Aram traducir turco
38,495 traducción paralela
I should have told Paolo about us before.
Paolo'ya aramızdakileri daha önce söylemeliydim.
I'm a bit down with the kids, you know.
Tayfayla aram iyi, anlarsın ya.
When are we gonna do something about this unspoken thing between us?
Aramızdaki bu söylenmeyen şey hakkında ne zaman bir şey yapacağız?
I'll put some distance between us and them.
Onlarla aramızda biraz mesafe bırakacağım.
We're on good terms with the NYPD, correct?
New York polisiyle aramız iyi, değil mi?
Welcome back.
Aramıza hoş geldin.
Are you seriously saying that there is nothing, nothing special about our relationship?
Cidden aramızdaki ilişkinin hiçbir özelliği yok mu diyorsun?
I hope you're back because you've decided to work together on the Joker case.
Umarım Joker davasında beraber çalışmaya karar verdiğin için aramıza dönmüşsündür.
'Cause someone needs to cut the tension between the two of us immediately.
Çünkü birinin derhal aramızdaki gerilimi kesmesi lazım.
See what she knows... why he called her.
Neler biliyor onu niye aramış, öğren.
It's meant to remind you of our bond.
Sana aramızdaki bağı hatırlatması için.
I don't want any trouble.
Bela aramıyorum.
The office has been calling.
- Şirketten aramışlar.
Me and Ward, we're... we're not exactly good right now.
Şu ara Ward'la aramız pek iyi değil.
I don't need a guard, Danny.
Muhafız aramıyorum Danny.
And the way things are going... I wanted to say I tried... to make things right between us.
Bu gidişatı ve aramızı düzeltmek için uğraştım diyebilmek için.
Or they faked her defection to get her on the inside with us. - It's what they do.
Belki de aramıza sızması için ihanet numarası çektiler.
That whole thing with Davos was...
Davos'la aramızda geçenler...
I'm not looking for leads, Malcolm, because I haven't take the case.
İpucu aramıyorum çünkü davayı almadım.
That's always been the difference between us.
İşte seninle aramızdaki fark bu.
Look, I'm... I'm just saying, legally, if there's anything, this will stay between us if... this was...
Bak, demek istediğim, yasal olarak, bir durum varsa bu aramızda kalır...
Well, the NYPD is on the case, but between us, I would like to keep investigating.
Polis olayı araştırıyor ama aramızda kalsın, araştırmaya devam etmek istiyorum.
Hi, I'm returning a call from Ms. Anna Asher.
- Bayan Anna Asher bizi aramış.
Look, whatever this is, when it's done, I think we'll get Matt back.
Şu anda ne oluyor, bilmiyorum ama bu iş bittiğinde bence Matt aramıza dönecek.
The only difference between us is that I took my destiny.
Aramızdaki tek fark, ben kaderimin dizginlerini elime aldım.
After what happened between us... we both could've handled it differently.
Aramızda yaşananlardan sonra ikimiz de farklı davranabilirdik.
Yeah, no we're fine it's just that he said photography isn't a...
Hayır, aramız iyi sadece fotoğrafçılığın bir...
Now, a bunch of you are new to the company since I last spoke, so can the guppies all stand up?
Peki, son konuşamamdan beri aramıza yeniler katılmış, gupilerin hepsi ayağa kalkabilir mi?
Turns out I'm pretty good with horses.
- Görünüşe göre atlarla aram epey iyi.
My mom has a great relationship with me.
- Annemle aram çok iyi!
- She calls me all the time!
- Seni hiç aramıyor!
- Yeah, this one we can't do in-house. - We can't... we can't...
- Bunu kendi aramızda halledemiyoruz.
You see, Dee and I had a deal.
Dee'yle aramızda bir anlaşma vardı.
Anyway, we had this really amazing connection and the sex was so meaningful, both of us wept tears of joy.
Aramızda güzel bir yakınlaşma oldu ve seks o kadar anlamlıydı ki, ikimiz de sevinç gözyaşları döktük.
- Okay, right off the bat, I can see we got some newcomers here today.
- Şimdiden görüyorum ki aramıza yeni katılanlar var bugün. Kendinizi tanıtmak ister misiniz?
That chemistry between us?
Aramızdaki kimya mı?
She phoned 101 from a payphone round the corner.
Köşedeki ankesörlü telefondan acil olmayan durumlar hattını aramış.
You called about an attack.
Bir saldırı ihbarı için aramışsın.
There's a woman.
Aramızda bir kadın var.
People call I had super powers,
İnsanlar süper güçler aramıştı.
Between me and you, I think they're trying to figure out if you're still their disco star or not.
Aramızda kalsın ama senin hâlâ disko yıldızı olup olmadığını anlamaya çalışıyorlar galiba.
You know, I found you that kid, pero are we okay?
Sana o çocuğu buldum pero aramız iyi mi?
Nobody wants static with the Zulus, if they know what's good for them.
Kimse Zululara bulaşmak istemez, bela aramıyorlarsa.
We cool.
Aramız iyi.
You know, you can tell this in another letter.. But maybe we could've caused some serious damage.
Aramızda kalsın ama başka bir şekilde yetişmiş olsan sağlam sıkıntı çıkarabilirdik.
- He is no longer with us.
- Kendisi artık aramızda değil.
Hey, you looking for a bathroom?
Banyoyu mu aramıştın?
We were real tight.
Aramız iyiydi.
- He's back.
- Aramıza döndü.
Should give you the welcome home party.
Sana aramıza hoş geldin partisi vermemiz lazım.
Okay, but I was thinking- - all right. I'm not calling ginnie's mother, period.
Ginnie'nin annesini aramıyorum.