English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ A ] / Apartments

Apartments traducir turco

1,221 traducción paralela
It's 62 Elm Street, Shangri-la Apartments.
Elm Sokağı. Numara 62. Shangri La Sitesi.
We switched apartments.
Affedersin ama, daireleri değiştik.
So you're seeing apartments today?
Bugün daire bakacak mısın?
Grace, you haven't even been looking at apartments.
Grace, daire bakmaya başlamadın bile. Doğru sayılmaz.
I won't have to pretend I'm looking for apartments.
Daire bakarmış gibi yapmama gerek yok.
I love you, but no, no, Grace, we need to have our own apartments.
Seni seviyorum, fakat hayır, hayır, Grace, bizim kendi dairelimizin olması gerek.
... hardwood floors, terrace, beautifully decorated by talented woman who hates looking for apartments, gay best friend included.
... parke zemin, teras, güzel dekorasyonlu daire aramaktan nefret eden bir bayan için gay en iyi arkadaş dahil.
No, no I don't. Who knew there were such nice apartments in Brooklyn?
Kim Brooklyn'de böyle güzel daireler olabileceğini düşünürdü?
Mrs Tate, I want you to bear in mind that all the apartments that I'm gonna be showing you in the video are...
Bayan Tate, şunu aklınızda tutun ki, size göstereceğim tüm daireler...
Around 5000 apartments in one night.
Bir gecede yaklaşık 5,000 apartman.
- They give shitty apartments letters.
- Boktan dairelere numara yerine harf verilir.
See if he's had any complaints of water coming down... in any of the apartments starting just this morning.
Herhangi bir daireden bu sabahtan itibaren su akmasıyla ilgili bir şikayet gelmiş mi, araştırın.
I've several apartments, they'd be well-cared for.
Hoşlanacakları birçok, başka dairem de var.
The owners made smaller apartments, and they rented them out to people from the villages, poor people, bums, drug addicts, prostitutes...
Sahipleri, küçük daireler yaptırıp.. köylerden gelenlere, fakirlere, serserilere.. bağımlılara, fahişelere kiraya verdiler.
You know I don't like you leaving your apartments.
Dairenden taşınmanı istemediğimi biliyorsun.
I've already looked at 1000 apartments this month.
Bu ay zaten bin tane daireye baktım.
Did you find any apartments in Brooklyn Heights?
Brooklyn Heights'de hiç daire bulabildin mi?
Maybe you two could switch apartments.
Belki ikiniz dairelerinizi değişmek istersiniz.
Not really. I kind of wanted to go look at apartments.
Ben gidip dairelere bakmak istiyordum.
I thought you guys were out looking for apartments.
Sizi daire arıyorsunuz sanıyordum. Arıyorduk.
Susan Sharon and her husband had one of those very adult apartments that made me feel like I was 16 visiting the home of a friend whose parents thought I was a bad influence.
Susan Sharon ve kocası o kadar yetişkinlere ait bir evde otururlardı ki 16 yaşındaymışım da, ailesinin onu kötü etkilediğimi düşündüğü bir arkadaşımın evine gitmişim gibi hissederdim.
On one hand, there's great skin tone, the thrill of fresh experience and the sense of a consequence-free life full of endless possibilities. While on the other, there are horrible apartments, sexually inexperienced men and embarrassing errors in fashion judgment.
Ama diğer yandan korkunç daireler, cinsel açıdan deneyimsiz erkekler ve kıyafet alımında utanç verici hatalar.
He had hundreds of thousands, had hidden stocks, apartments.
Yüz binlerce saklanmış stoku ve daireleri vardı.
The way you and Mavis lived in those... You told me often enough about the cars, the apartments... the hand-tailored garments, the trips to wherever.
Senin ve Mavis'in yaşama şeklinizden arabalardan, dairelerden, el yapımı giysilerden ve dünyanın her yerine yaptığınız gezilerden bana sık sık bahsederdin.
Family apartments are in the west wing.
Ailelerin kalacağı daireler batı yakasında.
Mapes, show Milady our apartments.
Mapes, leydiye dairelerimizi göster.
To the confinement of its perfect gardens and lonely apartments.
Kusursuz bahçelere ve ıssız dairelere hapsolmaya...
We've narrowed it down to about four apartments on the second floor on this side, and Special Agent Mitch Gibson here will be using the cellular scanner to make the sweep.
Sonunda sayıyı dört daireye kadar indirdik 2. katta bu bina içinde ve özel ajan Mitch Gibson tarayıcı kullanarak yerini belirleyecek
He's got half a dozen apartments.
En az yarım düzine daire sahibi.
The Princess has placed her apartments at the disposal of the Queen.
Prenses odasının Kraliçe'ninkinden uzak olmasını istiyor.
From the King anti-chamber we pass through the music room... and next to the apartments of the Queen.
Şimdi Kral'ın odasından Müzik Odası'na geçiyoruz. Ve oradan da Kraliçe'nin odalarına.
He requests us to escort you to your apartments.
Size dairenize kadar eşlik etmemizi istedi.
We were looking | through apartments.
Bir apartman arıyorduk.
Two of the apartments were locked from the inside.
İki apartman da içeriden kilitlenmişti.
Why not trade apartments with someone on the ground floor?
Neden altkatta oturan biriyle dairelerini değiştirmiyorsunuz?
Sooner or later they'll check out the museum. And the apartments.
Er ya da geç müzeye ve evlerimize geleceklerdir.
All the rest can die in their apartments, on their trash, I don't care.
Diğer hepsi dairelerinde, çöplüklerinde ölebilir. Umurumda değil.
We had one of these very nice apartments in Vienna, with a high ceiling lots of light, as I remember it, and big windows and I guess I was spoiled.
Evimiz Viyana'daki güzel apartman dairelerinden biriydi, yüksek tavanlı hatırladığım kadarıyla bol ışıklı ve büyük pencereliydi..... ve sanırım şımartılmıştım.
This is, uh, one of our employee apartments.
Bu, bizim işçi dairelerimizden birisi.
" In 1963, police tracked the killer to a residential hotel called the Cloverwood Apartments.
" 1963'te, polis katili izledi Cloverwood Daireleri adında bir konut otele kadar.
"Sutro Heights Apartments."
"Sutro Lüks Daireleri"
It's at the Alcazar Apartments, you know, in Belltown.
Alcazar Apartmanları, Belltown'da.
Two apartments could see to the rape.
Tecavüzü görebilecek iki daire var.
He breaks into women's apartments, climbs into bed with them, they wake up, his face is covered, he rapes them.
Yöntemi şöyle ; kadınların dairesine giriyor. Uyurlarken yataklarına yatıyor.
He entered their apartments as they slept and forced himself on them.
Onlar uyurken evlerine girdi ve onlara zorla sahip oldu.
Amsterdam Apartments 103 Willow Street Brooklyn Heights Monday, September 11
AMSTERDAM APARTMANLARI 103 WILLOW SOKAĞI BROOKLYN 11 EYLÜL PAZARTESİ
Ladies, we have it all - great apartments, jobs, friends, and sex... We can have quiche delivered and eat it too.
Bayanlar, herşeyimiz var harika daireler, işler arkadaşlar ve seks ve yiyebileceğimiz kadar bisküvi sipariş edebiliriz.
There's coffee, and I circled a bunch of apartments that sound good.
Kahve yaptım, iyi gibi görünen daireleri de işaretledim.
I might also mention that Billy lives in Crestview Apartments, just off Arapaho Road on Emporia Street. Back to you, Tom.
Aynı zamanda Billy'nin Emporia Caddesindeki Arapaho yolunun ilersinde Crestview sitesinde oturduğunu söyleyebilirim.
Reporting from the Calvert House Apartments, this is Brian Blakley.
Calvert Sitesi'nden ben Brain Blakeley. Stüdyoya dönüyoruz.
Small apartments, one bathroom.
Evler küçük, bir tuvalet var.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]