Brando traducir turco
476 traducción paralela
I am not Marlon Brando.
Ben, Marlon Brando değilim.
- That you're Marlon Brando.
Marlon Brando olduğunu.
I told you... but even if he was Marlon Brando he wouldn't matter to me at all...
İsterse Marlon Brando olsun, umurumda değil. - Nasıl olsa benim erkeğim sensin.
Looks like Marlon Brando.
Marlon Brando'ya benziyor.
Marlon Brando's nose.
Marlon Brando'nun burnu.
Look at Mrs. Brando's son next door.
Bayan Brando'nun oğluna bak.
Mr Brando.
- Bay Brando.
- Marlon Brando used to say...
- Marlon Brando derdi ki...
Brando!
Brando!
Brando, come on out!
Brando, gelsene!
Wanting to be Marlon Brando is vanity.
Bir Marlon Brando olmayı istemek kibirliliktir.
Besides, even Marlon Brando is a kind of epiphenomenon.
Ayrıca, Marlon Brando bile bir tür yardımcı unsur.
Screw Marlon Brando.
Marlon Brando'nun canı cehenneme.
Marlon Brando?
Marlon Brando mu?
"Garfield brings to Kowalski dimensions even Brando hadn't investigated!"
"Elliot Garfield, Kowalski'ye Brando'nun hayal bile edemeyeceği şeyler kattı."
For example, I'm a small Marlon Brando!
Mesela ben kısa bir Marlon Brando'yum!
Laurence Olivier. Marlon Brando. Cary Grant.
Laurence Olivier, Marlon Brando, Cary Grant ve Lon McCallister.
Marlon Brando, Frank Sinatra.
Marlon Brando, Frank Sinatra.
Marlon Brando slurred his words.
Marlon Brando da kelimeleri yutardı.
Some people aren't that lucky... like the one Brando played in "On the Waterfront,"
Bazıları o kadar şanslı değil. aynı şu Brando'nun "On the Waterfront" da oynadığı tip gibi.
I mean, very few things happen now like that moment... when Marlon Brando sent the Indian woman to accept the Oscar... and everything went haywire.
Marlon Brando'nun, Oscar ödülünü kabule, Kızılderili bir kadını gönderip, olayların kontrolden çıkması gibi durumlara çok rastlanmıyor.
[lmitating Marlon Brando] Hey, I'll just shrink down and squeeze through the cracks.
Hey, sadece küçülüp yarıktan geçeceğim.
In Apocalypse Now, Brando said a few definitive and incommunicable sentences :
Kiyamet simdi'de Brando, çok açik ve net bir kaç cümle sarfeder :
She doesn't care, she understands nothing, she has only one friend, the one Brando spoke of in Apocalypse : horror.
Umrunda degil, hiçbirseyden çakmiyor tek bir dostu var, Kiyamet'te Brando'nun bahsettigi : korku.
You saw me with Marlon Brando?
Beni Marlon Brando'yla görmüşsündür.
Brando.
- Brando ha.
She says you look like Marlon Brando.
- Senin Marlon Brando'ya benzediğini söylüyor.
- Great movie. Marlon Brando.
Marlon Brando.
Sure, and I look like Marlon Brando.
Tabii, ben de Marlon Brando'ya benziyorum.
Is that brando?
Brando mu?
Brando had the part when he did "Streetcar".
Brando "Streetcar" oynarken rol yapıyordu.
But if any of you have seen Mr Marlon Brando you know that Shakespeare can be different.
Ama bazılarınız Bay Marlon Brando'yu görmüş olsaydı Shakespeare'in farklı biri olabileceğini anlardı.
It's my Brando.
Bu benim Brando'm.
Marlon Brando.
Marlon Brando.
- That western with Marlon Brando?
- Marlon Brando'nun oynadığı kovboy filmi mi?
Marlon Brando said that he will do the part of Kurtz.
Marlon Brando Kurtz'u oynayacağının haberini yolladı.
He agreed to three weeks of shooting at a million dollars a week.
Brando haftalığı 1 milyon dolardan 3 haftalık anlaşmayı kabul etti.
Apparently, Brando is refusing to give Francis the extra time he needs to rewrite the ending of the movie.
Anlaşılan Brando, Francis'e, filmin sonunu yeniden yazmak için ihtiyaç duyduğu ekstra zamanı vermeyi reddediyor.
Brando is threatening to drop out of the project and keep his million-dollar advance.
Brando bir milyon dolarlık peşin ücretini alarak projeden çekilmekle tehdit ediyor.
Are they seriously saying that Marlon would take a million dollars and then not show up?
Peki, sahiden şunu demezler mi : "Marlon Brando 1 milyon dolar alıyor, ama filmde görünmüyor?"
Yeah, but even if Brando drops dead, I can still finish the movie.
Evet ama Brando düşüp ölse bile, ben bu filmi bitireceğim.
What did you do with Marlon Brando when he arrived?
Marlon Brando geldiğinde ne yaptınız?
ln other words, if I did an improvisation every day between Marlon Brando and Marty Sheen, would I, at that time, have more magical and, in a way, telling moments than if I just closed down for three weeks
Diğer bir deyişle, her gün Marty Sheen ve Marlon Brando arasında doğaçlama yapsaydım, o zaman bir şekilde, üç haftalığına seti kapatıp yeniden yazmaktan ve onların oynamasından daha sihirli bir yönteme mi sahip olacaktım?
And I'm trying to go ahead, but now I've got Marlon Brando as an incredible joker to play.
Ve ben devam etmeye çalışıyorum. Ve elimde oynatmak için mükemmel bir joker olarak Marlon Brando var.
A nice foursome with Prince Brando, the famous playboy.
Meşhur playboy Prens Brando ile dörtlü grup seks.
- Undercover cops gotta be Brando.
- Bir sivil polis, Marlon Brando gibi olmalıdır.
That must be what they tell Brando.
Herhalde Brando'ya da böyle diyorlardır.
Not that I'm comparing myself with Brando.
Kendimi Brando'yla kıyasladığımdan değil.
He's got Marlon Brando's.
Marlon Brando'nun adresi var.
I rented it from the Prince Del Brando for 100 guineas, including his hams. Is this magnificent building yours?
Ne muhteşem saray!
I am the Prince Del Brando.
Ben Prens Del Brando.