Backwards traducir turco
3,389 traducción paralela
I can hear clocks all over the world running backwards.
Tüm dünyada ters şekilde çalışan saatleri duyabiliyorum.
People bend over backwards to cater to him.
İnsanlar ona hizmet için geriye doğru eğiliyor.
People bend over backwards to cater to him.
İnsanlar ona hizmet etmek için geriye doğru eğiliyor.
I can recite the constitution forwards, backwards, and sideways'cause I read it once when I was seven.
Anayasayı tersten, düzden, yandan ezbere okuyabilirim çünkü yedi yaşındayken bir kere okumuştum.
You can't move forward while you're looking backwards.
Geriye bakarken ilerlemek için yol alamazsın.
if my dog had a face like yours, I'd shave its ass and teach it to walk backwards.
Düşündüm de, köpeğimin senin gibi çirkin bir suratı olsa kıçını traş eder ve ona gerisin geri yürümeyi öğretirdim.
Something that reads the same backwards or forwards. - Words like "madam" or "boob."
Baştan da sondan da aynı şekilde okunan sözcükler. "Madam" ya da "Kabak" gibi.
And second of all, you're looking at the man who bent over backwards to spring that punk brother of yours, so before you come down here to my place of employment and tell me how to do my job, why don't you get off your ass and start doing yours?
İkincisi, şu anda senin o punk kardeşini kurtarmak için uğraşan adama bakıyorsun, o yüzden, iş yerime gelip, bana işimi nasıl yapacağımı söylemeden önce, neden kıçını kaldırıp kendi işini yapmıyorsun?
I had the song backwards.
Şarkı çağrışım yapıyor.
The Sanguinistas want to turn the clock backwards want to murder with impunity.
Sanguinist'ler saati tersine çevirip ceza almadan cinayet işlemeye devam etmek istiyorlar.
" without rolling backwards.
" ileri gitmek.
Helen, I will literally bend over backwards to get you out of this hellhole.
Helen, bu cehennem deliğinden çıkman için resmen var gücümle çalışacağım.
I will LITERALLY bend over backwards to get you out of this hell hole.
Seni bu cehennem deliğinden çıkarmak için resmen var gücümle uğraşacağım.
You know, a backwards baseball cap really youngs me down.
Beyzbol şapkasını ters takınca çok genç görünüyorum.
Doesn't make sense to go backwards.
Geri dönmek pek mantıklı gelmiyor.
Damn, all backwards.
Siktir, herkes geri çekilsin.
One idiot lies about his sex life, the other dumbbell has a Ferrari "in the shop" for years, and moron number three is a Hollywood stunt car driver who gets sick when he rides backwards in the golf cart.
Bir andaval cinsel hayatı hakkında yalan söyler diğer dangalağın Ferrari'si senelerdir "tamirde" dir ve üç numaralı şavalağın da, gösteri sürücüsü olmasına rağmen golf arabasında geri geri gidince midesi bulanır.
I think we may have gotten this backwards, Finch.
Tüm her şeyi ters anladık, Finch.
I'm going to say, "Forwards," and you go forwards, I'm going say, "Backwards..." Forwards, backwards, and away.
"İleri" dediğimde ileri gideceksiniz "geri" dediğimde geri gelip yola devam edeceksiniz.
Forwards, backwards, forwards and away, or backwards, forwards, backwards?
İleri, geri, ileri ve devam et mi yoksa geri, ileri, geri mi?
No, it's forwards, you land forwards, backwards, forwards, backwards, then drive away.
Hayır, ileri, indiğinizde ileri, geri ileri, geri ve sonra devam et.
I thought there had to be another backwards.
Orada başka bir geri daha var sandım.
When we're ready, I'm gonna count backwards from three, and then you jump.
Hazır olduğumuz zaman üçten geriye doğru sayacağım.
- I think you got that backwards.
- Sanırım karıştırdın. - Hayır karıştırmadım.
Well, I've heard of God telling someone to kill, or the devil on a record played backwards, but'a movie made me crazy'? That's a new one.
Pekala, Tanrının öldürmek için emir verdiğini, yada şeytanın arka planda oynadığını duymuştum, fakat'Bir film beni çıldırttı'?
A word or phrase spelled exactly the same backwards or forwards.
Tersten de aynı şekilde okunabilen kelime veya cümle.
Shirt's on backwards, asshole.
Üstünü ters giymişsin, geri zekâlı.
But what we all have to do is waste our time taking you backwards and forwards to the cell.
Ama tek yapmamız gereken zamanımızı boşa harcayıp seni geri götürüp, hücreye atmak.
I've got the info down backwards, forwards, and doggy-style.
Benim ileri, geri ve doggy, şekilleriyle çok bilgim var.
Your skirt's on backwards.
Eteğin ters dönmüş.
You've got it backwards.
Geri tepecek.
T.K. does not move sideways, slantways, or backwards for anybody.
TK kimse için yana çekilmez. TK kimse için geri basmaz.
Sometimes we need to go backwards before we can go forwards.
Bazen ilerlemek için geriye gitmemiz gerekir.
Don't you have that backwards?
O sen olmayasın? Archer, yapma!
I'll see ya if I'm running backwards.
Geriye doğru koştuğumda seni görürüm.
Its contents are like a clockwork backwards from the time of death, but you must hurry.
İçerikleri, saat mekanizmasının geri işlemesi gibi ölüm zamanından öncesini anlatır, ama acele etmelisiniz.
I may be the girl who sleepwalks naked and writes backwards on the chalkboard, but at least I'm not one of those desperate
Çıplak bir şekilde uyurgezer olarak dolaşmış ve kara tahtaya tersten yazılar yazmış olabilirim.
I can hear clocks all over the world running backwards.
Dünyadaki tersine çalışan tüm saatleri duyabiliyorum.
I can even practice the routine backwards
Hatta eskileri bile tekrar ediyorum.
Don't try to count backwards.
Saymaya çalışma.
Your thesis that the Higgs boson is a black hole accelerating backwards through time is fascinating.
Higgs bozonunun, zamanda ters yönde ivmelenen bir kara delik olduğu tezin muhteşem.
You can go backwards.
Geri geri geçin.
She said, "Girl... you cannot move backwards in a relationship."
Dedi ki ; "Kızım bir ilişkide geriye doğru gidemezsin."
It's on backwards.
Arkaya doğru.
Is it on backwards?
Arkaya doğru.
We are moving backwards.
Biz arka tarafa dolaşacağız.
Here he was going backwards.
Buradan arka tarafa doğru gitmiş.
We figured out that his name spelled backwards was Jar, and mine spelled backwards was Mail.
Onun adının tersten okunuşunun ; 'kavanoz', benimkinin de'posta'olduğunu farketmiştik.
You knucklehead, you've got your pajamas backwards.
Seni aptal pijamalarını ters giymişsin.
Now, he was reciting the alphabet backwards.
Alfabeyi geriye doğru ezbere okuyordu.
She will take us backwards.
Senatör Walsh seçilirse karşılaşacağımız şey bu.