Aunty traducir turco
1,085 traducción paralela
Aunty Bita!
Bita Teyze!
No, I'm aunty.
Hayır, ben yengeyim.
Actually, by mistake I got your cake, aunty.
Aslında, yanlışlıkla pastanızı aldım, yenge.
Aunty, get my clothes out quickly. I want to go there. Look, I'll phone the doctor and tell him this girl won't listen to me.
Dinle, doktoru arayıp bu kızın söz dinlemediğini söyleyeceğim.
Let aunty see your tongue now. - Go on.
Ağzını aç da teyze diline baksın.
Aunty-ji, you're looking more beautiful every time I see you.
Yengeciğim, seni ne zaman görsem daha da bir güzelleşmiş oluyorsun.
- Aunty-ji, no problem!
- Yengeciğim, hiç sorun değil.
Jenny aunty is going out with you.
Jenny teyzeyle mi çıkıyorsun.
Jung, take these sausages to Aunty Nee in Bangkok as usual, will you?
Jung, bu sosisleri her zamanki gibi Bangkok'taki Nee teyzene götürürsün, değil mi?
YOUR AUNTY EM IS BEING GROSS.
Em teyzen kabalaşıyor.
But aunty...
Ama hala...
Alright aunty.
Tamam hala.
- This won't do... Yes, Aunty... he just doesn't take care of himself.
- bu olmayacak... evet, hala... kendine bakmıyor.
Chandu's uncle fed Chandu's aunty on a moonlit night in Chandni Chowk in a silver spoon, some Chatni... Say it fast.
Chandu'nun amcası Chandni Chowk'da ay ışığında Chandu'nun teyzesini besliyor gümüş kaşıkla... hızlı söyle.
Do you know my Aunty?
teyzemi tanıyor musun?
- Aunty! Can I speak?
- hala, konuşabilirmiyim?
Chandu's uncle fed Chandu's aunty on a moonlit night in
Chandu'nun amcası Chandu'nun teyzesini gece ay ışığında
Chandu's uncle fed Chandu's aunty on a moonlit night in Chandni Chowk... in a silver spoon, some Chatni... some chatni.
Chandu'nun amcası Chandu'nun teyzesini Chandni Chowk da gece yarısı ay ışığında... gümüş kaşıkta biraz Chatni ile besledi. biraz Chatni.
Oh stop it Aunty.
ah kes şunu hala.
Really, Aunty... Sometimes I wish we were living in India.
gerçekten mi hala... bazen keşke Hindistan da yaşasaydık diyorum.
Still... It's not the same, Aunty...
yine de... aynı şey değil hala...
Look at this, Aunty, They give the front seats to the shining white army and seat us behind.
şuna bak hala, beyazlar ordusuna önleri veriyor ve bizi arkalara oturtuyorlar.
No... Aunty, Where is that silly principle?
hayır.... hala, bu aptal müdür nerede?
No, Aunty!
Hayır, Teyze!
Aunty, I'll go see - mother, I'll go
Teyze, ben gidip bakayım - anne bakın, ben gideceğim
- I'm fine, Aunty
Ben... İyiyim, teyzecim.
We'll see how much Valium Aunty Sookie can lend me.
Bakalım Sookie bana ne kadar borç verebilecek.
Aunty, I do want to be your daughter-in-law... but I can't marry your son. Because he's a liar
Teyze, ben gelinin olmak istiyorum ama... oğlunuzla evlenemem çünkü o bir yalancı.
You look like my aunty!
Aynı halama benziyorsun.
Your aunty?
Teyzen mi?
Aunty, I'll show you to your room, Since you're in London for the first time, we're giving you our special honeymoon suite
Yolculuk yordu beni. Teyze, odanı göstereyim. Bu senin Londra'ya ilk gelişin.
Aunty thinks they are despicable :
Teyzem onların birer rezalet olduklarını düşünüyor :
Don't worry, Aunty
Merak etme teyze.
Excuse me aunty!
Afedersin Teyze!
Absolutely aunty. So far we haven't fixed a date...
Kesinlikle teyze Şu ana kadar bir tarih belli değil.
What can I do, aunty?
Teyze neyapabilirim?
Did you weigh your profits and losses when you eloped with aunty?
Yengenle kaçtığın zaman kayıplarını ve artılarını tarttın mı?
Pushy Aunty?
Pushy teyzeye
Aunty... she'll ask for the rent. Leave me, you shameless!
Teyze... kira için soracak Bırak beni, utanmaz
Why don't you go and take the recipe from Aunty this evening?
Neden gitmezsin ve yengenden tarifi almıyorsun?
So, aunty, would you care for a dance?
Teyze, dans etmek ister misin?
Oh forget it aunty. It's just one guy...
Ahh, teyzecim. sadece bir adam.
" Hey, aunty!
- Hey, teyze!
Ayla, you aunty...
Ayla, sen de hala.
Hello aunty!
Merhaba yenge!
- In her room, Aunty
- Odasın da, yenge.
Aunty!
Yengem!
- Bye aunty - Bye
- hoşça kal yenge. - hoşça kal.
Hello Aunty!
Merhaba yenge!
Sweetheart, don't call me aunty.
Tatlım, bana teyze deme.
But Ajay, I must find out if it's okay with Uncle and Aunty.
Ben de seninle geçirmek istiyorum. Fakat Anjay, yengem ve amcamdan izin almalıyım.