Chew traducir turco
2,260 traducción paralela
Can I roll it up and chew it?
Bunu dürüp yiyebilir miyim?
I don't even chew it.
Ben hiç çiğnemedim bile.
Um... okay, we just, uh, we think maybe you've bitten off more than you can chew. You know, with your mom.
Sanırız kaldırabileceğinden ağır bir yükün altına giriyorsun.
The way you chew your food, the hair in your ears and your address.
Yediğini çiğneme şeklin kulaklarındaki kıllar ve adresin.
Whoa, here she comes Watch out, boy, she'll chew you up Whoa, here she comes
* whoa-oh, işte geliyor * * dikkat et oğlum, seni çiğneyecek * * whoa-oh, işte geliyor * * o bir adam... *
Now, if you try to chew this, it will kill you.
Eğer çiğnemeye kalkarsan, seni öldürür.
May I interest anyone in some chew?
Tütünle ilgilenen birileri var mı?
That might be the chew.
Tütün yüzünden olabilir.
That's why they call it chew and not swallow.
Bu yüzden ona tütün ve yutma diyorlar.
When we attack the food, let's chew carefully because I'm missing an earring.
Yemeğe saldırdığınızda dikkatli çiğneyin. Çünkü küpemin tekini kaybettim.
Bite-size. Easy to chew.
Isırık boyutunda, çiğnemesi kolay.
Now grab some mud, chew it and swallow it.
Şimdi ağzına biraz çamur al, çiğne ve yut.
Beaver, Castor fiber I chew through wood.
- Kunduz, Castor fiber. - Ağaç yerim.
Here, chew these. lt'll help.
Al, bunları çiğne. İyi gelir.
Give me something I can chew on.
Bana çiğneyebileceğim bir şeyler ver, evlat.
I'll grab my suitcase and some Big League Chew.
Bavulumu ve Big League Sakızları alacağım.
Chew, you in there?
Chew, orada mısın?
Chewie, you in here?
Chew, orada mısın?
There's not a substance on Earth he can't chew through.
Yeryüzünde çiğneyemeyeceği hiçbir madde yok.
Alex, prostitutes wear tube tops, clear heels and chew Bubblicious.
Alex, fahişeler kopçasız üstler, platform topuklar giyerler, ve silikonları vardır.
So you're breaking the first precept with every bite you chew.
Bu yüzden ilk öğretiyi yerine getirmemiş oluyorsun.
He'd also like to invite everyone in the world to catch a cruise liner and come on down this Saturday for the grand opening of Chew And Swallow a town that is truly à la mode.
Kendisi ayını zamanda Dünyadaki herkesi yolcu gemisini yakalamaya davet etti. Ve bu cumartesi kalkıp gelin de son moda şehir Chew And Swallow'un tekrar büyük açılışını kaçırmayın.
Welcome, tourists, to Chew And Swallow.
Chew And Swallow'a hoş geldiniz, turistler.
What if we've bitten off more than we can chew?
Çiğneyebileceğimizden fazlasını ısırdıysak ne olur?
This is Sam Sparks, live from Chew And Swallow where a spaghetti twister -
Ben Sam Sparks, makarna hortumunun yaşandığı Chew And Swallow'dan canlı...
Here, have an old chew of that and they might move on themselves. 400 calories.
İşte, orada yaşlı bir geviş getiren inek var ve birbirlerine möleyip duruyorlar.
They got chew'd'ed off in World War ll when some Japanese peoples kept him in a cage above piranhas.
Bacakları, Japonların onu, altında piranaların olduğu bir kafeste tutmaları sonucu II. Dünya Savaşı'nda çiğnenmiş.
So what do we do? We gotta chew on it like some Apache tribe?
Tıpkı Apaçilerin yaptığı gibi onu çiğneyecek miyiz?
Where I come from, friends don't chew on earlobes.
Bizim orada arkadaşlar birbirinin kulak memesini yalamaz.
Now, mâché means "to chew" in French, but we're not actually going to be eating any of this, right?
"Mache" Fransızcada "çiğnemek" anlamına geliyor ama bunlardan birini yemeyeceğiz, değil mi?
- Do you chew it or suck it?
- Çiğniyor muyuz yoksa emiyor muyuz?
You have bit off more than you can chew this time, my friend.
Bu kez çiğneyebileceğinden fazlasına çattın, dostum.
I could chew you to death.
Seni dişlerimle parçalayabilirim.
- Why did you chew up my panties?
- İç çamaşırı mı neden dişledin?
- I didn't chew anything.
- Ben hiçbir şeyi dişlemedim.
Patches, no, that computer is not a chew toy.
Patches olmaz. O bilgisayar çiğneme oyuncağı değil.
Do you wanna chew me up and spit me out as has been done to you in relationship after relationship?
Beni iyice çiğneyip sonra da tükürmek istiyor musunuz? Aynı bütün ilişkilerinde sana yaptıkları gibi?
Go on, chew a couple of'em.
Birkaç tanesini çiğne.
You chew the gum first, it's going to change the taste.
Sakızı önce çiğnersen, tadını değiştirecektir.
Life's a joke, gum-chew.
- Hayat zaten şakadır çikletçi.
Trying to walk and chew gum at the same time again, Bella?
Yine aynı anda hem yürüyüp, hem de sakız çiğnemeye mi çalıştın, Bella?
Don't chew that
Şunu çiğneme artık.
My papa said : "Acre or sweet, we need to chew."
Babamın da hep söylediği gibi, siyah kiraz her zaman tatlı ve suludur.
I'd rather chew my own arm off than to have that guy Roy... -... stand up and take credit for it all.
O Roy denen herife muhtaç olacağıma kendi kolumu kemiririm daha iyi.
No, I'm not a chew toy.
Çiğnenecek oyuncak değilim.
You just chew on him when you get nervous.
Heyecanlandığın zaman onu kemir.
They've bitten off more than they can chew in Europe.
Avrupa'da hadlerinden fazla yer işgal ettiler.
They're gonna fucking chew your ass up in there.
Seni çiğ çiğ yiyorlar.
For one thing, I chew tobacco.
Bir kere...
Chew everything in your mouth and eat.
Çiğnemeden yutma.
- You chew the gum after the Scotch, it's the same thing, metallic. - Could I have that one?
Onu alabilirmiyim?