English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ I ] / Ilham

Ilham translate French

4,040 parallel translation
Ki bu arada, senin ilham aldığın odaklanma da bu.
C'est vous qui l'avez inspiré.
Bana ilham verdin.
Tu m'as inspiré.
Albüme ilham kattın.
Tu as inspiré l'album.
Birkaç eski büyüye bakıyorum. Şekil değiştiren problemimiz için ilham gelmesini bekliyorum.
Je regarde juste quelque vieux sorts, pour trouver une solution à notre problème.
Düşündüm ki eğer rüyanı yeniden canlandırırsam, ilham gelecektir.
que si je recréais ton rêve alors l'inspiration reviendrait.
Çünkü Paul ile geçirdiğim zaman manevi bir ilham verdi.
Car le temps avec Paul m'a inspiré pour une confession.
Sana ilham vermesi için.
Ça te motivera.
Bazen sen de hem ilham verip hem de canını yakan şeyler görmez misin?
Vous voyez quelquefois des choses qui à la fois vous inspirent et vous blessent?
Açık mikrofon gecesinde şarkı söylüyordum,... o sahneye çıktı ve yazmak için sadece bana bakmasının ona ilham verdiğini söyledi.
Je chantais à une soirée micro ouvert, et il est venu et a dit que je la lui avais inspirée.
Kitabın diğer kadınlara ilham verecek türden duygusal bir şey olmasını istemiyorum.
Je ne veux pas d'un livre empli d'émotions et ce genre de conneries destiné à inspirer d'autres femmes.
bebelere ilham vermeler falan.
Inspirant tous les gosses et tout.
Bana ilham oldun.
Vous m'avez donné l'inspiration.
Özgürlüğüm için bana gereken ilhamı verdin.
C'est grâce à vous que je pense que je peux être libre.
- Ve sen onun ilhamı oldun.
Et vous lui aviez inspiré de le faire
Bir ikizin davranışları diğerine ilham verir.
Le comportement d'un jumeau inspire l'autre.
Cerrahi zihinlerin sürekli ilham alması ve zor sorular sorması gerekir.
L'esprit d'un chirurgien doit constamment être inspiré et doit toujours se poser les questions les plus profondes.
O bir öncü, ilham kaynağı ve akıl hocası. 15 yıldır arkadaşım olduğunu gurur duyarak söylüyorum.
Elle est une pionière, une inspiration, un mentor, et, je suis fier de dire, mon amie depuis 15 ans.
Tembeldir onlar, ilham verseler bile ; devam et lütfen.
Ils sont juste flemmards. et parfois très stimulant, mais s'il te plaît, continue.
Kimseye ilham verdi mi?
Ca inspire quelqu'un?
Silah taşıma ruhsatımı yenileme ilhamını verdi.
Ca m'inspire à renouveler mon permis de port d'arme.
Hayattan ilham almalıyız.
Nous devons nous inspirer de la vie
Senin sanat ve müzikten ilham alarak, ya da ne bileyim, Tibet'te 1 ay keşişlerle yaşayarak çalıştığını biliyorum.
Ecoute, je-je sais que ta façon de procéder implique l'art et la musique, et, je ne sais pas, vivre avec des moines au Tibet pendant un mois...
- Ve teknik olarak, ilham perin bendim.
- Et techniquement, j'étais ta muse.
Konuşmam onlara ilham vermedi.
Mon discours ne les a pas inspiré.
Size şunu sorarak başlamak istiyorum ilham aldığınız şeyler nelerdi?
Bien, je voulais commencer par vous demander... quelle était votre inspiration pour..
Bunu çok ilham verici buluyorum.
Je la trouve inspirante.
- Vaay, bu çok ilham verici.
- C'est inspirant.
Oldukça ilham verici buldum, o yüzden kardeşimle konuştum bunun hakkında.
Et j'ai trouvé ça très inspirant, donc j'en ai parlé à mon frère.
Yalan değil ya, ilham perisi nedir ne yapar pek bir fikrim yok.
Je ne suis pas tout à fait sûr de ce qu'est ou fait une muse.
Eagletonlıların önyargılarını bir kenara bırakması çok ilham verici.
C'est tellement inspirant de voir les Eagletoniens mettre de côté leurs préjugés.
Evet, evet, ilham aldım.
Ouais, ouais, j'ai été inspiré.
Bütün o bilgi girişi olayı sırasında beynim uyuşmuştu. O sırada bir çeşit feri dönüş yaşadım ve eski dosyalarımdan biriyle ilgili ilham geldi.
Tout ce que je sais c'est que mon esprit était tellement engourdi avec cette saisie de données que mon cerveau s'est en quelque sorte rebooté, et m'a inspiré pour une de mes anciennes affaires.
Peki, ilham kardeşinin dayak döndü grubun sonra dün gece, ama aynı kulübe, bildiğiniz, sen de oradaydın çünkü sen, değil mi?
Le groupe qui a inspiré le passage à tabac de votre frère est revenu au même club hier soir, mais après, vous le savez, non, parce que vous y étiez?
Gerçekten ilham vericiydi.
C'était une vraie source d'inspiration.
- Süper ilham vericiydi.
- une super source d'inspiration.
- Tamamen ilham verici. Onun da ötesinde.
- Carrément inspirant, et encore au delà
Birbirlerine ilham veriyorlar.
En train de conspirer avec quelqu'un d'autre.
Yaptıklarıyla milyonlarca çocuğa ilham kaynağı oldu.
Son émission sur la science a inspiré des millions d'enfants.
İkinci olarak makalenin ilham verici olduğunu düşünüyorum.
Deuxièmement, euh... J'ai trouvé votre papier très inspiré.
Hayır, demek istediğim, insanlara ilham satıyorsun.
Vous vendez de l'inspiration.
Tam bir ilham kaynağı. Ajan Callen arama izni olmadan etrafı karıştırdığınızın farkında mısınız?
Agent Callen, vous réalisez que vous faites une recherche sans mandat.
Bize ilham verdiler.
On s'est inspiré du modèle.
Criminal Minds 9x02 "İlham Alınmış"
♪ Criminal Minds 9x02 ♪ The Inspired Première diffusion le 2 octobre 2013
Siz bir ilham kaynağısınız.
Vous êtes une source d'inspiration.
İlham ver.
Inspire nous.
İlham gelmemesinin bir sebebi olduğunu biliyordum!
Je savais qu'il y avait une raison au fait que l'inspiration ne nous venait pas!
- İlham kaynağıydı.
C'était sa muse.
Müşterilerimin neleri sigorta ettiklerine bakmayı severim. İlham veriyor.
J'aime voir ce que mes clients veulent assurer.
İlham verici gözüküyor bence.
Je la trouve plutôt inspirante.
İlham perisi yani.
Tu sais, ce truc de muse.
- İlham perin olabilirim.
- Je peux être ta muse. - Okay.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]