Adventure traducir turco
4,060 traducción paralela
How she goes on this amazing adventure that's all in glorious technicolor, right?
Tamamı muhteşem renkli bir şekilde inanılmaz bir maceraya atılıyor falan.
Or was that just a lie so you could do another world-famous Abed TV adventure?
Yoksa bu da dünyaca ünlü Abed TV maceran için söylediğin bir yalan mıydı?
Just think of this farm as our next great adventure.
Bu çiftliği, sıradaki büyük maceramız gibi düşünün.
You know, they want some... some excitement, some adventure.
Çünkü tatile gelirler. Biraz heyecan ve macera isterler.
We need an adventure!
Bir maceraya ihtiyacımız var!
♪ Yes ♪ - ♪ Now, that's an adventure ♪
# - # Evet. # - # İşte bu bir maceradır. #
♪ Yes ♪ - ♪ That's an adventure ♪
- # Evet. # - # İşte bu bir maceradır. #
♪ Yes ♪ ♪ Now that's an adventure ♪
- # Evet. # - # İşte bu bir maceradır. #
♪ Yes, now this is adventure ♪
# Evet, işte bu bir maceradır. #
♪ Yes ♪ ♪ this is adventure ♪
- # Evet. # - # İşte bu bir maceradır. #
♪ This is adventure ♪
# İşte bir macera #
Sea of romance and adventure? The Caribbean
Romantizm ve maceranın denizi Karayipler.
This place was like Great Adventure for rats!
Burası farelerin oyun parkıydı be!
Lil'and Ted's Excellent Adventure?
"Lil'le Ted'in Muhteşem Serüveni" mi?
A Scout is meant to walk an impossible line between his love of scouting and his raging hormones in the first flushes of sexual adventure.
Bir izci, onun izcilik aşkı ve yeni yeni başlayan seks aşkı arasında kalan incecik bir yolda yürümek zorundadır.
The film was an enchanting mix of adventure, magic, romance and, yes, even a little humour.
Film macera, sihir ve romantizm ve hatta evet, komedinin büyüleyici bir şekilde harmanlanmasıydı.
No, especially considering the adventure you went on today with Big Jim.
Özellikle bugün Koca Jim'le atıldığın macerayı düşünecek olursak.
I'm trying to get you to go on an adventure.
Seni bir maceraya sokmaya uğraşıyorum.
If it doesn't land, then this could be the end to this whole adventure.
Başarısız olursak, bu her şeyin sonu olmuş olabilir.
Well, when we get home, I'm gonna take you on a whole different adventure.
Eve gittiğimiz zaman seni bambaşka bir maceraya çıkarayım o zaman.
To another successful adventure.
Bir başka güzel hikayeye doğru.
But Alice's greatest adventure has just begun.
Ancak Alice'in büyük macerası daha yeni başladı.
I know. As far as science goes, this is the adventure of a lifetime.
Biliyorum, bilim konusunda hayattaki en büyük macera bu.
After the first shot they lost their desire for adventure.
- Si. Ilk kursunla macera isteklerini kaybettiler.
You know, come on by if you need a little adventure.
Macereya ihtiyacın varsa hiç durma.
Deer symbolize peace... in the beginning of new adventure.
Geyik yeni bir maceranın başında barışı temsil eder.
'I'm not looking for love,'just someone who likes a bit of adventure.
Aşk peşinde değilim. Sadece biraz maceradan hoşlanan birini istiyorum.
That was my first and last zip-line adventure.
Benim ilk ve son teleferik maceramdı.
I like a little adventure.
Biraz maceradan zarar gelmez.
Hey, who feels like going on a little adventure to the center of the earth.
Kim dünyanın merkezine yolculuk yapmak ister? - Ben!
Hello, lovemakers. Let us now begin our 55-minute erotic adventure.
Meraba, sevişgenler 55 dakikalik erotik maceramıza başlayalım
Lovely as that sounds, Beverly's parents are here because I have the Tween Adventure Camp tomorrow.
Kulağa çok hoş gelse de, Beverly'nin ailesi burada çünkü yarın "İkiz Macera Kampı" var.
And also, I went to Tween Adventure Camp and those girls are mean.
Daha önce İkiz Macera Kampı'na gitmiştim. O kızlar çok acımasız.
They're living the adventure, the competition, the adrenaline, the excitement.
Macerayı yaşıyorlar, rekabeti, adrenalin, coşkuyu.
But Alice's greatest adventure has just begun.
Ama Alice'in en büyük macerası daha yeni başladı.
When I return your husband, he will be happy, bringing a new sense of adventure to your marriage... and to the bedroom.
Kocanızı geri getirdiğimde, o mutlu olacak, evliliğinize yeni bir hava katacak tabii yatak odanıza da.
16 total strangers stand before you ready to take on the most extreme adventure ever created.
Toplamda 16 yabancı şimdiye kadar yapılmış en olağanüstü maceraya sizin önünüzde hazır duruyor.
Their adventure begins now.
Maceraları şimdi başlıyor.
Contestants, you are about to participate in an unprecedented adventure.
Yarışmacılar, siz benzeri görülmemiş bir maceraya katılmak üzeresiniz.
We will abandon you with a camera crew to document your adventure, but the world you know is gone- - slate wiped clean, and you will start a new civilization.
Maceranızı belgelemek için sizi bir kamera ekibiyle bırakacağız. Ama bildiğiniz dünya gitti... yazı tahtası silindi ve siz yeni bir uygarlık kuracaksınız.
Have an adventure. Why not?
Bir şansını dene, neden olmasın?
And so our adventure begins!
Ve maceramız başlar!
As one adventure ended, a new one was about to begin. "
"Bir macera biterken bir yenisi başlamak üzereydi."
- And so our adventure begins!
- Ve maceramız başlar!
Fame, fortune, adventure. What dreams may come?
Şöhreti, serveti, macerayı, gerçekleşebilecek hayalleri.
You all missed quite an adventure.
Ciddi bir macerayı kaçırdınız.
Quite the awkward, little adventure, wouldn't you say?
İçinden ne kadar da garip bir maceraydı diyorsun değil mi?
You know, when I got this assignment, I thought there'd be, I don't know, excitement, adventure.
Buraya görevlendirildiğimde macera ve heyecan bulacağımı sanıyordum.
There's nothing worse than adventure, my boy.
Maceradan daha kötü bir şey yoktur evlat.
There's nothing worse than adventure.
Maceradan daha kötü bir şey yoktur.
It's-it's the beginning of an adventure.
Bir maceranın başlangıcı.