Lady horbury translate Turkish

- Yes, Lady Horbury.

- Elbette, Lady Horbury.

- I think you will discover, Chief Inspector, that it is Lady Horbury. - I've strict- - - Person in charge.

- Sanırım göreceğiniz kişi, Başmüfettiş, Lady Horbury.

I think it would be better to talk to Lady Horbury now.

Bence Lady Horbury ile şimdi konuşmak daha iyi olur.

Have you ever seen this before, Lady Horbury?

Bunu daha önce görmüş müydünüz, Lady Horbury?

- Lady Horbury, at any time during the flight, did you see anyone move to the rear of the plane?

Neden? - Lady Horbury, uçuş sırasında, birini uçağın arkasına doğru giderken gördünüz mü?

- And did you know the murdered woman, Lady Horbury?

- Peki öldürülen kadını tanıyor muydunuz, Lady Horbury?

- Because I think Lady Horbury knew Giselle.

- Çünkü Lady Horbury'nin Giselle'i tanıdığını düşünüyorum.

Anyway, I've been talking to Lord and Lady Horbury again.

Her neyse, Lord ve Lady Horbury ile tekrar konuştum.

It's quite clear that Lady Horbury went off gambling every night in Paris and used to come back in a terrible state.

- Ve Venetia Kerr'le. Lady Horbury'nin Paris'te her gece kumara gittiği ve berbat bir mali durumla döndüğü gayet açık.

And so we return to Paris to see what else we can find to finally incriminate the Lady Horbury.

Böylece Lady Horbury'yi suçlu çıkarabilecek başka neler bulabiliriz diye Paris'e dönüyoruz.

They showed how dangerous a woman is Lady Horbury.

Lady Horbury'nin ne kadar tehlikeli bir kadın olduğunu gösterdiler.

Whoever murdered Giselle, whether it was Lady Horbury or even Daniel Clancy, clearly, they chose just the psychological moment when no one was looking, so they could shoot the dart from wherever they wanted.

Giselle'i kim öldürdüyse, bu ister Lady Horbury hatta Daniel Clancy bile olsa, açık biçimde, tam o kimsenin bakmadığı, o dalgın anı seçti, ki dartı istediği yerden fırlatabilsin.

the honorable Venetia Kerr, Mademoiselle Jane Grey, and the Lady Horbury.

Sayın Venetia Kerr, Mademoiselle Jane Grey, ve Lady Horbury.

- Well, I'd still plug for Lady Horbury. - But why, Chief Inspector?

- Ben hâlâ Lady Horbury diyorum.

Chief Inspector Japp believes that Lady Horbury committed the murder.

Başmüfettiş Japp cinayeti Lady Horbury'nin işlediğini düşünüyor.

- So it cannot be Lady Horbury.

- O halde Lady Horbury olamaz.

I put a couple of men onto Lady Horbury.

Lady Horbury'nin peşine iki adam yollamıştım.

- No, certainly not. - No, really, Lady Horbury.

- Hayır, olmaz.

The photographer will be here in just a second.

- Yoo, lütfen, Lady Horbury. Fotoğrafçı birazdan burada olur.

But we'll be here again tomorrow morning, Lady Horbury.

Biz yarın sabah da buradayız, Lady Horbury.

I observed an incident between you, Lady Horbury, and Madame Giselle.

Siz, Lady Horbury ve Madame Giselle arasında küçük bir olay yaşandığını gözlemledim.

- Please, Lady Horbury, rest calm.

- Lütfen, Lady Horbury sakin olunuz.

- In the lobby of the hotel, when I first saw Lady Horbury, she was accompanied by her maid.

- Otelin lobisinde, Lady Horbury'yi ilk gördüğümde, yanında hizmetçisi vardı.

The maid of Lady Horbury, she left the first-class cabin at the start of the flight, and we know that Madame Giselle did not die until shortly before we landed.

Lady Horbury'nin hizmetçisi, uçuşun başında birinci sınıf kompartmandan ayrıldı ve biliyoruz ki Madame Giselle, inmemize az bir süre kalana kadar öldürülmedi.

You will recall, Monsieur Gale, that I asked you to disguise yourself as a reporter to go to see Lady Horbury. - We'd really like to do a piece on you for our series...

Hatırlarsanız, Monsieur Gale, sizden gazeteci kılığında Lady Horbury ile görüşmenizi istemiştim.

By coincidence, she came into the employment of Lady Horbury and began to move into the high society.

Tesadüf eseri, Lady Horbury'nin yanında çalışmaya başladı ve yüksek sosyete içinde bulunur oldu.

And no doubt, it was on one such occasion that you met the maid of Lady Horbury.

Şüphesiz, Lady Horbury'nin hizmetçisi ile de böyle tanıştınız.

She pointed out to you her mother and told you of the power she had over Lady Horbury.

Size annesinden ve onun Lady Horbury üzerindeki gücünden söz etti.

And luckily for you, her daughter hated her mother so much that she willingly agreed to your plan... to murder her in such a way that Lady Horbury would be blamed.

Ve şansınıza, kızı ondan öyle nefret ediyordu ki, planınızı gönüllü olarak kabul etti. Onu Lady Horbury'nin suçlanacağı bir şekilde öldürmek.

Lady Horbury.

Lady Horbury.

- Well, um, all things to all men, in my experience. I mean, she'd play the country lady but to perfection, until she got bored with the part. - So why do you come to me now, Lord Horbury?

Her erkeğin isteyebileceği her şey, kendi tecrübeme göre yani mükemmel şekilde taşralı kadını oynayabilirdi, ta ki rolünden sıkılana kadar.

I want you to find Lady Cecily Horbury at once.

Derhal Lady Cecily Horbury'yi bulmanı istiyorum.

Struth, there's Lady Horbury.

Bu Lady Horbury.

- Lady Horbury.

- Lady Horbury.

- Ah, Lady Horbury, bonjour.

- Ah, Lady Horbury, bonjour.