Araña traducir turco
204 traducción paralela
Even if he's not the most wanted criminal
Arana bir suçlu olmasa bile
"From the Progressive Democratic Party, Dr. Díaz Arana :"
"İlerici Demokratik Parti'den Dr. Díaz Arana :"
Just take the ball from Trapper between your legs and hide it under your belly and walk toward their goal.
Topu Tuzakçı'dan al, bacak arana koy, göbeğinin altında sakla ve karşı kaleye doğru yürü.
You're lucky I'm a pacifist, or I'd give you a kick in the cobblers.
- Barışsever olduğum için şanslısın. Yoksa bacak arana tekmeyi yerdin.
The fact that you put someone between you and Jean is already really important
Jean ile arana birini koyman bile zaten yeterince önemli.
The way she's gotten between the sergeant and you. It's just not right.
Çavuşla senin arana girmesi hiç doğru değil.
You see, the people you watch them from a distance.
Demek istediğim, insanlarla, insanlarla arana mesafe koyuyorsun.
My brother's a criminal on the road
Abim aslında arana bir suçludur
Letting some guy get into your pants.
Bazı adamların bacak arana girmesi.
I wouldn't wanna come between you and your girlfriend.
Kız arkadaşınla arana girmek istemem. İyi geceler, tatlı kızlar.
Carla, why do you build walls between yourself and everyone else?
Carla, neden herkesle kendi arana duvar örüyorsun?
In Campo de Arana.
Campo de Arana'da.
The torturers asked me about him but I kept silent.
Arana'da bana makineyle elektrik verdiklerinde o cücenin adını sordular ve hiçbir şey söylemedim onlara.
I was raped in Arana...
Arana'da bana tecavüz ettiler.
You gave a clear signal to the Arana people that resulted in this.
Bunların hepsi raporuma geçecek. Artık ne yaptıysanız, ARANA'lılara açık bir sinyal verdiniz ve sonuç bu oldu.
Get some air between you and the tramp -..... oline.
Trambolinle arana hava girsin biraz. - Tamam.
You vowed never again to let a man come between you and your career.
Sen de bir daha işinle arana asla bir erkek sokmamaya yemin ettin.
How can you make a clean break with your life?
Eski hayatınla arana nasıl kusursuz bir çizgi çizebilirsin ki?
I do not want to cut in on you here.
Sevgilinle arana girmeye niyetim yok.
Give him a wide berth.
Onula arana geniş bir mesafe koy.
Ah, don't look like somebody slammed your nuts in the door. - It's... It's gonna be good.
Bacak arana tekme yemiş gibi görünme.
I certainly don't mean to intrude on your friendships.
Kesinlikle, arkadaşların ve senin arana zorla girmek niyetinde değilim.
I always seem to come between you and the men in your life.
Hep hayatındaki erkeklerle arana giriyorum.
What I really hate is that you feel this need to drive a wedge between me and Toni.
Senin, Toni ve benim arana neden takoz koyma ihtiyacı duyduğun hissinden nefret ediyorum.
So you distanced yourself from them.
O yüzden onlarla arana mesafe koyuyorsun.
No matter how harsh it may seem in retrospect, when you decided to put some distance between yourself and Joey I know all you were doing was following your heart.
Geçmişte ne kadar kaba görünebileceği önemli değil. Joey ile arana mesafe koymaya karar verdiğin zaman yaptıklarını kalbini dinleyerek yaptığını biliyorum.
You will do what ever is necessary to insure that no one stands between you and our family's destiny.
Ailemizin kaderi ile senin arana hiç kimsenin girmemesini sağlamak için gereken her şeyi yapacaksın.
And never let poontang come between you and your friend.
- Ve bir seks makinesinin dostlarınla arana girmesine izin verme!
Keep the entire world at a distance!
Tüm dünya ile arana mesafe koymayı!
If i ever thought i was going to come
Eğer arkadaşların ve senin arana girsem bile,
You get good distance with the skinny ones.
Sıska olanlarla arana iyi mesafe koyarsın.
You know I don't like to get between you and Mum, but she's feeling down right now.
Biliyorsun, annemle senin arana girmekten pek hoşlanmıyorum. Ama şu anda pek iyi hissetmiyor.
I won't take sides between you and your father. Mama. What about Annie's side?
Sana söylemiştim, baban ile senin arana girmeyeceğim.
People are saying you've made great strides forward with Angel.
İnsanlar Angel ile arana uzun mesafeler koyduğunu konuşuyorlar.
I wouldn't bring it up, but I don't wanna do anything to come between you and your sister.
Sana bahsetmezdim ama kardeşinle arana girecek bir şey yapmak istemiyorum.
God- - l got you in the....
Hayır! Apış arana mı vurdum?
I want to be friends with you, Chloe but I don't want to stand between you and Clark.
Seninle arkadaş olmak istiyorum. Clark'la arana girmek istemem.
But, Stanley, you can't let them get in the way of your friends.
Fakat Stanley, bunun arkadaşlarınla arana girmesine izin vermemelisin.
So just get back in your car, and get the fuck back down south.
Arana binip buradan s.ktirip gidebilirsin.
What do you love? And you let nothing get in the way of it.
Sevdiğin şeyle arana hiçbir şeyin girmesine izin vermemelisin.
The highly affected distance you maintain to the things you describe... that's what i want to get rid of in my next obstruction.
Tarif ettiğin şeylerle arana koyduğun şu mesafe. Bir sonraki engelde bundan kurtulmak istiyorum. Öylesine takınılmış bir tavır değil.
- Distance yourself from Anne.
- Anne ile arana mesafe koy.
I'd never want to stand in the way of your ambitions but I'd be the one missing an opportunity if I didn't tell you I want you to stay.
Amaçlarınla arana girmek istemem ama kalmanı istemezsem ben de bir fırsat kaçırırım.
Put a bit of distance between you and all that stuff you're mixed up in.
İçine karıştığın şeylerle arana biraz mesafe koy.
How about, uh... you were withdrawn from your relationship with us because your father was like that with you?
Buna ne dersiniz? Bizimle arana mesafe koydun senin babanda sana öyle yapmıştı?
I don't want to get between you and your mom, all right?
Annen ile senin arana girmek istemiyorum?
Hey, Laverne. What'd you give me if I get this jelly bean into your cleavage?
Bu jelibonu göğüs arana atarsam bana ne verirsin?
They just, like, get in the way of what you want.
Böyle, istediğin şeylerle senin arana girerler.
Put two balls of wool between your breasts and carry them for like a week.
İki top pamuk koy göğüs arana bir hafta falan taşı bunu.
I know jordan counseled you to distance yourself from your family.
Jordan'ın ailenle senin arana mesafe koymanı öğütlediğini biliyorum.
You were told to keep an interval... between yourself and legitimate merchants.
Sana dürüst tüccarlarla arana... mesafe koy, denmişti.