1790 traducir turco
34 traducción paralela
The history of federal prisons from 1790 up to the formation of the bureau.
1790'dan Büro'nun kurulmasına dek, federal cezaevleri tarihi.
Citizens... lt was he who got the ball rolling by setting up our revolutionary cell in 1 790 and 1 791 - remember that!
Yurttaşlar. 1790 ve 1791 yıllarında... devrim hücremizi kurarak işe başlayan oydu. Hatırlayın!
Muskets are appropriate to the 1 790-1 800 French uniform, sir.
Misket tüfekleri 1790-1800 Fransız üniformalarıyla uyumludur efendim.
Operational temperature margins from ten degrees kelvin to 1, 790 degrees kelvin.
Operasyonel sıcaklık sınırı 10 kelvin dereceden 1790 kelvin dereceye kadar.
Can anybody guess what city was capital of the United States of America... from 1790 to 1800?
1790 ile 1800 yılları arasında Amerika'nın başkenti neresiydi? Kim söyleyecek?
And a noble vampire, decapitated in 1790, whose head was never found.
Asil bir vampirin 1790'da başı kesildi. Başı asla bulunamadı.
Go up to Room 915 and ask for form 1790.
915 numaralı odaya gidin ve 1790 numaralı formu isteyin.
We've already been to Room 915. We've already filled out form 1790.
915 numaralı odaya çoktan gittik ve 1790 numaralı formu çoktan doldurduk.
This house was originally built in 1790, but obviously has been completely remodeled.
- Çok iyi. Ev 1790'da inşa edilmiş ama tabii ki sonradan değiştirilmiş.
The Jangchigi Tournament of 1790, in which all Sungkyunkwan scholars... and the entire countrymen come together as one will now begin.
Bütün Sungkyunkwan öğrencileri ve bütün vatandaşların bir olduğu. 1790 yılının Jangchigi Turnuvası başlıyor.
In much the same way, the Pauper Press of the 1790s in England was developed out of a need for mass representation for the popular classes.
Benzer şekilde, 1790'ların İngiltere'sinde Pauper Press halkın sesini duyurma ihtiyacını karşılamak için yayıma başladı.
After the war, on July 16th, 1790, plans were announced for the construction of a national capital to be built on the banks of the Potomac River.
Savaştan sonra, 16 Temmuz 1790'da Potomac Nehri'nin kıyısında kurulacak ulusal başkentin yapımı için planlar açıklandı.
I've no doubt it's young Tom Girtin on one of his topographical tours in the 17905.
Genç Tom Girtin'in, 1790'deki topoğrafik turlarından birinden kalma olduğuna hiç şüphem yok.
And a further two convict fleets arrived in 1790 and 1791.
1790 ve 1791'de iki mahkûm filosu daha geldi.
Miss Robichaux's Academy for Exceptional Young Ladies was established as a premiere girls'finishing school in 1790.
Bayan Robichaux'nun Maharetli Genç Hanımlar Akademisi 1790 yılında, kızlar için görgü okulu olarak kuruldu.
My people came over in the 1790s.
Benimkiler 1790'larda gelmişler.
In the 1790s, the shifting balance of power between Europe and the Ottomans had a landmark moment.
1790'larda Avrupa ve Osmanlılar arasındaki değişen güç dengesi bir dönüm noktası yaşadı
Well, electricity couldn't be harnessed in the 1790s let alone channeled into a... A human subject.
Bırakın insan deneğine kanalize edilmeyi 1790'larda elektrik elde edilmiyordu.
D.C. was the center of the country back in the 1790s.
D.C. 1790'larda ülkenin merkeziydi.
"Midsummer's Day, 1790."
"Bir yaz günü, 1790."
1790?
1790 mı?
June 21st, 1790 was the day the Armory received a mysterious shipment from the town of Mystic Falls.
21 Haziran 1790'da Cephane Mystic Falls kasabasından gizemli bir teslimat aldı.
" Midsummer's Day, 1790.
" Bir yaz günü 1790.
" Secondary item, June 21, 1790.
" İkinci malzeme, 21 Haziran 1790.
I mean, all I have so far is a series of tenuous connections between a journal from 1790, my intern's secret tattoo, and unconfirmed reports of hell as a place that offers up not only emotional turmoil, but ancient mystical runes.
Bu zamana kadar bulduğum tek şey 1790'lardan bir günlük ile stajyerimin dövmesi arasındaki küçük bir bağlantı ve cehennemin eski bir kehanet değil duygusal bir kıyamet olduğuna dair teyit edilmemiş raporlar. - İddiaya göre.
Uh, yeah, a certain missing artifact from Midsummer's Day, 1790.
Evet, 1790'da bir yaz gününde gelen kayıp bir malzemeyi buldum.
Seems our dead guy, Harvey, was friends with the sirens, back in 1790.
Anlaşılan ölü adamımız Harvey, 1790'larda sirenlerin arkadaşıymış.
Mr. Skeleton Maxwell was a metalsmith, circa 1790.
Bay Skeleton Maxwell demirciymiş, 1790'lerde.
1790.
1790.
This place has gone downhill since 1790.
Burası 1790'dan beri terkedilmiş halde duruyor.
As part of our ramp-up to Founder's Day, our high school students have followed up on a local legend about a time capsule buried in 1790.
Kurucular Günü'ne kadar yükselişimizin bir parçası olarak, lise öğrencilerimiz yerel bir efsaneyi araştırdılar, 1790'da gömülmüş bir zaman kapsülünü.
Seems our dead guy Harvey was friends with the sirens back in 1790.
Anlaşılan ölü olan adamımız Harvey 1790'larda sirenlerle arkadaşmış.
One thing is 1790 to 1800.
... 1790 ile 1800.