Adults traducir turco
3,200 traducción paralela
When kids are little, they need us to hold their hands, but when they become adults, they need us to let go.
Çocuklar küçükken, büyüklerinin, onların elini tutmasını isterler. Ama büyüdüklerinde, başlarından gitmemizi isterler.
You know, it's something both kids and adults can enjoy.
Hem çocukların hem yetişkinlerin eğleneceği bir şey olur.
Number of incarcerated citizens per capita, number of adults who believe angels are real, and defense spending where we spend more than the next 26 countries combined, 25 of whom are allies.
Kişi başına düşen hapse atılmış vatandaş sayısında,... meleklerin varlığına inanan yetişkinlerin sayısında ve listede sıradaki 26 ülkenin toplamından daha fazla harcama yaptığımız savunma konusunda,... kaldı ki bunların 25'i bizim müttefikimiz.
Adults should hold themselves accountable for failure.
Yetişkin insanlar başarısız olduklarında durumu kabullenmelidirler.
It's funny. Grown adults acting like kids.
Çocuklar gibi davranan yetişkin insanlar komik oluyor.
Uh, the adults are talking.
Büyükler konuşuyor.
Well, we have a baby now so I mean, we kind of have to be adults.
Artık bir bebeğimiz var. Yetişkin gibi davranmalıyız.
He pretended to listen carefully to all the things that the school and the village's adults taught him but the important lessons never touched his heart.
Okulda öğretilen ve büyüklerince söylenen şeyleri can kulağıyla dinliyormuş gibi görünse de asıl bilmesi gereken şeyler bir türlü gence ulaşamazmış.
Don't you listen to what adults tell you?
Söylediklerimi duymadın mı?
I think it's time to holster the laser guns and be adults.
Silahları kılıfına koyup, yetişkin gibi davranmanın zamanı geldi bence.
It's enough... this is for adults to smoke.
Bu yeterli... Bu yetişkinlerin içmesi için.
- grown adults making animal sounds. - Bok!
Yetişkin adamlardan hayvan sesi çıkartıyor.
You know what? Adults try things.
Yetişkinler farklı şeyler dener.
All of the adults I know are married.
Tanıdığım bütün yetişkinler evli.
Amongst their screams we also began to hear the adults.
Onların çığlıkları arasında yetişkinlerin sesleri de gelmeye başlamıştı.
Then they all started running into the houses and attacking all the adults.
Sonra evlere girip büyüklere saldırmaya başlamışlar.
- And now I'm one of the adults.
- Artık ben de yetişkin biriyim.
They're a necessary step in the development of adults.
Bazı yetişkinlerin gelişimi farklı olduğundan öyle olabiliyor.
We're gonna handle this like adults, right?
- Bu işe yetişkinler - gibi el atıcaz, değil mi?
No adults. We got to choose whether we're gonna live like you English or like Mennonites.
- Bizler siz İngilizler gibi ya da Mennonites'ler gibi yaşamayı seçeriz.
The seating in this car is called a 3-plus-1, which in theory means you could get 3 "normal-sized" adults in here and then one toy poodle or a child that is bigger than a baby, but smaller than a regular-sized child.
Bu arabanın koltuğu... 3 artı 1 olarak geçiyor, yani teoride 3 normal yetişkin buraya, bir fino köpeği ya da bir bebekten daha büyük bir çocuk ama normal bir çocuktan daha ufak bir çocuk da... buraya oturabilir.
You're both adults.
İkiniz de yetişkinsiniz.
I remember all of a sudden my mom not being around, and I can remember adults crying, and I couldn't believe adults would be crying.
Birdenbire annemin etrafta olmayışını hatırlıyorum. Büyüklerin ağladığını ve onların ağlamasına inanamadığımı hatırlıyorum.
It sounds like you're saying you need your parents in order to cheat adults out of candy.
Sanki annenlere yetişkinleri kandırmak için ihtiyacın var gibi.
They're all adults.
Hepsi yetişkin insanlar.
Not all adults are liars like you.
Bütün yetişkinler senin gibi yalancı değil.
I can't even get her on the daybed. Okay, all adults, please stop sharing with me.
Tamam, yetişkinler artık benle hikayelerini paylaşmasın.
Look, I'm-I'm just concerned that- - I don't see any adults involved in his life.
Bakın, hayatında hiç yetişkin birinin olmaması konusunda endişeleniyorum.
I thought we were both gonna be adults here.
İkimizin de yetişkin olduğunu sanıyordum.
I want to be at the adults'table like I was during the election.
Yetişkinlerin masasında oturmak istiyorum, seçimde olduğu gibi. - O günlerde işlerin nasıl olduğunu unuttun mu? - Mellie...
All right, look, in adults, sleepwalking is usually caused by stress.
Pekala, bak, yetişkinlerde, uyurgezerliğin nedeni genellikle strestir.
Um, as you guys know, I'm moving in with Caroline, and I'm glad we can talk about this like adults.
Sizin de bildiğiniz gibi, Caroline'e taşınıyorum ve bunu yetişkin insanlar gibi konuşabilmemizden memnunum.
Let's just say if there are adults out there, we're going to need a bigger box.
Dışarıda yetişkin bir tane varsa daha büyük bir kutuya ihtiyacımız olacak diyebiliriz.
Sometimes kids have a way of keeping secrets from Adults.
- Bazen çocukların yetişkinlerden sırları saklamasının... -... yolları vardır.
Room for two adults, three kids and zero grandpas.
İki yetişkin, üç çocuk ve sıfır büyükbaba.
Let's settle this like adults.
Hadi bu işi yetişkinler gibi halledelim.
Two adults, please.
İki yetişkin, lütfen.
You know, everybody says they ride the roller coaster for their kids, but the adults eat it up.
Hızlı treni çocuklar için yaptıklarını söylüyorlar ama asıl yetişkinler kökünü kurutuyor.
What, we're all adults.
Ne var, hepimiz yetişkiniz.
Now, you guys have got to sit down like adults and work it out.
- Yetişkin insanlar gibi oturup bu işi çözeceksiniz.
Adults don't have growth spurts.
Yetişkinler büyüme atakları yaşamazlar.
As adults, they tend to be remarkably similar.
Yetişkin olduklarında, önemli ölçüde birbirlerine benzerler.
But the young are all surrounded by adults.
Yetişkinler ufaklıkları aralarına alırlar.
They're all adults, Lemon.
Hepsi yetişkin sonuçta, Lemon.
You know, there's no reason why we can't be adults about this.
Bu konu hakkında yetişkin olmamamız için bir neden yok.
♪ When two adults wish to procreate ♪
# İki yetişkin isteyince üremek #
One unsub probably controlled the adults, and one controlled the kids.
Muhtemelen bir zanlı çocukları, bir zanlı da yetişkinleri kontrol ediyor.
Political kidnappings frequently require holding multiple adults simultaneously.
Politik adam kaçırmalar eşzamanlı olarak birçok yetişkini kaçırıp saklarlar.
Like a diaper bag for adults.
Büyükler için bez çantası gibi bir şey.
The adults are talking... That you've come here to capture Z!
Büyük abi ablalar sizin onu yakalamaya geldiğinizi söylüyorlar!
We're adults making adult choices.
Yetişkiniz ve yetişkinler gibi kararlar veriyoruz.