Arturo traducir turco
497 traducción paralela
Arturo, I have your camera.
Arturo, fotoğraf makinen bende, tamam mı?
- Arturo, the camera!
- Arturo, fotoğraf makinesi!
Arturo stayed at the hotel.
Arturo otelde bekliyor.
I'll ring Arturo.
Arturo'yu arıyorum.
- How are you, Arturo?
- Nasılsın Arthuro?
Arturo and I could be intermediaries.
Arthuro ile ben tekrar aranızı yapabiliriz.
Get down! Get down, Arturo, get down!
Aşağı in Arturo!
- Come on down, Arturo!
- Aşağı gel Arturo!
Gaetano, Alfredo, Arturo!
Gaetano, Alfredo, Arturo!
Arturo, Alfredo, Gaetano!
Arturo, Alfredo, Gaetano!
Arturo, Gaetano!
Arturo, Gaetano!
Look, Arturo is here!
Bak, Arturo gelmiş!
I don't care what she writes about me. It's what she wrote about Arturo.
- Hakkımda ne yazdığı umrumda değil Arturo hakkında yazmıştı onu
Here you are, Arturo, a toy with which to amuse your children. Dance!
İşte karşınızda Arturo çocukları eğlendiren oyuncak.
I talked to Sibely and Arturo.
Sibely ve Arturo ile konuştum.
"Arturo, wear me out."
"Arturo, yor beni."
Imagine, Arturo Sanchez being early for the dentist.
Düşünsene, Arturo Sanchez dişçiye erken geliyor.
Thank you, Arturo.
Çok teşekkür ederim Arturo.
That day, Commander Arturo Prat and his comrades... chose to sacrifice their lives rather than haul down our flag.
O gün, kumandan Artura Prat ve yoldaşları... bayrağımızı göklerde dalgalandırmak için hayatlarını feda etmeyi seçtiler.
Arturo Morales!
Arturo Morales!
Nobody can forget Arturo, you know.
Hiç kimse Arturo'yu unutamaz.
Lots of people try to forget me, but they cannot forget Arturo.
Bir çok kişi beni unutmaya çalıştı, fakat Arturo'yu unutmayı başaramadılar.
Last week I said to myself, " Arturo, you're a fool.
Geçen hafta kendi kendime dedim ki ; " Arturo, sen bir salaksın.
Caruso sang Pagliacci at the Met, Arturo Toscanini was conducting.
Caruso, Met'te Pagliacci'yi söylerken Arturo Toscanini orkestrayı yönetiyordu.
To you, Arturo, they'll make you eat it, when you'll grow up maybe with the excuse that it's good for preventing cancer
Arturo, büyüdüğünde kanserden koruduğu bahanesiyle onu yemen için zorlanacaksın.
Arturo! Leave the kid alone
Onu rahat bırak.
Arturo saw you take them.
Arturo parayı alırken seni görmüş.
- Don't get angry with Arturo now
- Şimdi de Arturo'ya kızma.
- Arturo!
- Arturo!
Arturo!
Zavallı Arturo!
Go Arturo!
Git Arturo!
- Your jacket, Arturo!
- Ceketini al Arturo!
Arturo come with me!
Arturo benimle gel!
Arturo Vitroni?
Arturo Vitroni mi?
All George's girls know Arturo.
George'un tüm kızları Arturo'yu tanır.
Balling Arturo is like paying your taxes to the government.
Arturo'yla yatmak devlete vergi ödemek gibidir.
I'm told that you are a dangerous man, Arturo.
Tehlikeli bir adam olduğunu duydum, Arturo.
Are you sure you're not just a little black, Arturo?
Sende biraz siyahi geni olmadığına emin misin, Arturo?
I name you "Brother Mason Apprentice" of this loggia, entitled to the venerable and glorious Arturo Toscanini.
Şanlı ve yüce Arturo Toscanini'nin bana verdiği yetkiyle,.. ... seni bu locada "Kardeş Mason Çırağı" ilan ediyorum.
Listen, I'll bet you dinner at Arturo's we'll be out of here by morning.
Yarın burada olmayacağımıza dair seninle akşam yemeğine bahse girerim.
– Remember, you owe me one. Arturo's. – Let's go.
Bana akşam yemeği borçlusun, unutma.
- Arturo Wainright.
- Arturo Wainright.
" Arturo Wainwright, tractor salesman. Herbert Digby, coffin salesman.
"Arturo Wainwright, traktör satıcısı." "Herbert Digby, mezarcı."
Just sign the contract, Arturo and you'll always be el magnifico to me.
Kontratı imzala, Arturo ve benim için daima el magnifico olursun.
Arturo, do we meet tonight?
- Arturo, bu gece toplantı var mı?
You know that Arturo Xuncax isn't your friend.
Arturo Xuncax'tan arkadaş olmayacağını bilirsin.
Arturo... are you really going out tonight?
Arturo... bu gece gitmek zorunda mısın?
Arturo's right.
Arturo haklı.
table for six, please, Arturo. Six, sir.
- Altı kişilik masa, lütfen, Arturo.
table for seven, please, Arturo.
- Yedi kişilik masa, lütfen, Arturo.
Arturo!
Arturo!