Avocado traducir turco
271 traducción paralela
And some weenies for his dog and an avocado for him.
Ve köpeği için sosis, onun için de bir avokado.
Look at what a delicious avocado.
Bakın ne tatlı avokado.
How about some avocado?
Avokadoya ne dersin?
There's an enzyme in avocado that's incompatible with your blood chemistry.
Avokadoda kan kimyana uyumsuz bir enzim var.
A Bombay Avocado Delight.
Bir Bombay avokado lokumu.
Do you really think that eating this avocado will make you spoiled and weak?
Gerçekten şu avakadoyu yemenin seni şımarık ve zayıf yapacağını mı sanıyorsun?
What kind of cause is that, one that doesn't let you eat an avocado?
Bu ne çeşit bir dava ki seni avakado yemekten mahrum bırakıyor?
I offer you half of my precious avocado and you throw it back in my face.
Sana çok kıymetli avakadomun yarısını ikram ediyorum, ve sen onu benim yüzüme fırlatıyorsun.
You ever make it with an avocado?
Hiç bir avokadoyla yaptın mı?
We talked once about an avocado ranch about buying a house with a barbecue in the back.
Bir ara avokado çiftliği kurmayı... arkada mangalı olan bir ev satın almayı düşünmüştük.
I've been thinking about that avocado ranch we talked about.
Konuştuğumuz o avokado çiftliğini düşünüyordum.
Our colours are peach, lime, cherry, mocha, almond and avocado.
Renklerimiz, şeftali, ıhlamur, kiraz, moka, badem ve avokadodur.
The creature took a bite of that avocado, see?
O yaratık bu avokadoyu ısırdı, gördünüz mü?
Bill, you said that about the avocado monologue in "King Lear", and the tap dance at the end of "Othello".
Bill, "Kral Lear" daki avokado monoluğu için de böyle demiştin. "Otello" nun sonundaki step dansı için de...
I used to be on an avocado diet before I found out they were fattening.
Şişmanlattığını öğrenmeden önce avakado diyeti yapıyordum.
You reek of avocado.
Leş gibi avokado kokuyorsun.
Potato, tomato, avocado, pint of ice cream and steak.
Patates, soğan, avakado. Büyük bir kutu dondurma ve biftek.
"Aloe, lemon, avocado."
"Aloe, limon, avokado."
Avocado?
Avokado?
I don't know how to pick out an avocado.
Avokado nasıl seçilir bilmiyorum.
An avocado.
Bir avokado.
Um, "do you have an avocado?"
"Avokado var mı sende?"
Is that the one with avocado and shrimp?
Avokado ve karides'li olan mıydı?
Comes in beige, Classic white, Avocado... - aah!
.. Bej, klasik beyaz, avokado yeşili...
Um, "do you have an avocado?"
Um, "avokado var mı sende?"
It's an avocado, Jefferson.
Avokado bu Jefferson
Then get me an avocado, an ice pick and my snorkel.
O zaman bana bir avakado, buz kıracağı ve şnorkelimi getirin.
I know he's a vegetarian, so I just whipped up... a lettuce, tomato and avocado sandwich.
Vejetaryen olduğunu biliyorum, ben de o yüzden marullu, domatesli ve avokadolu sandviç yapıverdim.
It tastes if some one with a bad chest cold as taken two spoonfuls of benilin to loosen the phlegm and then, cough allover on an avocado.
Tadı sanki, biri çok kötü ciğerini üşütmüş balgam sökmek için iki kaşık dolusu öksürük şurubu almış, sonra da, avokadonun üzerine öksürmüş gibi.
Garnish it with far of a and a sliced avocado.
Bir dilim avokado ile süsleyin.
- Getting rid of the avocado.
- Avokadodan kurtuluyorum.
Since when do you not like avocado?
Ne zamandan beri avokadoyu sevmez oldun?
What is this? 'And you said,'Avocado.'
Bu ne? "diye sorduğumda senin" Avokado " dediğin günden beri.
I'll have a chicken avocado wrap, no dressing.
Tavuklu avokado sandviçi, sossuz. Bir de kola.
Avocado.
Avokado.
Yours is with mayo and avocado.
Senin ki avakado ve kivili.
Sima, one with avocado.
- Sima, bir tane avakadolu.
Absolutely. We can raid the fridge, we can make a nice avocado-mango facemask.
Dolabı yağmalayıp avokado ve mangoyla yüz maskesi yaparız.
"Where did that avocado come from?"
"Bu avokado nereden geldi?"
Where did that avocado come from?
Bu avokado nereden geldi?
Just try to avoid the avocado tree'cause we eat those.
Ama avakado ağacına işeme. Meyvelerini yiyoruz.
That's avocado mud mask.
O avokadolu çamur maskesi.
One of my favourite films of yours of all time has got to be Devil " s Avocado.
Sizin bütün zamanların en iyisi olduğunu düşündüğüm filminiz Şeytanın Avokadosu.
And a harvest gold. And an avocado.
Hasat sarısı, bir de avokado rengi var.
Give me three of the brown and an avocado.
Kahverengi olandan 3 tane, avokadodan da 1 tane istiyorum.
Avocado soup with awapuhi oil, bluefin tuna with Awapuhi and jalapeno sashimi.
Aawapuhi yağlı avokado çorbası, Awapuhili büyük ton balığı ve hint biberli sashimi.
An avocado.
Avokado.
Hey, have you ever seen an African avocado?
Hiç Afrika avokadosu gördün mü?
More like Humphrey Avocado.
Daha çok Humphrey Avokado gibiyim.
Avocado?
Avokado mu?
Avocado.
Avokadom.