English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ A ] / A butterfly

A butterfly traducir turco

1,063 traducción paralela
I bartered the pistol for a butterfly net
Tabancayı bir kelebek ağı ile takas ettim.
I had a butterfly collection loose in my stomach.
Bu genci muayene ediyordum, ordumuza katılabilir mi diye.
Iris went off after a butterfly about a half an hour ago.
Iris yarım saat önce bir kelebeğin peşine düştü.
One fine morning you just pluck God out of the air as easily as catching a butterfly!
Hatta Tanrı! Günün birinde kalkıp, kelebek yakalar gibi göky'üzünden
There's a butterfly...
Bir kelebek var...
Beautiful, like a butterfly.
Çok güzel, tıpkı bir kelebek gibi.
Anything that keeps you flitting around li ke a butterfly has got to be mighty personal.
Sizi kelebek gibi uçuran neyse çok kişisel olmalı.
A little boy caught a butterfly
Küçük bir çocuk kelebek yakaladı.
- I'd like to buy a butterfly.
- Kelebek almak istiyorum.
For instance, if we put a butterfly in a cage, within a few hours, it will be able to gather many other butterflies around it which will quickly swarm in, in answer to its call, even covering a distance of several miles.
Örneğin, bir kelebeği bir kavanoza kapattığımızda, bir kaç saat içinde çağrısına cevap veren pek çok kelebeğin kavanoz çevresinde kümelendiğini görürüz. Üstelik bir kaç kilometrelik bir alan içinde.
Just put your nose in that flight plan and make sure. We don't get a butterfly's balls off course :
Sadece uçuş planına odaklan ve ders dışında olduğumuzu unutma.
"I'm a butterfly's bottom."
"Ben bir kelebeğin kıçıyım"
There's a butterfly fluttering against the window. "
Pencerenin dışında... "... çırpınan bir kelebek var. "
Not even a butterfly could get in there.
Bir kelebeğin konacağı yer bile yok.
It was like watching a butterfly's transformation.
Bir kelebek gibi şekil değiştirdi.
" Life is only a butterfly's dream.
" Hayat, sadece bir kelebeğin rüyası.
Light as a butterfly was she, the poor little child... when we danced on Saint-Hyppolite's day... or on St. Peter's or our Lady's day... everywhere... only parties and dancing!
Bir kızböceği gibi hafifti, canım karıcığım... Aziz Hyppolite, Aziz Peter ya da Meryem Ana gününde dansederken... nerede bayramla seyran varsa işte...
A butterfly told me of a Red Bull, who pushed all the other unicorns to the ends of the earth.
Bir kelebek bana tekboynuzları çok uzaklara kadar kovalayan bir Kızıl Boğadan bahsetti.
It looks like a butterfly, don't it?
Kelebeğe benziyor değil mi?
- Yeah, it's a butterfly!
- Evet bu bir kelebek!
He will undergo a metamorphosis and come out as a butterfly.
O artık bir İpek Böceği! ve İpek Böceği gibi kozasında... metamorfoz geçirip....
Just then, a butterfly that size flew right up to me.
Sonra bu kadar büyük bir kelebek uçarak geldi.
You mean your husband became a butterfly?
Kocan kelebek mi oldu?
That looks like a butterfly.
Kelebek gibi görünüyorlar.
Like a butterfly.
Kelebekler gibi mi?
When a butterfly lands on a ball in mid-flight, it's not cooking.
Top havadayken üstüne kelebek konmasına iyi performans denmez.
I'll be a butterfly.
Ben kelebek olacağım.
I'm a butterfly.
Kelebeğim ben.
If you're a butterfly, then I'm a grasshopper.
Sen kelebeksen, ben de çekirgeyim.
- I'm a butterfly.
- Kelebeğim ben.
Well, perhaps you haven't found it so yet. But when you have to turn into a chrysalis and then a butterfly, you'll feel a little bit queer then, won't you?
Belki henüz bilmiyorsunuz fakat bir krizalite ve sonra bir kelebeğe dönüşmek zorunda kaldığınız zaman kendinizi bir parça tuhaf hissedeceksiniz, değil mi?
You glide like a butterfly.
Bir kelebek gibi süzülüyorsunuz.
Like a caterpillar becomes a butterfly... death only transforms us into another state of being.
Bir tırtıl gibi kelebek olur... Ölüm sadece bizi başka bir varlığa dönüştürür.
A white butterfly's landed on your belly.
Bir beyaz kelebek beline kondu.
With his little finger he can split a beam 8 inches thick while wearing the smile of the legendary Madam Butterfly!
O küçük parmağıyla... efsanevi Madam Butterfly'ın gülümsemesi geçmeden... 20 cm kalınlıktaki bir kalası bölebilir.
But the butterfly didn't make a sound
Ama hiçbir ses çıkarmadı kelebek.
A genuine American with butterfly sunglasses?
Klasik bir Amerikalı. Kelebek güneş gözlüklü birisi mi?
You look as beautiful as a big black butterfly.
Büyük siyah bir kelebek kadar güzel görünüyorsunuz.
Someone should go in there with a large butterfly net.
Birisi oraya büyük bir balıkçı kepçesiyle girmeli.
You should have killed him long ago 3 years ago you were in Butterfly Forest... and you fell in love with... a pretty girl because of her poems She's Hsiao Tieh,
Aslında onun işini uzun zaman önce bitirmeliydin 3 yıl önce sen de kelebek ormanındaydın... ve sen de büyülü şiirler okuyan... güzel bir kıza aşık olmuştun o Hsiao Tieh,
She seems like a nice girl. - So is Madame Butterfly.
- Madam Butterfly'da öyleydi.
What a nice butterfly!
Ne güzel bir kelebek!
I've heard that a couple of days ago the Butterfly has stolen ajade horse from the capital
ama duydum ki, 2-3 gün önce... Kelebek Hua, saraydan Yeşim At heykelini çalmış...
Be a little respectful, butterfly! Do you know who I am?
Benim kim olduğumu biliyor musun?
I should know better than to expect a silly butterfly to know my name.
Zavallı bir kelebeğin adımı bilemeyeceğini çoktan anlamalıydım.
Ah! A yellow-banded butterfly.
"Sarı çizgili kelebek".
Maxwell, do me a favor, go play with your butterfly net.
Maxwell, bana bir iyilik yap. Git kelebek ağınla oyna.
Is it like a little butterfly?
Küçük bir kelebeğe benziyor mu?
A flapping of butterfly wings!
Kelebek kanatlarının çırpışı!
I love Madame Butterfly.
Madame Butterfly'a bayılırım.
One of the only times I recall my father being nice to me when I was a kid... comforting me at Madame Butterfly.
Benim babamı hatırladığım zamanlar, sadece çocukken bana iyi davrandığında... Madame Butterfly'da teselli etmesi.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]