Boiúna traducir turco
36 traducción paralela
Eso es la Boiúna.
Orası Boluna.
Well, they haven't been here, to the Boiúna. Hell, according to every map ever made, this place doesn't even exist.
Var olan bütün haritalarda bu yer yok.
Have you ever heard of "La Boiuna"?
"La Boiuna" yı hiç duydunuz mu?
"La Boiuna" is a huge black serpent... with eyes like headlamps.
"La Boiuna" büyük kara bir yılandır lamba gibi gözleri vardır.
My village was enslaved to "La Boiuna"...
Köyüm "La Boiuna" ya köle olmuştu.
"La Boiuna"'s den is covered with bones.
"La Boiuna" nın ini kemiklerle kaplıydı.
Furious, "La Boiuna" lashed out, churning the river... into an enormous tidal wave.
"La Boiuna" öfkeyle suyu kamçıladı, nehri kabartarak devasa bir dalgaya çevirdi.
"La Boiuna" awakens.
"La Boiuna" uyanıyor.
"La Boiuna" tunnels deep underground... with prodigious force.
"La Boiuna" müthiş bir kuvvetle yeraltına tünel açıyor.
"La Boiuna"?
"La Boiuna"?
Heartbroken, "La Boiuna" soared into the sky, turning into a constellation :
Kalbi kırık "La Boiuna" gökyüzüne yükseldi ve bir takımyıldıza dönüştü :
The pure young virgin and "La Boiuna".
Saf genç bakire ve "La Boiuna".
Have you ever heard of "La Boiuna"?
Hiç "La Boiuna" yı duydun mu?
And the further we go off the Boiuna, the more- - The more physics breaks down.
Boiuna'ya yaklaştıkça fiziksel gücümüzü kaybediyoruz.
Well, they haven't been here to the Boiuna.
Boiuna'ya giden olduğunu sanmıyorum.
Look, we've been on the Boiuna long enough.
Zaten uzun zamandır Boiuna'dan bahsediyor.
Lincoln... _
Lincoln. Boiuna kartlar aracılığı ile konuşur. Birini seç.
_
Boiuna onu geri istiyor.
_
Boiuna onun asılmasını istiyor.
The Boiuna won't stop until it gets him back.
Boiuna onu geri alana kadar durmayacak.
Everyone on this boat has been to the Amazon before.
Bu teknedeki herkes daha önce Amazon'da bulunmuş. Boiuna'ya giden olduğunu sanmıyorum.
If you use that up, we're not gonna be able to get out of the Boiuna.
Eğer kullanırsak Boiuna'dan çıkamayabiliriz.
The Boiuna has tested us before. This...
Boiuna bizi daha önce de test etti.
In the Boiuna, the line that we thought existed between life and death... It blurs.
Boiuna'da bizim ölümle yaşam arasında düşündüğümüz çizgi bulanıktır.
Well, we're... trying to figure our way the best we can in the Boiuna, but there's no map.
Boiuna'da yolumuzu bulmak için elimizden geleni yapıyoruz ama bir harita yok.
You have an accurate map of the Boiuna?
Boiuna'nın tam haritası var mı?
Annabelle has a full map of the Boiuna.
Annabelle'de Boiuna'nın tam haritası varmış.
I told you the Boiuna changes people.
Boiuna'nın insanları değiştirdiğini söylemiştim.
The Boiuna has tested us before.
Boiuna daha önce de bizi test etti.
We go up river to the entrance to the Boiuna back where we began, then everyone goes home.
Nehirden yukarıya Boiuna'nın girişine gideceğiz. Her şeyin başladığı yere, sonra herkes evine dönecek.
The Boiuna does not want us here.
Boiuna bizi burada istemiyor.
What does she mean, the Boiuna?
Boiuna derken ne demek istiyor?
I mean, how could that happen? Well, the Boiuna protected me when I-I should've died.
Ölmem gerekirken Boiuna beni korumuştu.
The Boiuna itself.
Boiuna'nın kendisi.
What are you doing here and what do you know about the Boiuna?
Burada ne yapıyorsun ve Boiuna hakkında ne biliyorsun?
Exit from the Boiuna is just 2 kilometers from here, and we'll be back on the plain old boring Amazon.
Boiuna'dan 2 km sonra çıkıyoruz. Sonra eski sıkıcı Amazon.