But i didn't do anything traducir turco
322 traducción paralela
But I didn't do anything.
Ben bir şey yapmadım ki!
I told you how charming and how lovely you were and I'd still repeat it, but I didn't do anything.
Ne kadar zarif ve sevimli olduğunuzu söylemiştim gene de söylerim ama bir şey yapmadım.
I'm as guilty as he is - not for anything I did, but for what I didn't do.
Ben de, en az onun kadar suçluyum yaptığım şeyler değil ama, yapmadığım şeyler yüzünden.
Why, uh, yes, I was, but I didn't have anything to do with the Wiecek case.
Ne olmuş, ah, evet, görevliydim, fakat Wiecek davasıyla bir ilgim yoktu.
Can't say why. But I didn't do anything bad.
Ama kötü bir şey yapmadım.
But I didn't do anything!
Ama ben hiçbir şey yapmadım!
But I didn't do anything.
Ama ben bir şey yapmadım ki.
But I didn't do anything.
Ama ben hiçbir şey yapmadım ki.
This night I didn't do anything but ask her to forgive me, all night long.
Bu gece hiçbir şey yapmadım ama ondan beni affetmesi için bütün gece yalvardım.
I did, I am, I told them you didn't have anything to do with me but they wouldn't listen.
Çok uğraştım, ama dinlemediler.
A friend suggested going, but I didn't do anything.
Bir arkadaş gelmemi tavsiye etmişti, ama hiçbir şey yapmadım.
But I didn't do anything.
Ama ben hiçbir şey yapmadım.
But why? I didn't do anything wrong.
- Yanlış bir şey yapmadım ki.
I'm as guilty as he is- - not for anything I did, but for what I didn't do.
Ben de, en az onun kadar suçluyum yaptığım şeyler değil ama, yapmadığım şeyler yüzünden.
Everyone makes mistakes, but it can be corrected I didn't do anything wrong
Herkes hata yapabilir, ama telafide edebilir hata yapmadım
Everybody's after me, but I didn't do anything.
Birdenbire herkes peşime düştü. Ben hiçbir şey yapmadım. İyi bir insanım.
I grabbed it... but I didn't do anything.
Hemen kaptım ama bir şey yapamadım.
But I didn't do anything!
Ama ben hiçbir şey yapmadım.
- But I didn't do anything wrong.
Hata yapmadım. neler oluyor?
But, I really didn't do anything at all.
Ama, ben gerçekten bir şey yapmadım.
I didn't do anything to the dog, but listen...
- Bir şey yapmadım ama dinle...
Yeah, but I didn't do anything about it.
Evet, ama bu konuda bir şey yapmadım.
I know he stole it, but she really didn't do anything.
Onun çaldığını biliyorum ama kadın bir şey yapmadı.
And, Tom, if it were your intention to do anything to bring down David Brice then I'd have no choice but to make sure that you didn't get away with it.
Tom, David Brice'a zarar verecek bir şey yapmaya kalkışırsan sana engel olmaktan başka seçeneğim olmaz
But I didn't do anything.
Hiçbir şey yapmadım ki.
I didn't want to have anything to do with it, but he said if I didn't pose for those patty-cake pictures,
Buna dahil olmak istemezdim, ama o resimleri çektirmezsem...
I didn't really know till just now but I think it's to ask you, if you could do anything you wanted if you could have a wish...
Şu ana kadar gerçekten bilmiyordum ama... sanırım amacım size şunu sormak : İstediğiniz bir şeyi yapabilecek olsaydınız... bir dileğiniz yerine gelecek olsaydı...
But I didn't do anything, it was her.
Ama ben hiçbir şey yapmadım ki.
But I didn't do anything!
Fakat ben hiç bir şey yapmadım!
- But I didn't do anything, Jane.
- Oradaydım.
But I didn't do anything!
- Arabaya bin! - Ama ben birşey yapmadım!
- But I'm telling you, I didn't do anything.
- Ama size bir şey yapmadım diyorum.
But I just realised it didn't have anything to do with Mr. Crosby.
Ama konunun Bay Crosby ile bir alakası olmadığını idrak ettim.
I was there, but I didn't do anything.
Oradayım ama ben hiç bir şey yapmadım.
But I didn't do anything.
- Ama ben bir şey yapmadım.
But, Mommy, I didn't do anything wrong.
Ama, annecim, ben yanlış hiçbir şey yapmadım.
- But I didn't do anything.
- Ama ben bir şey yapmadım ki..
I always knew that about him but I didn't have the sense to do anything about it.
Ne yapacağını çok iyi bilirdim,... ama buna karşılık bir şey yapmazdım.
I wouldn't have anything to do with anybody who didn't care about you, but he does.
Hayatım, seninle ilgilenmeyen biriyle ilişkim olmasına izin vermezdim. Ama o ilgileniyor.
But I will tell you you didn't do anything wrong.
Ama şunu söyleye bilirim ki sen kötü birşey yapmadım.
- But I didn't do anything.
- Ama ben bir şey yapmadım!
I know, but I didn't do anything.
Biliyorum ama bir şey yapmadım.
Okay, I didn't do anything But I sat there!
Tamam, bir şey yapmadım. Ama oradaydım.
Yeah, but I didn't do anything about it, out of respect for our marriage.
Evet ama evliliğimizin hatırı için hiçbir şey yapmadım.
But this is my first away mission and I didn't get to do anything.
Ama bu benim ilk dış görevim,.. ... ve ben daha hiçbirşey yapmadım.
I was actually trying to be nice to him but he's so freaked out... that he disobeyed your orders that he has to fuckin'squeal on me... and then I got to listen to your shit all-day And I didn't fucking do anything
Ona karşı iyi olmaya çalışıyordum ama o kadar korktu ki... verdiği sözü unutup beni sana ispiyonladı... ve ben kötü birşey yapmadığım halde bütün gün seni dinledim
I'm not mad at you but he didn't do anything to you
Sana kızgın değilim ama o sana birşey yapmadı
But I didn't do anything!
Dur Ben birşey yapmadım.
There didn't seem to be anything I could do to help at the time, but that night, when the murder was discovered,
O an için, kendisine yardımcı olacak bir şey yapamazdım.
I'm sorry that I screwed up, and that you got yelled at... but I didn't do anything.
İşleri berbat ettiğim için ve sana bağırdığı için üzgünüm ama ben hiçbir şey yapmadım.
I'm sorry that I screwed up, and I'm sorry that you got yelled at... but I didn't do anything, and you know it!
Özür dilerim. Hata yaptığım için özür dilerim. Azarlandığın için özür dilerim.