English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ P ] / Party animal

Party animal translate Turkish

99 parallel translation
I'm Howard Moon, party animal.
Benim adım Howard Moon, parti canavarı.
Okay, Mr. Party Animal.
Tamam. Bay parti adamı.
He's a real party animal.
Tam bir parti canavarıdır. Gidelim.
If you want to be a party animal, you have to learn to live in the jungle.
Eğer parti kuşu olmak istiyorsan uçmalısın.
Sounds like a real party animal.
Gerçek bir parti hayvanı gibiymiş.
Great to hook up with another party animal.
Başka bir parti canavarı ile bir araya gelmek güzel.
I'm a party animal!
Parti delisiyim.
A real party animal. Won't you please give it up for my main man... PopeJohn Paul II!
Lütfen kankam için kocaman bir alkış..... Papa John Paul II!
Regular party animal.
Klasik parti canavarıyım.
Uh, ha! Just a minute! You... party animal, you.
Bir dakika seni... parti çocuğu seni.
It's not for a party animal like me
Zaten benim gibi parti canavarı için uygun bir yer değil.
And Bart doesn't look like a big fat party animal to me.
Ve Bart, bana şişman bir parti domuzu gibi görünmüyor.
You're just a party animal.
Kalabalık gruplara bayılıyorsun.
- You, sir, are a party animal.
- Bayım, siz tam bir parti manyağısınız.
- Whoo! My big brother, the party animal.
İşte benim kardeşim, tam bir parti kuşudur.
- Quite the party animal.
- Tam bir parti düşkünü. - Öyle.
And that crazy party animal will be your brother-in-law.
Ve bu çılgın parti manyağı senin kayınbiraderin olacak.
Man's a party animal. lf he's doing okay, then nothing else matters.
İnsanoğlu eğlenceyi sever. Keyfi yerindeyse hiçbir şeyin önemi yoktur.
- You're a real party animal.
- Sen gerçekten bir parti canavarısın.
Party animal!
Parti canavarı!
Are you a party animal now? Can't take you anywhere - Mr Popular!
Hiçbir yere götüremem, Bay Şımarık.
Party animal.
Parti canavarı.
Serves you right for being a party animal.
Parti canavarına dönüşmüşün.
Oh, yeah, he's the original party animal.
Haklısın, o da tam bir parti adamı.
- They say you're a party animal.
- Partileri çok sediğini söylüyorlar.
Over here, you big party animal.
Buradayım, vahşi parti hayvanı.
You know Van described me as England's premiere party animal last week honestly?
Geçen hafta biri hakkımda "İngiltere'nin parti manyağı" yazmıştı.
If you're really feeling like a party animal you wanna smoke a birthday doobie?
Eğer gerçek bir parti hayvanı gibi hissetmek istiyorsan bu doğum günü otlarından içmek ister misin?
Yes. Party animal.
Tam bir parti manyağı.
Bet he was a real party animal.
Bahse girerim parti çılgınıydı.
Like if I moved to Metropolis, became a biker party animal... and told you to get out of my life. Like that, right?
Aynı Metropolis'e dönüp, motosikletli parti düşkünü olduğum ve sana hayatımdan defolmanı söylediğim gibi mi.
I don't expect you to be a party animal.
Parti delisi birisi olmanı istemiyorum.
She wasn't exactly a party animal.
O aslında bir parti kızı değildi.
You're the main Party animal, right?
Sende bir parti canavarısın, değil mi?
Uh, he's a real party animal. [Laughs]
O gerçek bir sirk maymunu
You're a born party animal.
Sen doğuştan bir parti hayvanısın.
Party animal.
Parti hayvanları.
He's apparently a bit of a party animal.
Görünen o ki, bir parti düşkünü.
Our party animal's more disoriented.
Parti seven hastamızın kafası daha karışık.
Psychiatrist by day, party animal by night.
Gündüz psikiyatrist gece parti canavarı.
I'm a real party animal.
Tam bir parti hayvanıyım.
Or is this thing some sort of party animal?
Yoksa bu hayvan bir tür parti meraklısı mı?
The party of foresters and rangers said he walked among them... part of the animal group.
Orman korucuları ve bekçiler, onun üzerlerine yürüdüğünü söylüyorlar... hayvanlarla birlikte.
I no sooner tell you of an interested party... than two days later, you're here with that animal.
Sana daha önce söyleyecektim... iki gün sonra geliyorlar, hayvanla burada ol.
Seems a little party you went to last night got a little Animal House, huh?
- Dean başlattı.
- I'm a party animal.
- TV'nin içine dönmemizi mi istiyorsun?
Well, I guess I thought that, you know a party is interesting because this thing out there is an animal and it probably has a very keen sense of smell.
Bana kalırsa parti ilginç olabilir çünkü o bahsettiğimiz şey, bir hayvan ve muhtemelen güçlü bir koku alma yeteneği var.
Jenny, a guy came in today with this invitation to give to you, it's for a party, for an animal party.
Jenny, adamın biri bugün bu davetiyeyi sana vermem için bıraktı. Parti için. Bir hayvan partisi için.
An Animal party.
Bir Hayvan partisi.
Look, we'll form a hunting party. If there's a sick or rabid animal out there, we'll find it.
bak... eğer böyle bişeyse avcılar bunu mutlaka bulacaktır.
You heard that your boy was party to attempted robbery? That he thought it was funny that his friend shot my animal?
Oğlunuzun bir soygun girişimine katıldığını arkadaşının köpeğimi vurmasını komik bulduğunu biliyor muydunuz?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]