Cease traducir turco
2,456 traducción paralela
Cease and... That explicitly forbids the building of a brewery on this property.
... yasaklayan bir yasaklama emri var.
Let me cease to exist.
Var olmam için bana izin ver
Wonders will never cease.
Beni şaşırtmaya devam ediyorsun.
Sir, cease and desist.
Kaçmaktan vazgeçip durun, efendim.
Cease and desist immediately.
Derhâl durun.
Cease your attacks upon this island and leave at once!
Saldırılarınıza son verip bir an önce adayı terk edin!
Those without magic power will all cease to exist!
Büyü yoksunlarının hepsi yok olacak!
Is it possible that they do not realise that we shall never cease to persevere against them, until they have been taught a lesson, which they and the world will never forget?
c : # 0080FFc : # 0080FFKendilerinin ve dünyanin hiç unutmayacagi bir ders alacaklari... c : # 0080FFc : # 0080FF... zamana kadar direnmekten asla vazgeçmeyecegimizin... c : # 0080FFc : # 0080FF... farkinda olmamalari mümkün mü? "
and Alucard will all cease to exist soon. we will be the ones to rise victorious at the Ring.
Alucard ; hepsi yakında ufalanıp gidecek.
For all intents and purposes, Chris Moore will simply cease to exist.
Tüm gaye ve amacın basit ve hızlıca Chris Moore'un varlığını sona erdirmek olmalı.
Cease immediately.
Her şeyi durdurun!
Cease fire!
Ateş kes!
Cease your infernal yapping.
Berbat havlamanıza bir son verin.
And that reward will be, your family will cease to be harassed in any way by the German military during the rest of our occupation of your country.
Ve o ödül, ülkenizi işgalimizin bundan sonraki döneminde ailenizin Alman ordusunca taciz edilmesine son verilmesi şeklinde olacaktır.
I'm telling you, Lil'Cee, the corner ain't no place for you. Yo, man.
Lil'Cease, burası sana göre değil.
What up, Cease?
N'aber, Cease?
- Cease, go get the car!
- Cease, arabayı getir!
I don't care, Cease. Just drive.
Umurumda değil, Cease, sür gitsin.
My commander requests the presence of your Captain in order to negotiate a cease-fire.
Komutanım, ateşkes sağlamak için kaptanınızı yanına davet ediyor.
" When I have fears that I may cease to be
"Durdurabileceğim korkularım olduğunda"
" To cease upon the midnight with no pain
Acı çekmeden karanlığı durdurmaya...
Cease and desist immediately, or I'll be forced to use this!
Kes şunu ve vazgeç. Yoksa bunu kullanmak zorunda kalacağım.
- If they don't go into the bogs, they don't go back in time, and if that doesn't happen then we cease to exist.
- Helaya gitmezlerse, zamana geri dönemezler, ve sonrasında biz uyaramayız.
- If we do, then we cease to exist.
- Yaparsak var olamayız.
Saved us! - Pete, we'll cease to exist!
- Pete, biz var olamazdık!
Cease fire.
Ateşi kesin.
- Cease fire!
- Ateş kes.
Cease fire!
Ateşi kesin!
All forces cease fire immediately.
Tüm güçler derhal ateşi kesin.
We will not cease, in all our undertakings, to honor the realm.
Memleketi onurlandırma çabalarımızdan geri durmayacağız.
Cease fire!
Ateş kes! Ateş kes!
- Cease fire!
- Ateşi kesin!
The punishment will commence.. .. and will not cease until four sticks are broken.
Dört sopa kırma cezası uygulanacak.
If you can make God bleed, the people will cease to believe in him.
Bir tanrının bir yerini kanatırsan insanlar artık ona inanmaz.
Here cease more questions
Bu kadar soru yeter.
He's gonna look at all this and if he thinks it's appropriate he'll send a cease-and-desist letter.
Duruma bakacak. Uygun görürse durdurma mektubu gönderecek.
It's called a cease-and-desist letter.
Durdurma mektubu.
Well, looks like that cease-and-desist letter really scared the shit out of him, huh?
Durdurma mektubu onu fena korkutmuş demek.
Cease fire, I said!
Ateş kes, dedim!
I felt my mind weakening with every step, and yet I would not cease.
Her adımda zihnimin daha da zayıfladığını hissettim fakat yine de vazgeçmedim.
Once they see how the monster's made they will cease to be afraid of them.
Canavarların nasıl yapıldığını gördüklerinde bir daha korkmazlar.
that the human race did cease to exist.
Ve böylece gerçekleşti. Noel gününde insan ırkının varlığı sona erdi.
My darling, You never cease to amaze me.
Sevgilim beni şaşırtmaktan hiç vazgeçmiyorsun.
- Cease them!
Yakalayın onları.
Cease them!
Yakalayın onları.
Cease fire
Ateşi kesin!
Life doesn't cease and death is a dark game of illusions.
Yaşam, yanılsamaların karanlık oyunu Ölümü durduramaz.
Your wife, your daughter, my daughter, everyone we know and love would simply cease to be.
Karınız, kızınız, benim kızım tanıdığımız ve sevdiğimiz her şeyin varlığı sona erer.
Ben... you never cease to amaze me.
Ben, beni sürekli şaşırtıyorsun.
Yo, Cease.
Hey, Cease.
- How you doing, Junior? - Alright. You never cease to amaze me.
Sıra sende