English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ A ] / And it's important

And it's important traducir turco

1,832 traducción paralela
You're both good guys and that's why it's important For you to reconcile your differences.
İkiniz de iyi çocuklar olduğunuz için sizleri barıştırmam çok önemli.
I think it gets too hung up on heat and passion and I think that "like" is really the most important thing for the long jeopardy in a relationship.
Bence sıcaklık ve tutku da çok takılı kalınıyor. Bence bir ilişkinin uzun süreli olması için en önemli şey, "Hoşlanmak".
That's the only part of my job that I kinda hate but I know important it is, and I'm always trying to come up with something different.
İşimin tek nefret ettiğim yanı bu ama biliyorum önemli. Hep farklı bir şeyle gelmeye çalışıyorum.
And besides, I think it's important for our son to see you not giving up.
Ayrıca, senin pes etmediğini görmesi oğlumuz için çok önemli.
Mary taught me something very important and that's that it's not a one-way street.
Marie, bana çok önemli birşey öğretti.
Would you tell your father that I stopped by and that it's important?
Babana uğradığımı ve konunun önemli olduğunu söyler misin?
I'm stuck, in a manner of speaking, and I have to remember something that I wrote, and I have no idea why I have to remember it, but, apparently, it's important!
Kelimenin tam anlamıyla sıkıştım. Yazdığım bir şeyleri hatırlamak zorundayım ve niye hatırlamak... zorunda olduğuma dair hiç bir fikrim yok. Belli ki önemli bir şey.
It's important that people know and feel - that there is someone watching over them -
İnsanların, birisi tarafından izlenildiklerini bilmeleri ve hissetmeleri çok önemlidir.
Stahl's book, it's important, it's hopeful and original...
Stahl'ın kitabı, önemli, umut verici ve özgün...
And I think it's very important that we have a male and female therapist.
Erkek ve kadın terapistin olması iyi olur diye düşünmüştüm.
It's important for you to remember that your mother and I still love each other very much.
annenle benim hala birbirimizi çok sevdiğimizi.
- I wouldn't ask if it wasn't important. We had a fight, and there's some things...
Önemli olmasa istemezdim ama kavga ettik ve bazı şeyler...
But if it's more important to you to keep your virgin then keep it for what it's worth. And I swear I wouldn't bother you or your conscience ever again.
Ama senin için önemli olan değerini kazanmak yerine bekaretini korumak ise, o zaman ne seni, ne de vicdanını bir daha rahatsız etmeyeceğime yemin ederim.
Some guy from Tampa, and he said it's important.
Tampa'dan arıyorlar, önemli olduğunu söyledi.
But still, I think it's more important that we try and figure out what he ingested, you know, so he doesn't die.
Yine de, önemli olan şey midesine neyin girdiğini bulmak. Anlarsın, ölmemesi için.
And first of all, it's very important for you to stay in that house.
Her şeyden önce, o evde kalmanız çok önemli.
If you work for and Roark'as'important to you, then I think you should fight for it.
Eğer Roark için çalışmak senin için çok önemliyse... O zaman, bence bunun için savaşmalısın.
But it's a metaphor. And metaphors are important.
Ama bu bir benzetme ve benzetmeler çok önemlidir.
Fame is the most important thing in our culture now. And if there's one thing I've learned, it's that no one's just gonna hand it to you.
Günümüzde ün, kültürümüzdeki en önemli şey ve tecrübelerime göre, kimse seni "kara gözüne, kara kaşına" ünlü yapmaz.
I was fucking, and if you think it's important then it probably is.
S.kişiyordum ve sen önemli diyorsan muhtemelen önemlidir.
It's just, politics is really important to me and it's my last exam.
Siyaset bilimi benim için gerçekten çok önemli ve bu son sınavım.
It was the most important exam of my life, and as I sat there, two thoughts occurred to me.
Hayatımın en önemli sınavıydı. Ve sınava girdiğimde iki şeyin farkına vardım.
Oh, she said it was important, and you know everything that she's been going through lately, so...
Önemli olduğunu söyledi, ve son zamanlarda yaşadıklarını biliyorsun.
And it's very important.
Pekala.
Darwin's dangerous idea contained a vital insight into mankind's relationship with the world around us. And it came at an important moment in history.
Darwin'in tehlikeli fikri, çevremizdeki dünyayla insanlığın ilişkisinin derinliklerine hayati bir bakış açısı içerdiği gibi, tarihin de önemli bir anında ortaya çıkmıştır.
Mr. Gates, it's important that you try and stay calm.
Bay Gates, sakin olmanız gerekiyor.
I came to you, and you said to me, " oh, it's not important.
Sana geldim, sen ise bana " önemli değil.
Honey, I know that you're growing older, and I don't know what your father has told you about things, but I think it's important to discuss everything, you know?
Tatlım, büyüdüğünü biliyorum ve bazı şeylerle ilgili baban ne dedi bilmiyorum ama bence her şeyi tartışmak önemli bir şey.
That's important. And i do miss that. But... it just wasn't enough anymore.
Bu önemli bir şey ve bunu özlüyorum da ama artık benim için yeterli olmuyordu.
And it's important for you to remember to follow the regimen That Dr. Turner and I laid out for you.
Dr. Turner ve benim senin için hazırladığımız tedavi rejimini takip etmen senin için önemli.
Which is why it's so important that you identify these men so that they can't come and find you.
İşte bu yüzden bu adamları teşhis etmeniz önemli. Ki sizi arayıp bulamasınlar.
It's important that they learn to channel that energy into more constructive outlets, which is why I am so pleased that Judd and Jason want to take part in this year's Christmas pageant.
Bu enerjiyi daha yapıcı şeylere yönlendirmelerini öğrenmeleri çok önemli. Bu yüzden Judd ve Jason'un bu yılki noel gösterisinde yer almak istemesine çok sevindim.
'cause he stole something dangerous And it's important that I get it back from him.
Çünkü tehlikeli bir şey çaldı ve onu geri almam önemli.
It's a religious rite of passage. And it's important to her.
Bu geçiş ayini onun için çok önemli.
That's your only job, and it's an important one.
Tek yapman gereken bu ve bu önemli bir iş.
Because it's important to work through relationship issues and figure out what went wrong.
Çünkü neyin yanlış olduğunu anlamak için ilişkilerdeki sorunları irdelemek gerekir.
And then one day, we weren't. I know there's supposed to be some big, important reason why but there's not. It's a feeling that I have that this isn't what I want for the rest of my life.
Bir gün baktık ki artık değiliz biliyorum ortada böyle olması için büyük, önemli bir sebep olmalı ama yok sadece benim içimde artık hayatımın kalanını bu şekilde geçirme isteği yok.
It's important to understand about Clovis, though, that they aren't just stone points, they also made some very lethal and effective bone and ivory points as well.
Clovis'i anlamak için önemlidirler, gerçi, sadece taştan uçlar değil, aynı zamanda çok öldürücü ve etkili bazı kemik ve fildişi uçlar da yaptılar.
Please do us a favor and vote for little Miss Jackson. It's important.
Affedersiniz acaba bize bir iyilik yapıp, küçük Michael Jackson'ı seçemez misiniz?
I take a look at this picture of you and your mom, and it reminds me of everything that's important to me.
Böyle olduğunda sizin fotoğrafınıza bakarım. Ve bu bana neyin önemli olduğunu hatırlatır.
You can go and say I'm sick, if you think it's that important.
O kadar önemliyse istersen sen git ve hasta olduğumu söyle.
And I think it's important to just bring things down to size.
Ve bence işleri sınırlandırmak çok önemli.
This to us seems a little strange but it's important to remember that for the Greeks, one of the places that some Greeks thought that they carried their wisdom and their ideas was actually in their stomach.
Bize biraz garip gelse de bazı Yunanlıların akıl ve düşüncelerini taşıdıkları yerlerden birinin de mideleri olduğuna inandıklarını unutmamamız gerekir.
It's important to me that you and I remain friends.
Dost kalmamız benim için çok önemli.
The important thing is that you're unharmed, and that it was because of me and I was right.
Asıl önemli olan yaralanmamış olması ki sebebi benim ve haklı olduğum.
Because she's important to you and because it's polite.
Herhâlde arıyorsun. Çünkü senin için önemli. - Ayrıca nazikçe bir davranış.
Look, Jonah, apparently very important to you in the world of images, and as the voice in his ear, Andrew, I want to ensure that it is precisely find out what it is the visual world.
Jonah vizyonuna tutkuyla bağlısın ama Andrew nezdinde onun bu vizyonu anlamasını sağlamak istiyorum.
Luke and I were just discussing, Oh, never mind, it's not important.
Luke ve ben az önce tartıştık, ama boş ver, önemli değil.
It's not like the Greek Pantheon in the sense that it's very well organized and everybody knows whose responsibilities and who's more important than whom.
Düzenli olması, herkesin sorumluluğunu bilmesi ve önem hiyerarşisi bakımından Yunan Panteon'u gibi değildir.
The hammer is so important because it separates humans from everything else, and it gives power that you have from tools, power that you couldn't have with only your bare hands, no matter how strong they were, and that's really important about Thor.
Çekiç, insanı her şeyden daha üstün kıldığı için çok önemlidir, araç gereçlerden elde edebileceğiniz ve ne kadar güçlü olursa olsun sadece çıplak ellerinizle sahip olamayacağınız gücü size sağlar ve bu, Thor açısından çok önemlidir,
and she said, "it's not important."
O da, "önemli bir şey değil" dedi.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]