Cathal traducir turco
74 traducción paralela
Now, Cathal, don't exceed your brief.
Bakın ama Cathal, yetki sınırınızı aşmayın.
Come on, Cathal!
Devam et Cathal.
- Cathal, that's great!
- Anne, bak. - Bu harika.
- Where's Cathal? How is he?
- Cathal nerede?
Where is he?
- Cathal iyi. O nerede?
I'll help you put Cathal to bed.
Cathal'ı yatırmana yardım edeyim.
- Veronica. - Where's Cathal? - What's wrong?
- Cathal nerede?
- Where's Cathal?
- Ne oldu?
He's in the country.
- Cathal nerede?
Where's your sis, Cathal? Why?
Kız kardeşin nerede Carl?
To the camera, Cathal.
Kameraya konuş Carl.
- Go on, Cathal. - Speed up.
Gel bakalım pislik.
Cathal, you'll get yourself caught.
Üşüteceksin.. nerdeydin
Thought you were away fighting for the other side, Cathal Thomas.
Oraya gitmeye nasıl cüret edersin
- Cathal, no.
Bilmiyordum
- Get the hell out of here, Cathal.
- Hemen git burdan
And maybe you're losing it for us, Cathal.
Bırak da ipler bizim elimizde olsun
His name is Cathal Thomas.
Adı Kathel Thomas.. bu arada.. onu hiç görmediğini söylediğin adamı da gördün
- Leave him alone. - I told him about you, Cathal.
Onu yalnız bırakın.. konuşmamız gerek
Jesus, Cathal.
- Tanrı aşkına, o daha bir çocuk
He's my grandson, Cathal.
- O benim torunum
Found Cathal instead.
Ve onu gördüm
He says you'll help us find Cathal Thomas. We know he's around here and up there in the mountain.
Etrafta kimse yokken sana bunu söylememi istedi
Cathal?
Cathal?
Cathal, come on, lad, come on.
Cathall, hadi ama, evlat, hadi ama.
Cathal...
- Cathal.
Cathal, come on.
Cathal.
- it's over, Cathal.
Bitti Cathal.
Rules and conditions are not to be messed with, Cathal, not in this world.
Bu dünyanın kuralları ve şartları hiçe saymaya gelmez Cathal.
- Look, I just don't have the time.
- Şimdi hiç sırası değil, Cathal.
So he sent Cathal.
O da Cathal'ı gönderdi.
Cathal.
Cathal.
I'm Cathal.
Ben, Cathal.
You alright, Cathal?
- İyi misin, Cathal?
You know man, I'm Cathal's mate.
- Cathal'ın kardeşi olduğumu biliyorsundur.
You know maybe the best thing a so-called friend of Cathal's can do is leave him alone.
Sözde arkadaşım dediğin Cathal'ı rahat bırakmak belki de yapabileceğin en iyi şeydir.
A bit on the edge, tonight, Cathal? No.
- Bu gece az daha bok yoluna gidiyordun, farkında mısın Cathal?
You need to be drugfree, Cathal.
Uyuşturucuyu bırakman gerekiyor, Cathal.
What about your dad, Cathal?
- Baban ne âlemde, Cathal? - Cathal'ın onu görmek isteyeceğini sanmıyorum.
- Here you go, Cathal.
- Al bakayım, Cathal.
The point of driving on the public highway, Cathal,... is not to break speed limits.
Yerleşim yeri içindeki sürüş alanlarında hız sınırını aşamazsın, Cathal.
- Cathal, even if it was eight eight laps of this place is only a quarter of a mile.
- Cathal, sekiz olsaydı bile bu yeri sekiz kez turlamak, sadece bir çeyrek mile eşit.
I don't think Cathal is umm really, very passionate about the piano.
Cathal'ın piyano konusunda çok fazla tutkusu olduğunu sanmıyorum.
- Where Cathal?
- Cathal nerede?
I'm Cathal Cheunt.
- Ben, Cathal Kunt.
You took your time, Cathal.
- Vaktini boşa harcıyorsun
- It's not a good idea, Cathal.
Bu iyi bir fikir değil, Cathal.
Cathal!
Cathal!
- Cathal.
Cathal kalk!
Tempus fugit, Cathal.
Zaman su gibi akıyor, Cathal.
Cathal's not around, no?
Cathal ortalıklarda yok mu?