Astronauts traducir turco
735 traducción paralela
The astronauts are in perfect health!
Kozmonotların sağlık durumları mükemmeldir.
The Apollo astronauts emplaced arrays of special mirrors on the moon.
Apollo astronotları Ay yüzeyine bir dizi özel ayna yerleştirdiler.
Now we will interpret a song dedicated to the astronauts.
Hazır ol, Dünya! Kozmonotlarımızı şarkılarla kutlayalım!
The astronauts must come to the surface and are being hauled up.
Astronotlar yüzeye gelmeli ve hemen kaçmalılar.
Someday astronauts will take your doll with them into space!
Günün birinde senin bebeği uzaydaki astronotlar bile kullanacak!
And that's why female astronauts
# Bu yüzden bayan astronotlar
Oh, very female astronauts
# Bütün bayan astronotlar
Astronauts to dressing rooms.
Astronotlar, soyunma odasına.
Astronauts have two minutes.
Astronotların iki dakikası var.
Astronauts to launching pad.
Astronotlar atış rampasına.
Astronauts to launching pad.
Astronotlar atış rampasına
Repeat, astronauts to launching pad immediately.
Tekrarlıyorum, astronotlar derhal atış rampasına.
Astronauts ready on Bird.
Astornotlar Kuş'ta hazır.
Astronauts who are to make this...
Bu seyahate çıkacak astronotlar...
A turnout of Bostonians unsurpassed in numbers and enthusiasm roars its welcome for Al Shepard followed by Gus Grissom sharing the popular tribute with their fellow astronauts of Project Mercury.
Boston'luların, eşi görülmemiş bir kalabalık ile katılım gösterdiği bu coşkulu karşılamada, Al Shepard ve Gus Grissom iltifatlarını Merkür Projesindeki astronotlarla paylaşıyorlar.
Know why all astronauts are white?
Tüm astronotlar neden beyazdır?
Having seen the situation, the astronauts wanted to return to where they'd come from, back to their planet.
Vaziyeti gördükten sonra, astronotlar geldikleri yere geri dönmek istediler, kendi gezegenlerine.
The astronauts are now in the command module.
Astronotlar şu anda komuta modülüne geçtiler.
For a voyage like that, the astronauts would have to be hibernated.
Bu tür yolculuklar için, kozmonotları kış uykusuna yatırmamız gerekecek.
- There are other American astronauts.
- Başka Amerikan astronotlar da var.
Astronauts'preflight checks in four minutes. Repeat, astronauts'preflight checks in four minutes.
Astronotların uçuş öncesi kontrolleri dört dakika içerisinde başlayacak.
Stand by, capsule, to receive astronauts.
Asronotların binişi için kapsülü hazır bekletin.
Astronauts can go to the moon, to Mars or wherever... but since there's nobody there, why bother?
Sürekli Ay'a yada Mars'a gitmeye çalışıyorlar ama oralarda kimse olmadığına göre ne işe yarar?
So far it's only been used by NASA to diagnose astronauts in space.
Yakın tarihe kadar sadece NASA tarafından astronotları tanımlamak için kullanılıyordu.
Developed for the astronauts.
Astronotlar için geliştirildi.
What would astronauts be doing in a zoo, Mr President?
Astronotların hayvanat bahçesinde ne işi var, Sayın Başkan?
They are not astronauts, General Faulkner.
Onlar astronot değil, General Faulkner.
orgone illumination... the same sort of light the astronauts saw in outer space.
Orgon aydınlığı astronotların uzay boşluğunda gördükleri ışığın bir benzeri.
Astronauts!
Astronotlar!
A spaceship and astronauts.
Uzay gemisi ve astronotlar.
I didn't know what to make of it. Astronauts are all supposed to be... mentally stable and here this guy comes along and jumps into my fuel tank.
Ne yapacağımı bilemedim, astronotların biraz tuhaf olduklarını biliyordum, ama yakıt deposuna dalacağını hiç sanmıyordum.
Remember when the two astronauts went up to the moon?
Hatırlayın iki astronotun aya gittiği zamanı.
Doctor. when will our Meta probe astronauts recover from this virus?
Doktor. Meta Sondası astronotlarımız bu virüsten ne zaman kurtulacak?
The Meta probe astronauts never went near there.
Meta Sondası astronotları oranın yakınına uğramadılar bile.
But the probe astronauts and backup crews have lived the same lives. been through the same training program.
Ama Sonda astronotları ve yedek mürettabat aynı şekilde yaşayıp, aynı eğitim programından geçmişlerdi.
'Those two Meta probe astronauts didn't go near that area.'
Meta Sondasının 2 astronotu o alanın yakınına bile gitmedi.
Whatever affected the probe astronauts and killed the nine men was not radiation.
Sonda astronotlarını etkileyip, dokuz adamın ölümüne sebep olan şey... radyasyon değilmiş.
I want a breakdown of training flights of the probe astronauts.
Sonda astronotlarının tüm eğitim uçuşlarının bir dökümünü istiyorum.
What's the condition of the Meta probe astronauts?
Meta Sondası astronotlarının son durumları nedir?
The probe astronauts?
Sonda astronotları?
you knew it had already affected the other astronauts in some way.
Bir şekilde, diğer astronotları ve pilotu da etkilediğini biliyordunuz.
The probe astronauts flew over there daily. as did Collins.
Sonda astronotları hergün orada uçtular... aynı Collins gibi.
I saw these, uh, ex-astronauts.
Şu... eski astronotları gördüm.
Did you know, those astronauts who've been to the moon
Biliyor musun aya gidip gelen astronotlar...
You see there's every indication that some of the astronauts have been profoundly disturbed by going out there.
Bazı astronotların oraya gitmekten son derece rahatsız olduklarını gösteren her tür belirti mevcut.
Why are you so bloody obsessed by the fucking astronauts?
Neden o koyduğumun astronotlarına bu derece takıntılısın?
Why do you go on about the astronauts?
Neden hâlâ astronotlardan bahsediyorsun?
Between Russia and America, 28 astronauts have died.
Rusya ve Amerikadan 28 astronot öldü.
Anyway, the porter said he turned it on while waiting,... because the astronauts had just gone behind the moon...
Kapıcı bekliyorken televizyonu açtığını söyledi çünkü o sırada astronotlar ayın arka yüzüne geçiyordu, merak etmiş.
Marine astronauts to launch pad.
Astronotlar fırlatma rampasına.
On the other hand, despite claims about UFOs and ancient astronauts there's no creditable evidence that Earth has been visited, now or ever.
Ayrıca UFO'lar ve kadim astronotlara dair iddiaları bir kenara bırakırsak,... Dünya'nın herhangi bir zamanda ziyaret edildiğine dair tek bir kayda değer kanıt yoktur.