Barosky traducir turco
44 traducción paralela
But if we decide to head to the docks, we got to make it good with Barosky.
Şimdi limana gideceksek, önce Barosky'yle görüşmeliyiz.
- Charlie Barosky.
- Charlie Barosky.
Barosky set up a meet with this, uh, Colette, eh?
Barosky şu Colette denen kadınla buluşmayı ayarladı.
His shop in about an hour.
Bir saate Barosky'nin dükkanında.
One of Barosky's guys picked her up a few minutes ago.
Barosky'nin adamlarından beri birkaç dakika önce geldi aldı.
Show Mr. Barosky out.
Bay Barosky'yi uğurlayıver.
DA pressed Barosky about the hit-and-run this morning.
Bölge savcısı bu sabah ki vur-kaç yüzünden Barosky'ye baskı yapmış.
Barosky feeds it to the cops, puts this guy out of commission we keep our relationships intact.
Barosky polise bilgiyi verir. Herifi tutuklarlar. - Bizim de ilişkimiz bozulmamış olur.
All right, Barosky's gonna feed the intel to the DA.
Barosky bilgiyi bölge savcısına verecek.
It's Barosky.
Barosky arıyor.
We need to catch up before Barosky comes over here and ruins our day.
Barosky gelip, günü mahvetmeden gelişmeleri konuşmalıyız.
Charlie Barosky, Stockton P.D., detective first class.
Charlie Barosky. Stockton Polis Teşkilatı, emekli detektif.
I got to go to Diosa, meet Colette and Barosky.
Diosa'ya gidip, Colette ve Barosky ile görüşmem lazım.
I talked to Barosky.
Barosky'yi aradım.
Bumped into an ex-cop, Barosky.
Barosky adında emekli bir polise rastladım.
Charlie Barosky's a product of every slimy loophole in our criminal justice system.
Charlie Barosky, ceza hukuku sistemimizin kaypak hukuki açıklarının ürünü.
Call Barosky, see if he can pull an address.
Barosky'yi ara, bakalım bir adres bulabiliyor mu.
Maybe Barosky can help.
Belki Barosky'nin yardımı olur.
Hey, you all know that anything moves out of Stockton Port, it's got to go through Barosky.
Stockton limanından çıkan herşey Barosky'den geçer. Bunu biliyorsunuz.
But Barosky, he's like all those dirty cops- - careless and greedy.
Barosky de diğer bütün kirli polisler gibi dikkatsiz ve açgözlü.
For better or worse, I got a relationship with Barosky.
Barosky ile iyi yada kötü bir ilişkimiz var.
Charlie Barosky. Ex-cop, runs the port.
Charlie Barosky eski polis, liman onun elinde.
That's what they pay Barosky for.
- Barosky'ye bunun için para veriyorlar.
Barosky called while all this shit was going down.
Barosky aradı. Bu olay olurken, rıhtımda sorun olmuş.
It was Barosky.
- Barosky'miş.
You should call Barosky, tell him we need some storage for the hardware.
Barosky'yi ara, çalıntı mallar için depoya ihtiyacımız olduğunu söyle.
And Barosky's guys have been around, checking out the guns. But that's about it.
Barosky'nin adamları gelip, silahları kontrol etti ama hepsi bu kadar.
Charlie Barosky's?
Charlie Barosky'den mi?
- Someone should tell - Barosky.
Biri Barosky'ye söylemeli.
- And Barosky.
- Ve Barosky.
Have him meet us at Barosky's.
Barosky'nin yerine gelsin.
- Handle this. Meet us at Barosky's.
İlgilen ve sonra Barosky'nin yerine gel.
Real cops are on the way. I'll tell Barosky's guy.
- Barosky'nin adamlarına söylerim.
- Please, Jackie, don't. - Barosky's guys - will cover for us.
- Barosky'nin adamları bizi idare eder.
And what about Barosky?
Barosky ne olacak?
And Barosky had so much to lose by betraying us, it didn't make sense.
Barosky bize ihanet ederse, o kadar büyük kaybı olacaktı ki, mantıklı gelmemişti.
It was Charlie Barosky.
Charlie Barosky.
It was Barosky.
Barosky'ymiş.
It was Barosky.
- Barosky'ymiş.
Tell him about Barosky.
Barosky'yi söyle.
Look, man, I don't want this news about Barosky hitting the street.
Bak, Barosky'yle ilgili bilginin sokaklara yayılmasını istemiyorum.
Barosky's cops.
- Barosky'nin polisleri.
Okay, I put Barosky on notice.
Barosky'yi uyardım.