11 traducir turco
20,751 traducción paralela
But the person he hired comes at 11 : 30.
Ama kiraladığı kişi saat 11.30'da gelecek.
So you come at 11 : 00.
Onun için sen 11'de geleceksin.
- When I was 11.
- 11 yaşındayken.
To my left something moved in the snow.
Saat 11 yönümde karda bir şey kımıldadı.
Team bombing, on my left.
Saat 11 yönünde, havan topu ekibi kardeşim.
Garfield was 11 when his genetics kicked in and gave him green skin and powers.
Garfield'ın genetiği ona yeşil cildini ve güçlerini verdiğinde 11 yaşındaydı.
Though my riding boots are a ten, and my trench boots were an 11.
Ama binici çizmelerim 45, postallarım ise 46.5 numara.
11th December?
11 Aralık ha?
Is today the eleventh?
Bugün 11 Aralık mı?
- Today is the 11th.
- Bugün 11 Aralık.
December 11, remember?
11 Aralık, hatırladın mı?
I remember 9 / 11. What's with 12 / 11?
Ben 11 Eylül'ü hatırlıyorum, 11 Aralık'ta ne oldu ki?
A bigger crisis than 9 / 11... our breakup.
11 Eylül'den daha büyük bir kriz oldu, biz ayrıldık!
So, it turns out that Iris has had investments in six different countries and employed 11 foreign nationals, which automatically the OPM has flagged off as persons of interest pending inquiry.
Iris'in 6 farklı ülkede yatırımları, 11 ülkeden çalışanı olduğu ortaya çıktı. otomatikman OPM fişlemiş, beklemeye almış onu.
It was September 11, 2001, when we were sitting on the tarmac at Logan when the Untied flight ahead of us flew right into the second tower.
11 Eylül, 2001, Logan'da bir pistte oturuyorduk ve, gözümüzün önünde aniden bir uçak ikinci kuleye dalıverdi.
They faked their death after 9 / 11 because they were selling weapons to the Taliban.
Taliban'a silah sattıkları için kendilerini 11 Eylülden sonra öldü göstermişler.
It's gone 11 o'clock - she'll not get served anywhere.
Saat 11 oldu, kimse servis açmaz bu saatten sonra.
Timestamp on this is 11 : 38 last night at PDX.
Zaman bilgisi saat 11 : 38 Geçen gece.Portland Havaalanı.
Morning 11 : 29 AM, Parliament faced firing... terrorist entered the parliament and opened fire...
Sabahll : 29 sularına meclis ateş altında kaldı.. Meclise giren terörüstler ateş açtı...
From barrack no.11.
11 nolu hücrede.
India's supreme coun has annulled the mercy petition. .. of Ajmal Kasab, the main accused of 26 / 11 Mumbai attack.
Hindistan af dilekçesini fesh etti... 26 / 11 Mumbai saldırısın asıl suçlusu Ajmal Kasab'ın.
In 21 years I've bathed only 11 times.
21 yıl boyunca sadece 11 kez banyo yaptım.
This Pakistani was 11 years old when he separated from his family at Delhi Railway station.
Bu Pakistanlı çocuk.. Delhi tren istasyonundan ailesinden ayrıldığında 11 yaşındaydı.
He sent the last message at 11 P.M. He's asleep now.
En son mesajı gece 11'de atmış. Şu anda uyuyor.
But only until 11, after that I can't.
Ama yalnızca saat 11'e kadar. Ondan sonra bir şey yapamam.
Time of death... 11 : 42.
Ölüm saati, 11 : 42.
Based on lividity and body temp, I estimate the time of death is last night between 9 : 00 and 11 : 00.
Morluklara ve vücut sıcaklığına göre, tahmini ölüm zamanı dün gece 9 : 00 ile 11 : 00 arasında.
Each time, she leaves around 11 : 30 P.M., stays for almost two hours before going home.
Her seferinde, gece 11 : 30 civarında çıkıyormuş, eve gitmeden önce iki saat oyalanıyormuş.
No. Dr. Larson, where were you last night between 9 : 00 and 11 : 00?
Dr. Larson, dün gece 9 : 00 ile 11 : 00 arasında neredeydiniz?
- For all $ 11 that I had in my wallet.
- Cüzdanımdaki 11 dolar için.
Time of death is estimated between 9 : 00 and 11 : 00 p.m.
Tahminlere göre ölüm zamanı akşam 9 : 00 ve 11 : 00 arası.
A pig's orgasm can last 11 to 40 minutes.
Bir domuzun orgazmı 11 dakika ile 40 dakika arasında değişir.
It's, like, 11 : 00 p.m., so... we have an hour.
Saat gecenin 11'i falan... Yani, bir saatimiz var.
And you're wandering around waterbury at half past 11.
Ve gecenin bir yarısı Waterbury'da dolaşıyorsun.
Where she says that she saw ariel on tecumseh street at 11 : 30.
Marjorie Travers, The Bulletin'a verdiği röportajda Ariel'ı saat 11.30'da Tecumseh sokağında gördüğünü söylemiş.
We now know that June and trent saw her seven minutes later On chariton street.
June ve Trent'in onu 11.37'de Chariton Sokağında gördüğünü biliyoruz.
He left at 11 : 40 p.M. And no one saw him again until the next morning.
11.40'da çıktı ve ertesi sabaha kadar onu gören olmadı.
I know it was 11 : 30'cause... Karaoke night at the onion had just... Let out.
11 : 30 olduğunu biliyorum ; çünkü The Onion'daki Karaoke gecesi yeni bitmişti.
Unless my math is wrong. That'd put it at 11 : 30 p.M.
Hesaplamam yanlış değilse bu 11 : 30 demek oluyor.
♪ True, my husband's only 11 ♪
# Evet, kocam 11 yaşında yalnızca #
I was for 11 years.
Onbir yıl boyunca çıktım.
I need to piss every 11 houses or something like that.
Her 11 evde falan işemem gerekiyor.
Uh 11 : 00 Friday, All Saints church.
- Saat 11 : 00'de Cuma günü, Azizler kilisesinde.
Okay, that'll do. 11 blade.
Olur öyle şeyler. 11'lik neşter.
All right, we try again. 11 blade.
Tamam, tekrar deneyelim. 11'lik neşter.
You were only 11 years old, Emma.
Sen o zaman 11 yaşındaydın, Emma.
Polish lad, Aron Bazan, recognised White from the picture from 11 years back, give or take a few.
Polonyalı bir çocuk, Aron Bazan, White'ın resmini 11 yıl öncesinden tanıdı aşağı yukarı.
11.45.
- 11 : 45.
The time is 11 : 05 p.m.
Saat akşam 11 : 05.
So, don't come here at the 11th hour trying to blame me for having to sleep in the bed that you made.
Şimdi de saat 11'de gelip kendini hazırladığın şey yüzünden uyumadığın için beni suçlama.
Train came through here 11 : 30 last night, didn't report it.
- Tren buradan 11.30'da geçmiş.