Bedtime traducir turco
1,653 traducción paralela
Just don't keep them up past 10 : 00 and remember to read them a bedtime story before tucking them in for the night.
Onları saat 10'dan geçe bırakmayın. Yatırıp üstlerini örterken masal okumayı da unutmayın.
Last night, um... bedtime?
Dün gece, yatmadan önce.
Last night, when we talked at bedtime she was scared.
Dün gece, yatmadan önce konuştuğumuzda korkuyor gibiydi.
Bedtime story, about you.
Uyku öncesi, senin hakkında bir hikaye olsun.
Every time we go to taipei to visit my family he gets compliments on his accent. Oh, honey, it's almost serena's bedtime.
Taipei'deki ailemi her ziyaretimizde aksanı iltifat topluyor.
PIN! IT'S MY KIDS'BEDTIME.
- Çocukların yatma vakti geldi.
Except come bedtime, the second I close my eyes, there they are... acting like they're dying to tell me something.
Uyku zamanı hariç, gözümü kapadığım an ordalar sanki bana bir şey söylemek için kıvranıyorlar.
Maybe this isn't the best bedtime reading.
Belki de bunlar uyumadan önce okumak için ideal bir seçim değildir.
- Bedtime hours.
- Yatma saatleri.
Bedtime.
Yatma vakti geldi.
[Earl Narrating] By bedtime, we were exhausted... but mostly, we were proud.
Yatma zamanı geldiğinde, hepmiz çok bitkindik. Ama çoğumuz, onurluyduk.
Oh, bedtime.
Uyku vakti.
Bedtime.
- Uyku vakti.
Bedtime!
Yatma zamanı! Gel!
It's bedtime.
Yatma vakti.
- -Come on, Sam, it's bedtime.
- Hadi Sam, yatma zamanı.
Only a song, no story - - it's way past your bedtime.
Sadece bir şarkı... masal yok. Uyku saatinizi çoktan aştınız.
Maybe I should go over to Matt Saracen's house and make him some Omaltine, read him a bedtime story.
Belki de Matt Saracen'ın evine gidip ona kakaolu süt hazırlamalı ve yatmadan önce bir hikaye okumalıyım.
Isn't it past your bedtime, Lyla?
Senin yatma vaktin geçmedi mi, Lyla?
What is that, bedtime reading - - "the story of the knocked-up cheerleader"?
O neydi öyle? Yatak ucu kitabın "Telaşlanmış Ponpon Kız'ın Hikayesi" mı?
NO, I dOn, t Like staying up Past my bedtime.
Yatakta geçirdiğim süreden fazlasına gerek yok.
It's way past your bedtime.
Yatma saatin çoktan geçti.
Oh, come on, all kids have their bedtime rituals to put them to sleep.
Yapma ama. Tüm çocuklaın uyku öncesi benzer âdetleri vardır.
As I recall, in junior high, you had your own bedtime ritual.
Hatırladığım kadarıyla senin de ortaokuldayken kendince.. ... âdetlerin vardı.
My first memory is of Dad reading me a bedtime story up there.
Hatırladığım ilk şey, babamın orada bana uyku öyküleri okuması.
It's almost bedtime.
Yatma zamanı.
Will you tell us a bedtime story?
Bize bir masal anlatır mısın? Evet.
It's bedtime.
- Yatma zamanı.
It's almost bedtime!
Neredeyse yatma zamanı!
And you pretend it's bedtime and stay super still, okay?
Sen de yatma zamanıymış gibi davranırsın, ve hiç kımıldamadan durursun tamam mı?
[Earl Narrating] All that talk about monkeys at bedtime made me think of Randy.
Yatma vakti, maymunlar hakkında konuşulanlar, bana Randy'i düşündürdü.
That's interesting bedtime reading.
Yatarken okumak için ilginç bir kitap.
Bedtime.
Haydi bakalım.
Isn't it past your bedtime?
Senin yatma zamanın geçmedi mi?
Even staying up way past bedtime to spend time with a new friend.
Uyumak yerine vaktini yeni bir arkadaşla geçirmek.
Yes, we will be requiring a bedtime story.
Evet yatmadan önce masal dinlemek istiyoruz.
Then it got sanitized over the years, Turned into Disney flicks and bedtime stories.
Yıllar geçtikçe bu uysallaştırılmış ve Disney'in yatma vakti hikayelerine dönüşmüş.
Bedtime at the longborough school for boys was a time for dreams - - dreams filled with the bliss that came from a happy childhood.
Şehreuzak Erkek Mektebi'ndeki yatma zamanı, hayal kurma zamanıydı. Mutlu bir çocukluktan kalma saadet dolu hayaller.
What do you suggest we do, wipe his nose and read him a bedtime story?
Ne yapsaydık yani, burnunu silip ona kitap mı okusaydık?
A bedtime story or a bullet to the head?
Ona kitap okumak ya da kafasına kurşun sıkmak mı?
It is way past your bedtime.
Yatma saati de epey geçti.
Here is the end of our bedtime story
"İşte hikâyemizin sonu"
We're not supposed to talk to strangers. Not supposed to wear your shoes in the house, not supposed to go to the bathroom after bedtime.
Evde ayakkabı giyemezsin, uyku saatinden sonra tuvalete gidemezsin.
Good night, Bedtime Krusty.
İyi geceler, Bedtime Krusty.
Bedtime, boys.
Yatma vakti çocuklar.
Later that night, Chuck would remember Ned ringing the doorbell just after bedtime and Lily telling her... something happened.
Chuck o gece yatma zamanından hemen sonra Ned'in kapı zilini çaldığını hatırlayacaktı. - Ve Lily demişti ki : - Bir şey olmuş.
Come on, kid, just have a little corn, and then bedtime.
Hadi ama evlat sadece biraz ye ve sonra uyku zamanı.
And we'll move your bedtime to an hour later, so you'll have more time to be alone with your thoughts.
Uyku saatini bir saat ileri alacağız böylece düşüncelerinle baş başa kalabilmek için daha çok vaktin olacak.
Well, how about you get busy getting ready for bed, because it's bedtime.
Çünkü yatma zamanı geldi.
Supernatural Season 03 Episode 05 "Bedtime Stories"
paradise
Can you read me a bedtime story?
Paskalya Adası eskiden içinde dünyanın en büyük palmiye ağacını da bulunduran bir çok ağaç türünden oluşan bir ormanla kaplıydı.