Archdeacon traducir turco
41 traducción paralela
Archdeacon Farnsworth.
Başdiyakoz Farnsworth.
No sir, I'm no archdeacon.
Hayır efendim, başdiyakoz değilim.
May I crave leave to greet our young and learned friend, for I noticed him when he was first made Archdeacon.
Normandiya'ya geri dönmek zorunda kalırız. Genç ve kültürlü arkadaşımızı, selamlamama ve, bu göreve layık görülebilmesi için öncelikle piskopos olması gerektiğini hatırlatmama izin verir misiniz?
I'd forgotten you were an Archdeacon, Thomas.
O, benim adamım. Senin piskopos olman gerektiğini unutmuştum Thomas.
Archdeacon.
Başdiyakoz.
And by this document, Dom Claude Frollo, the Church invests in you the office of archdeacon of Notre Dame.
Ve bu belgeyle Dom Claude Frollo... Kilise seni Notre Dame başdiyakozluğuna getiriyor.
The Archdeacon.
Onu net bir şekilde görebildim.
It's the Archdeacon!
Başdiyakoz bu!
By the Archdeacon himself.
Bizzat başdiyakoz tarafından korunuyor.
May God protect you, Archdeacon! MAN 2 :
- Tanrı yardımcın olsun başdiyakoz.
- Surely not Canon Jack Smulley, senior Archdeacon, entrail-eating heretic of Bath and Wells?
- Kuşkusuz, Bath and Wells'in kıdemli Başdiyakozu, bağırsak yiyici kafir Canon Jack Smulley de değildir?
It's not my birthday, Archdeacon!
Bu gün doğum günüm değil, Başdiyakoz!
"Stop!" cried the archdeacon.
- Dur! - Diye bağırdı baş diyakoz.
Archdeacon at least, or bishop.
Başpsikopoz veya en azından bir psikopoz.
She said she would have liked to have married an archdeacon, and write his sermons.
Bir papaz yardımcısıyla evlenip onun vaazlarını yazmak istediğini söylerdi.
Yet she remained unmarried all her life, and for all I know never even spoke to a bachelor archdeacon!
Ama tüm hayatı boyunca bekar kaldı ve... bekar bir papaz yardımcısıyla hiç konuşmadı bile!
I want to make you my archdeacon.
- Seni Baş Diyakozum yapmak istiyorum.
Last time you said it was an archdeacon, remember?
Bu son anlattığında baş diyakozdu hatırlıyor musun?
- It's for the archdeacon.
- Başdiyakoz için.
Why are you making cake for the archdeacon?
Başdiyakoz için neden pasta yapıyorsun?
I gave the archdeacon one of my fruit cakes, and now we have a new addition.
Başdiyakoz'a mevyeli pastalarımdan birini vermiştim şimdi ise aramıza yeni katılan biri var.
She's under the impression it was the archdeacon's love of fruit cake that got me the position.
Benim buraya gelmemi sağlayan şeyin, başdiyakozun mevyeli pasta sevgisi olduğunu düşünüyor o hanım.
From the Archdeacon.
- Başdiyakoz gönderdi.
The Knights Rosula, a clandestine order under the charge of the archdeacon of Windsor.
Windsor başdiyakozu emrinde olan gizli bir tarikat.
I find it difficult to believe that a man as pious as Archdeacon Robinus would endanger the life of a child.
Başdiyakoz Robinus gibi dini bütün bir adamın bir çocuğun hayatını... -... tehlikeye atacağına inanmakta zorluk çekiyorum.
To post a military campaign against the Pope's most trusted archdeacon.
Papa'nın en güvendiği diyakozuna karşı savaş açmak...
May I introduce His Holiness, the Archdeacon of Windsor.
Windsor'un Başdiyakoz Hazretlerini müsaadenizle tanıtayım.
Thank you, Archdeacon.
Teşekkür ederim Başdiyakoz.
His most Holy, the Archdeacon of Windsor.
Windsor'un Başdiyakoz Hazretleri.
This is his most Holy, Archdeacon of Windsor.
Windsor'un Başdiyakoz Hazretleri.
The Archdeacon is here for an examination of accounts.
- Başdiyakoz kayıtları incelemek için gelmiş.
I do hope you'll honor us by giving Mass this Sunday, Archdeacon.
Pazar vaazını vererek bizi şereflendirmenizi...
We have prepared our guest chamber for you, Archdeacon.
Sizin için misafir odasını hazırladık Sayın Başdiyakoz.
Did the archdeacon say what they looked like?
Başdiyakoz, işaretlerin neye benzediğini söyledi mi?
Archdeacon's request.
Başdiyakozun ricası.
Your archdeacon. He had us stripped from neck to waist, looking for heretical markings, burned with hue into the skin.
Başdiyakoz belimize kadar bizi soydurdu ve derimizde ateşle dağlanmış kâfir işaretleri var mı diye baktı.
The markings... did the archdeacon say what they looked like?
İşaretlerin neye benzediğini başdiyakoz söyledi mi?
This archdeacon and his men? They may be ordained in Christ's name, but they serve another.
Başdiyakoz ve adamları, İsa adına yetkilendirilmiş olabilirler ama başkasına hizmet ediyorlar.
The archdeacon of Windsor, Father Robinus,
Windsor Başdiyakozu, Peder Robinus...
My bygone military service is not what gives me strength, Archdeacon.
Bana güç veren geçmişteki askeri deneyimim değil Başdiyakoz.