Applebee traducir turco
164 traducción paralela
Where's Reverend Applebee?
Rahip Applebee nerede?
And councilman applebee, just last week, Asked me to run for the school board.
Meclis üyesi Applebee, daha geçen hafta okul yönetim kurulunun başına geçmemi istedi.
But nobody took it as seriously as Applebee.
Ama kimse Applebee kadar ciddiye alamazdı.
Zachary Taylor... but Applebee, well, Applebee was Applebee.
Zachary Taylor... ama Applebee, yani, Applebee Applebee idi.
Applebee, what did you have?
Applebee, senin neyin vardı?
Applebee?
Applebee?
Applebee had a Nestle's Crunch, Victor had a Snickers...
Applebee'de Nestle Crunch Victor'da Snickers...
Jonathan Jacob Applebee.
Jonathan Jacob Applebee.
Applebee broke protocol.
Applebee protokolü kırdı.
We need Applebee.
Bize Applebee lazım.
Applebee never mis-sequenced.
Applebee asla sıçmaz.
Who's Applebee?
Applebee kim?
And today... we do it without Applebee.
Ve bugün... bunu Applebee olmadan yapacağız.
Cribmaster or Applebee.
Kağıtustası ya da Applebee.
Now, Applebee, this is serious.
Applebee, bu ciddi.
What are we gonna do about Applebee?
Applebee konusunda ne yapacağız?
My name... is Jonathan Jacob Applebee.
Benim adım... Jonathan Jacob Applebee.
Victor and Applebee had turned into rats... and everybody, well, everybody was blaming me.
Victor ve Applebee gammaz olmuşlardı... ve herkes, yani, herkes beni suçluyordu.
I lied to the fake brothers, I looked at Applebee's file...
Sahte kardeşlere yalan söyledim, Applebee'nin dosyasına baktım
It was for Sammy for winning that spelling bee... and it was for Applebee for writing crazy small... and it was for Victor... for knowing how to deal with adopted kids.
Sammy'nin heceleme şampiyonu olması içindi... Applebee'nin aşırı ufak yazması için... ve Viktor... and it was for Victor... evlatlık çocuklarla uğraşmayı bildiği için.
UH, THAT WAITER AT APPLEBEE'S.
Applebee'deki şu garson.
I don't care if you are buying me dinner at Appleby's.
Bana Applebee's'de akşam yemeği ısmarlayacak olman umurumda değil.
I also worked at an Applebee's, part-time.
Aynı zamanda Applebee'de çalıştım, parttime olarak.
I love Applebee's.
Applebee'se bayılırım.
I've got to take Mrs Applebee to the garden centre.
Bayan Applebee'yi "Bahçe Dünyası" na götürmem gerek.
Meet me at Applebee's, and we'll try to discuss this like grown-ups.
Benimle Applebee'de buluş.
I told you no at Applebee's, no at Malcolm's house, and no all the way home as you jogged alongside my car.
Sana Applebee'de Malcolm'ların evinde ve eve giderken arabamın yanında koştuğun zaman "hayır" demiştim zaten.
That's a good idea, probie, but Monica's not the Applebee's type.
İyi fikir çaylak ama Monica'nın öyle yerleri seveceğini sanmıyorum.
Every week, we should come back to this Applebee " s... ... and sit at this table, and have a family meal.
Her hafta bu Applebee's lokantasına gelip bu masaya oturmalı ve aile yemeği yemeliyiz.
- Applebee " s has rats!
- Applebee's'de fare var.
Well, what do you say we get thrown out of an Applebee " s?
Bir Applebee's'den atılmaya ne dersin?
- You can cuss at Applebee " s.
- Applebee's'de küfredebilirsin.
How does one get thrown out of Applebee " s?
Applebee's'den nasıl atılacağız?
Mickey's, you've got Denny's, you've got Chili's, you've... got Applebee's, you got Wendy's, you got Hardee's, right?
Mickey's var, Denny's var. Chili's var... Aplebee's var, Wendy's var.
But a while ago, I applied for a job at Applebee's - Class operation.
- Ama önceden Applebee'nin... - Klas İşler'ine başvurdun.
Now, Gina here wants to do it at Applebee's, all right?
Gina, Applebees'de yapmak istiyor.
Great, now you can forget about Applebee's and do something romantic.
Harika. Şimdi Applebees'i boşverip romantik bir şeyler yapabilirsin.
You want to go behind the Applebee's and do it?
Applebee'nin arkasına gidip şu işi yapmak ister misin?
I mean, we have a T.G.I. Friday's and an Applebee's but you never see movie stars like we did here.
Evet, TGI Friday ve Applebee var ama oralarda film yıldızlarını göremiyoruz.
Hi, welcome to Applebee's.
Merhaba, Applebee ye hoş geldiniz.
Applebee's, actually.
Applebee'nin aslında.
Applebee's!
Applebee'nin!
I thought you worked at Applebee's.
Applebee'nin restoranında çalışıyorsun sanıyordum.
I'm Ralph Jarrett, broadcasting live from Applebee's in Reiner Junction for a special playoff edition of Talking Panther football.
Ben Ralph Jarrett, sizlere Reiner Junction'daki Applebee'nin yerinden, Panther'lerin playoff'lara yükselmesi adına özel bir konuşma amacıyla sesleniyorum.
I don't see you coughing up any Applebee's money.
Applebee'den kazandığın parayı pek göremiyoruz.
What are you going to do with that $ 25 gift certificate to Applebee's?
Applebee'den kazandığın 25 $'lık hediye çekiyle ne yapmayı düşünüyorsun?
I guess I'll go to Applebee's.
Herhalde Applebee'ye giderim.
Yeah, I work at Applebee's...
Evet, Applebee's de çalışıyorum...
What do you think? It's the car Mrs. Sadmark's gonna sell me when I make enough money working at Applebee's.
Applebee's de çalışıp yeterince para kazanınca Bayan Sadmark'ın bana satacağı araba bu.
We're gonna go celebrate with your mom, over at Applebee's.
Annenle beraber kutlamaya gidiyoruz, Applebees'e.
I'm gonna take him to Applebee's.
Onu Applebee's götüreceğim.
apple 192
apples 100
appleby 24
applejack 26
apple juice 27
apple pie 33
apples and oranges 18
appletini 16
apples 100
appleby 24
applejack 26
apple juice 27
apple pie 33
apples and oranges 18
appletini 16