English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ M ] / Mama's

Mama's translate Turkish

4,961 parallel translation
That's what your mama said.
Anneniz böyle söyledi.
Then you can blend in and look around without anyone asking too many questions and Mama won't mind, she likes you.
O zaman insanlara karışır, kimse çok fazla soru sormadan etrafa bakınabilirsin, hem annem de aldırmaz, seni seviyor.
He's over there, talking to Mama.
- Şurada. Annemle konuşuyor. - Evet, tamam.
If there's anything you want us to do, Mama will give you whatever you need.
Yapmamızı istediğin bir şey olursa annen yerine getirir.
Because Mama's ill and Isobel is nursing her.
Annem hasta olduğundan Isobel onunla ilgileniyor.
You're so clumsy they'll think you're Choko-chan's Mama.
Öyle şekilsizsin ki, seni gördüklerinde Choko'nun annesi sanacaklar.
As far as anyone's gonna know, those girls went back to their mama.
Öğrenilecek tek şey kızların annelerinin yanına döndükleri.
Now that my mama's gone,
Annem öldü.
Now that my mama's go, I'm an orphan.
Annem öldü. Ben bir yetimim.
She moved in with her mama.
Bonnie, annesine taşınmış.
He's better for me than Roy, Mama.
O benim için Roy'dan daha iyi anne.
it ain't like my damn neck's broken, Mama.
Boynumun kırılmasını hiç istemem anne.
d In the ghetto d d In the ghetto d d And his mama cried d d Cause if there's one thing that she don't need d d It's another hungry mouth to feed d
# Varoşlarda # # Varoşlarda # # Ve annesi ağladı #
Your mama's not here.
- Annen şimdi burada değil.
It's a pet food dispenser.
Mama kabı.
It's a present for my mama, Clyde.
Anneme hediye olarak aldım Clyde.
You are so cute, mama's just gonna eat you up.
O kadar tatlısın ki annecik seni yiyecek.
Mama's not gonna appreciate you near as much as us.
Annem, seni bunun kadar sevmeyecek.
Okay, uh, then let's hear Bad Mama Jama.
Pekala, o zaman Bad Mama Jama'yı dinleyelim.
Here's Gloriana. Mmm. Come on, mama!
Helal sana.
Mama, Henry's making me do all of it...
Anne, Henry hepsini bana yaptırıyor...
You know, mama, this isn't respecting boundaries like we talked about.
Anne, birlikte almış olduğumuz sınır kurallarına saygısızlık ediyorsun.
Besides, mama's practically moved back in, anyway.
Ayrıca, annem de yanıma taşındı sayılır.
So I hope you're here tonight, mama, and this one's for you.
Umarım bu akşam buradasındır, anne. Bu şarkı senin için.
They're coming for cards, Mama, except for Charles Blake.
Kart için geliyorlar anne. Charles Blake dışında.
It's lucky you don't exaggerate, Mama.
İyi ki abartma huyun yok anne.
Let's go see Mama.
- Hadi anneyi görelim.
Oh, let's go back and see Mama, huh?
Hadi gidip anneye bakalım.
Junior's turning out to be just as crazy as his mama, isn't he?
Junior'da annesi gibi çıldırıyor, değil mi?
It's okay, Mama.
Dert değil anne.
How's mama bear?
Anne ayı nasıldı?
I would wet the bed and my mama would hang the sheets out the window for everybody to see.
Yatağı ıslatırdım ve annem çarşafları pencerenin dışına asardı herkes görsün diye.
Oh, my God. Don't Tell Mama. It's a piano bar in Hell's Kitchen.
Aman Tanrım. "Anneye Söyleme." Cehennem Mutfağı'nda bir piyano barı.
When it's last call at Don't Tell Mama, everyone has a beautiful singing voice.
Gecenin sonuna gelmişsek ve bar kapanıyorsa hepimizin sesi bülbül gibidir.
S... sing one for me at Mama's.
Bizim barda benim için bir şarkı söyle.
Mama's making halibut.
Pisi balığı yapacağız.
Mama's cooking halibut and grilled asparagus.
Analarınız pisi balığı ve kızarmış kuşkonmaz pişiriyor.
It's my mama.
Annem.
When she was good, she'd play your mama's music, and we'd just lay there on the floor and listen to those songs over and over and over again.
Sen iyi misin? Bence biraz konuşmalıyız.
But Mama did get a second ring out of it with the FEMA money.
Ama annem de Acil Durum Yönetim Kurulu'ndan gelen parayla ikinci yüzüğünü almış.
Your mama's the queen.
Benim!
For mama tia's psychic readings.
.. Mama Tia'nın Ruhsal Okumaları'nda.
And I would say that to his mama's face if he had a mama.
Ve eğer bir annesi olmuş olsaydı bunu annesinin yüzüne de söylerdim.
My mama was a slaver's daughter in New Orleans.
Annem ise New Orleanslı bir köle tacirinin kızıydı.
She ain't got her mama's milk.
Ana sütü yok.
The witch is on a burial mission, your baby mama is on a spirit quest, and I'm keeping Elijah's promise to keep her safe.
Çünkü cadımız onları gömmeyi kafaya koymuş ve senin çiçeği burnunda anne de ruhani görevler peşinde. Ben de onu güvende tutarak Elijah'a verdiğim sözü yerine getiriyorum.
- YOUR MAMA'S PUSSY WAS THE CANVAS, YOUR DAD'S DICK WAS THE PAINTBRUSH. BOOM, YOU'RE THE ART!
Ananı amı tuval, babanın siki fırça.
Let's get you something to eat.
Sana biraz mama verelim.
And that's my bowl!
Ve o benim mama kabım!
And who's that, mama?
Kimmiş o bebeğim?
Josephine's mama.
Josephine'in annesi.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]