Bad joke traducir turco
347 traducción paralela
It was a bad joke.
Kötü bir şakaydı.
A very bad joke.
Çok kötü bir şaka.
Jane make bad joke.
Jane kötü şaka yapıyor.
I was just making a bad joke.
- Elbette. Kötü bir şaka yapıyordum sadece.
It's a bad joke, Baron.
O kötü bir şaka, Baron.
It was just a bad joke.
Berbat bir espri yaptım sadece.
I'm sorry Jeff, that was a bad joke.
Özür dilerim Jeff, kötü bir şakaydı.
You make the bad joke home where I can't hear it.
Kötü şakalarını eve sakla. Eve git.
Bad joke.
Kötü şaka.
Maybe this whole thing is a bad joke.
Belki de bu pis bir şakadır.
That's a very bad joke.
Çok kötü bir şaka, eski dostum!
It's just a bad joke.
Hem de kötü bir mizah.
So I say to him, "Listen... if this is a joke, it's sick. A pretty bad joke."
Ben de ona, "Bana bak eğer bu bir şakaysa, çok iğrenç, kötü bir şakaydı" dedim.
My fiancée found my name a bad joke
# Nişanlım ismimi Kötü bir şaka olarak gördü #
Man can't even take a bad joke.
Bu adam şaka kaldıramıyor.
It turned out a bad joke.
Kötü bir şaka oldu.
Yes, a bad joke.
Evet, kötü bir şaka.
Maybe it was a bad joke.
Belki kötü bir şakaydı.
It was just a bad joke.
Sadece kötü bir şakaydı.
That's a bad joke.
Kötü espri, tamam!
You see, this information was a bad joke.
Anlaşılan bu ihbar da pis bir şakaymış.
This might come as a bad joke, but I fell in love with her.
Sana komik gelebilir ama ben ona aşık oldum.
Now, look, I don't know who you are, but this is a very bad joke.
Bakın, kim olduğunuzu bilmiyorum ancak bu çok kötü bir şaka.
Cooperdick, you're a bad joke.
Cooperdick, şaka gibisin.
Bad joke.
Kötü bir saka. '
I made a bad joke.
Kötü bir saka yaptim.
Do you suspect me because 3 years ago Honkanen killed my fiancee - while he was driving drunk and got off with a bad joke in court?
3 yıl önce içkili araba kullanırken nişanlımı öldürdüğü ve - elini kolunu sallaya sallaya dışarıya çıktığı için beni mi suçlu olarak görüyorsunuz?
A bad joke.
Kötü espriydi.
Is this a bad joke?
Bu çirkin şaka da ne böyle?
It was a bad joke.
Kötü bir şaka.
It was a bad joke, an ugly joke.
Kötü bir şakaydı, çirkin bir şaka.
It's a bad joke.
Acıklı bir komedi.
This is a bad joke.
Bu kötü bir şaka olmalı.
A bad joke! Say!
Kötü bir şaka de!
- Forget it. It's just a bad joke.
Kötü bir şakaydı sadece.
A bad joke.
Kötü bir espriydi.
A very small, bad joke.
Çok küçük ve kötü bir şaka.
Yes I quite recognize that I'm under obligations to you Mr. Holmes, but this either a very bad joke or an insult.
Size karşı yükümlülük altında olduğumun oldukça farkındayım Bay Holmes ancak bu ya kötü bir şaka ya da bir aşağılama olmalı.
That's not a bad ending for a practical joke, is it?
Fena sonuçlanmadı ha?
- It's in bad taste, but it's a joke?
- Kötü bir şaka? - Hayır.
When your partner comes out, tell him it was just a bad Halloween joke.
Ortağınız çıkınca ona sadece kötü bir Cadılar Bayramı şakasıymış deyin.
If this is another joke, I want to tell you I regard it in extremely bad taste.
Bu da bir şakaysa... - Hiç komik değil.
The joke isn't bad...
Şaka da bir yere kadar.
That's a bad joke.
Öncelik sahibi...
Now, that's a bad italian joke.
Bilmen gerek. Senin asıl memleketin orası, değil mi?
As the first hours would go to be dominated by the mines, more than half million, placed for the Germans, the offensive one had the code name "Foot-Light Operation", a joke of bad taste.
Çünkü savaşın ilk saatlerinde Almanlarca döşenen yarım milyona yakın mayın belirleyici olacaktı. Saldırıya Çevik Operasyonu adı verildi. İcra ediliş şekliyle oldukça uyumlu bir isimdi (!
Erdogan is my friend, he likes to joke. He doesn't mean anything bad.
Arkadaşımdır Erdoğan, şakacıdır kötü bir niyeti yoktur.
I think a joke is in bad taste at a time like this, Claude.
Şakanın sırası değil, Claude.
Belloby... if this is some kind of a joke, it's a bad one.
Belloby bu bir tür şakaysa hiç komik değil.
" Dear Mom and Dad, you know that joke about how hard it is to tell the good guys from the bad guys over here?
"Sevgili anne ve baba," "buradaki iyi adamlar ve kötü adamlar hakkında.." "şaka yapmanın ne kadar zor olduğunu biliyor musunuz?"
last supper huh sorry... bad joke it's just a laugh riot around here this all looks really good yeah it's to bad your leaving we never eat like this that's not true I cook all the time
Son yemek desenize. Affedersiniz. Kötü bir şakaydı.