English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ B ] / Badass

Badass traducir turco

1,413 traducción paralela
- This is badass.
- Çılgın bir şey bu.
Badass.
Zorlusun.
That was so badass, baby.
Bu çok sertti bebeğim.
Hey, being a badass has not been working out so good.
Baş belası olmak pek işe yaramıyor.
You looked like a badass until you clocked yourself in the face.
Yüzüne vurana kadar tam bir baş belası görünüyordun.
You're the badass that made that happen.
Bunun olmasını sağlayan savaşçı kişi sensin.
She is so badass!
O çok haşin.
It makes you feel powerful. Like you've just gone from a 98-pound weakling to a badass overnight.
Kendini güçlü hissettiriyor 45 kiloluk bir cılızdan bir kabadayıya dönüşüyorsun.
Give you one last story to tell your Harvard buddies about your week slumming it with the badass P.I.
Al sana kaçık bir dedektifle yaşadığın bir haftayı Harvard'lı arkadaşlarına anlayabileceğin hikâye.
Don't you dare - that name's badass.
Sakın ha! İsim çok sıkı.
He almost bought that jacket you wear because you look so badass in it.
Neredeyse aldı Bu ceket giyersiniz çünkü Bunu içinde badass bakmak.
It's just a big, badass bug.
Sadece büyük, kötü bir böcek.
Thought you would be into someone more badass.
Daha sert biriyle takılmayı bir düşün.
From one badass to another, never leave valuable stuff in a room that doesn't have a door.
Bir başbelasından diğerine : Asla kapısı olmayan bir odada değerli şeyler bırakma.
You think that you are so badass cause you lived.
Hayatta kaldığın için çok çetin ceviz olduğunu mu sanıyorsun.
So that's the opposite of badass, for whatever it's worth.
Yani bu çetin ceviz olmanın tam tersi bir durum bir anlamı varsa...
I'm kind of a badass.
I'm kind of a badass.
My father was the most badass dude in this damn town.
Babam bu lanet kasabadaki en belalı herifti.
A fuckin'badass like my father.
Babam gibi bir kabadayı.
He was a true badass gangster.
Gerçek bir belalı gangsterdi.
- A real badass.
- Gerçek bir belalı.
But they fucked themselves over because my guys are the most badass motherfuckers around.
Ama kendi kendilerini mahvettiler çünkü benim adamlarım çevredeki en belalı herifler.
If you want a badass assistant, I'll be at your service.
Belalı bir yardımcı istersen hizmetindeyim.
If Don Jose is going to declare war on his brother. Who here is the most badass motherfucker with guns?
Don Jose, kardeşine savaş ilan ederse silahlarla arası en iyi olan herif kim?
Susan talks about what a badass Mike is...
Susan Mike'ın ne kadar azılı biri olduğundan...
Badass.
Yakıyorsun!
I just been walking around in Kenny's shoes for so long now that I'm starting to become exactly like him which is awesome and super badass.
Kenny'nin etrafında fazlaca dolaştığımdan onun gibi biri olmaya başladım ki bu harika bir şey.
Maybe it's something in our blood that we can just get hard from riding fucking badass, you know, terrain vehicles and watercrafts.
Kanımızda vardır belki de. Binek araçları üzerinde azıyoruz falan arazi ve su araçlarında.
Whoo, how badass is this?
Ne bombaymış bu!
And that picture is badass.
Resim de taşaklı olmuş.
I am known for my badass Halloween candy.
Muhteşem cadılar bayramı şekerlerimle tanınırım.
You wanna get your own face on one of these badass posters?
Bu agresif bakışlı posterlerden birini yüzünüze takmak mı istiyorsunuz?
Virginia's so badass.
Virginia çok sıkı karı.
He gets to drive the badass new Mercedes SLS AMG.
Sert çocuk yeni Mercedes SLS AMG'yi kullanıyor.
This is what makes this truck badass.
İşte kamyoneti sert çocuk yapan da budur.
Our guest today is a true American badass.
Bugünkü konuğumuz gerçek bir Amerikan sert çocuk.
"Bosco's a badass, out collecting scalps."
"Bosco kötü kalplidir, kafatası toplayıcısıdır" derlerdi.
No, it's... badass.
Hayır, kötümsü.
And we roll up in the most evil-looking, rumbling, badass, flame-throwing muscle car.
Ve şuana kadar ki en şeytani görünümlü gürültülü, saldırgan ateş püskürten sağlam bir arabayla çıkageliyoruz.
Fucking badass.
Lanet olası serseri.
Your car is really badass, dude. Yeah.
Araban gerçekten de havalı, dostum.
Even I got to admit you look pretty badass.
Tehditkar göründüğünü ben bile kabul etmek zorundayım.
You're a badass motherfucker.
En ketum orospu çocuğusun sen be.
Yeah, you be Big Billy Badass.
Evet, Sen Büyük Billy Badass oluyorsun.
So, it doesn't matter if you're a badass motherfucker on the run, because you think you're better than everyone else, and somehow entitled to do what you gotta do.
Kaçmakta olan bir orospu çocuğu olmanız önemli değildir çünkü herkesten iyi olduğunuzu düşünüyorsunuz ve bir şekilde istediğinizi yapmaya yetkilisinizdir.
Because, you see, badass motherfuckers are never fast enough.
Çünkü, görüyorsunuz, orospu çocukları asla yeterince hızlı değillerdir.
This is badass.
Burası hiç fena değilmiş.
They made a cool noise, they harnessed real power and they made you feel like a badass because you got to be the one right there behind the wheel of it, right?
İnanılmaz bir ses çıkarıyorlar, gerçek güçle donatılmışlar. Serseri biri gibi hissetmeni sağlıyorlar direksiyonun arkasındaki o serseri adam olmalısın değil mi?
You're a fucking badass, bro.
Sen azılı bir adamsın.
I'm a bit of a badass.
Belalı bir tipim ben.
- How fucking badass is he?
Çok havalı biri, değil mi?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]