereditary flaw weighed heavily upon him. He felt he was paying the price for the generations of his forefathers whose drinking had poisoned his blood.
" Genetik kusurunun dayanılmaz yükü, ona ağır gelmeye başladığı zamanlarda nesillerdir içtikleri içkilerle, kanlarını zehirleyen atalarının bir bedelini ödediğini hissetti.
Doctor, I find one flaw in your theory.
- Doktor, kuramınızda bir hata var.
Mr. Greer, my husband, considered buying it, but it has a flaw.
Kocam Bay Greer onu almayı düşünüyordu ama bir kusuru var.
But there was always a flaw.
Ama, her zaman bir kusur vardı.
Poverty is not a flaw!
Yoksulluk bir kusur değildir.
We've got to find a flaw in his plan.
Planında zayıf bir taraf bulmamız gerek.
Other men are ashamed of this, calling it a flaw.
Diğer erkekler bunu bir zayıflık olarak görürler ve bundan utanırlar.
Without a hitch or flaw You'll draw just like your famous pa
Kusursuz bir şekilde Ünlü biri gibi çekeceksin
You have only one flaw, the way you've begun to suddenly shoot out of control.
Tek bir kusurun var, aniden kontrolden çıkıveriyorsun.
- You find some flaw in this reasoning?
- Bu mantıkta bir hata mı buldun yoksa?
I told you, the worst flaw is cowardice.
Sana söyledim, en kötü huy korkaklıktır.
And they'll topple it the minute they find a flaw in it.
Ve bir kusur buldukları anda onu yıkarlar.
You mean a flaw in me, don't you, Sarah?
Benim kusurlu olduğumu mu söylemek istiyorsun, Sarah?
It is easy to speak of the "basic flaw" in the German character that allowed Hitler to rise to power, and at the same time ignore the "basic flaw" of character that made the Russians sign pacts with him, Winston Churchill praise him, American industrialists profit by him!
Hitler'in yönetime gelmesine izin veren Alman karakterinin temel kusurundan bahsetmek..... ama aynı zamanda Ruslar'ın onunla antlaşma imzalamasını....... Winston Chuchill'in onu övmesini ve Amerikan sanayicilerin onu desteklemelerini gözardı etmek son derece kolaydır!
A flaw of the transition period that will surely be corrected.
Geçiş süreci sancıları bunlar mutlaka ama mutlaka düzelecektir.
I know I have a tendency to press, but it's a personality flaw.
Biraz fazla ısrarcı olduğumu biliyorum, ama bu bir kişilik sorunu.
As in every stone of this size, there is a flaw.
Bu büyüklükteki tüm taşlar gibi, bunun da kusuru var.
- The slightest flaw, Your Excellency.
- Ufacık bir kusur, Ekselansları.
"If fear can find the flaw in even one of us why not in any of us?"
"Korku birimizdeki zaafı bulabiliyorsa neden hepimizdekini bulamasın?"
Doctor, there's one little flaw in your theory about Miss Clyde.
Doktor, Bayan Clyde hakkındaki kuramında küçük bir kusur var.
Who is to know it has a flaw in it?
Çatlak olduğunu kim bilebilirdi?
Human, rational but without a flaw.
İnsan, rasyonel ama kusursuz.
If only he had one tiny flaw.
Keşke bir kusuru olsaydı.
Flaw.
Yanlış.
And I can't find a flaw in that statement.
Ben de bu söylediğine katılıyorum.
The flaw lies not in anatomy, but in the brain.
Soru anatomide değil beyinde yatıyor.
Human readings, yes, but not a single physical flaw.
İnsan okumaları, evet. Ama tek bir fiziksel kusur yok.
Because a flaw developed in the controls, and unless we correct it,
Kontrollerde bir hata oluştu, ve bunu düzeltmezsek,
I must point out, captain, the flaw in the plan is this locked door and the guard beyond it.
Plândaki sorun, bu kilitli kapı ve arkasındaki koruma.
This is the St. Francis Spa, where people come to fix a flaw.
Bu St Francis Spa, insanların kusurlarını... düzeltsin diye geldikleri bir kişi.
Because her only flaw was that she wasn't you.
Çünkü onun tek kusuru sen olmamasıydı.
That girl's one flaw was that she wasn't you.
Çünkü onun tek kusuru sen olmamasıydı.
Bluntness is a flaw in a man's character.
Patavatsızlık erkek karakterinin bir kusurudur.
Pauline, I don't want to be blunt because bluntness is a flaw in a man's character.
Pauline, duygusuz olmak istemem çünkü duygusuzluk bir erkek için noksanlıktır.
A little flaw.
Biraz kötü.
Indeed, a little flaw, at times, but little, can even be good for it.
Aslında bazen çok az bir kusur iyi bile olur.
My only hope lay in pin-pointing the flaw in my researches and that meant one more experiment, one final experiment.
Tek umudum araştırmamdaki hatayı bulmakta yatıyordu. Bu da bir deney daha demekti, son bir deney.
Who among us is without flaw?
Hangimiz kusursuzuz ki?
- Can you find a flaw in it?
- Polisler onuna aramdaki bağın izini sürer.
O! That that earth which kept the world in awe, should patch a wall to expel the winter's flaw.
Ey bir zamanlar dünyayı titreten kasırga, şimdi duvarda harç, kışın soğuğuna karşı.
The flaw of Marx's theory... is naturally the flaw in the revolutionary struggle... of the proletariat of his epoch.
Marx'in teorisinin zayifligi, dogal olarak zamaninin proletaryasinin devrim mücadelesinin zayifligiyla iliskilidir.
You found the flaw in the crystal.
Kristaldeki çatlaği buldun.
It's a flaw in the iris.
Göz bebegimdeki leke.
- A flaw?
- Leke mi?
You see, Allen insisted that his hero had a tragic flaw which classically ends in death.
Görüyorsunuz ya, Allen kahramanının klasik açıdan ölümle sonuçlanan trajik bir kusuru olduğunda ısrar etti.
It's an irradicable flaw in my life.
Kişiliğimin en zayıf yanı da bu.
- A flaw?
- Kusur mu?
Her only flaw :
Tek kusuru...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]