Attacked traducir turco
10,141 traducción paralela
You're out on the street, you could be robbed or attacked!
Sen dışarıdasın. Soyulabilir ya da saldırılabilirsin!
We just got attacked by a Bergen.
Bir Bergen tarafından saldırıya uğradık.
I was attacked by a douche.
Duş tarafından saldırıya uğradım.
Your dog just attacked my daughter!
Köpeğin az önce kızıma saldırdı!
He was brutally attacked.
Vahşice saldırıya uğradı.
"We didn't even have plans when we attacked Iraq."
Irak'a bile saldırı planımız yoktu. " dedi.
Well, what if you were attacked?
- Peki ya biri sana saldırırsa?
I never said I was attacked sarge.
Saldırıya uğradığımı söylemedim ki Çavuş.
Because when the Japanese attacked Pearl Harbor, I took it personal.
Çünkü Japonlar Pearl Harbor'a saldırdığında bunu kişisel algıladım.
Jade creatures attacked our villages.
Yeşimden yaratıklar köylerimize saldırdı.
Kai attacked the Valley.
Kai, vadiye saldırdı.
Who would've attacked them out here in the open?
Uluorta onlara kim saldırmış olabilir?
Why haven't you attacked the city?
Neden şehre saldırmadınız?
A Roman attacked at the house of Hur.
Hur evinde Romalının biri saldırıya uğramış.
I was attacked along the way.
Yolda saldırıya uğradım.
He attacked my carriage.
Vagonuma saldırdı.
You knew we would be attacked.
Saldırıya uğrayacağımızı biliyordun.
Our ship was attacked.
Gemimiz saldırıya uğramıştı.
You've attacked us.
Bize sen saldırdın.
Why were we attacked? They were after the artifact we brought back from Teenax.
Teenax için getirdiğimiz silah parçasının peşindelermiş.
You're being attacked.
Saldırıya uğramışsın.
I'd like to report a... Yes, I've been attacked.
Bir rapor vermek isterim- - Evet, saldırıya uğradım.
- Somebody attacked one of my girls.
- Biri kızlarımdan birine saldırdı.
So far we're being attacked by this group of infected...
Şu ana kadar bu virüslü grup tarafından saldırıya uğradık...
Because he was attacked.
- Çünkü saldırıya uğradı.
No, he attacked.
Hayır, o saldırdı.
The government attacked.
Ordu saldırmış.
He killed Mike and fuckin attacked Sam!
O Mike'ı öldürdü ve Sam'e saldırdı!
This guy could be one of those fucks that attacked you... and killed Mike!
Bu adam sana saldıranlardan biri olabilir... ve Mike'ı öldürenlerden!
This is where we got attacked and this is where the plane is.
Burada saldırıya uğradık ve uçak tam da burada.
You attacked me.
Bana saldırdın.
Terrorists attacked a village of weavers in Kashmir.
Teröristler Kashmir'de dokumacıların köyüne saldırdı.
Yazaad Qureshi was attacked.
Yazaad Qureshi saldırıya uğradı.
When Panditji was attacked... what were you doing there?
Panditji saldırıya uğradığı zaman orada ne yapıyordun?
And she was the No-Maj you attacked?
Saldırdığın Büyüdışı o kadın mıydı?
We were attacked in the night while sleeping by the Nazarene's rabid disciples.
Gece uyurken, Nasıralı'nın kudurmuş havarileri tarafından saldırıya uğradık.
How many attacked you?
Kaç kişiydiler?
We were attacked in the night while sleeping by the rabid disciples.
Gece uyurken, kudurmuş havariler tarafından saldırıya uğradık.
Two hundred heavily armed separatists from the National Liberation Front attacked the city of Zamboanga.
Ulusal Kurtuluş Cephesi'nin 200 ağır silahlı ayrılıkçı üyesi şehre saldırırken...
We were attacked by a Dominion war squad.
Biz Dominion bir birim tarafından saldırıya uğradı.
Erik Lehnsherr, attacked the President... and the Cabinet on the lawn of the White House.
Erik Lehnsherr, Beyaz Saray'ın bahçesinde... Başkan'a ve kabine üyelerine saldırdı.
he attacked me with a knife.
Ve ayrıca bir bıçak ile bana saldırdı.
It wasn't meant to be real. But then Frank got drunk and attacked me.
Gerçekten yapması gerekmiyordu ama Frank sarhoş olup bana saldırdı.
You attacked me in that tunnel, because I saw her with you.
O tünelde bana saldırdın çünkü seni onunla birlikte gördüm.
He just attacked him.
Adama saldırdı.
The guy who attacked you?
- Tecavüzcünden mi?
The Lycans attacked the fortress of Var Dohr.
Lycanlar, Var Dohr kalesine saldırdılar.
An Imperial facility openly attacked.
Bir İmparatorluk tesisi göz göre saldırıya uğradı.
She said something attacked her.
Ona bir şey saldırdı dedi.
It attacked me last night.
Dün gece bana saldırdı.
It attacked you.
Sana saldırdı.