Chicago pd traducir turco
83 traducción paralela
There are 50 of them, plus the entire Chicago PD.
Orada onlardan 50 kişi vardı ve Chicago poliside oradaydı.
Chicago PD retains jurisdiction.
Soruşturma yetkisini Chicago P.D. elinde bulunduruyor.
Detective Wilson, Chicago PD.
Chicago Emniyeti'nden Dedektif Wilson.
James MiddIeton, Chicago PD.
Chicago Emniyeti'nden James Middleton.
We're working on it. Chicago PD's working on it.
- Chicago polisi ilgileniyor.
I think Chicago PD might have a problem with this ATM machine... sitting in the middle of your floor,'cause they been lookin'for it all day.
Sanırım Chicago Polisinin de, seninle dükkanının ortasında duran bu ATM kasasıyla... ilgili bir problemi olabilir, çünkü bütün gündür bunu arıyorlar.
Chicago pd identified her car outside her residence.
Chicago Polis Merkezi, evinin önünde arabasının kimliğini teşhis etmiş.
One of my guys called Chicago PD, don't you think we should wait for them?
Adamlarım Chicago Polisi'ni aradı. Sence de gelmelerini beklememiz gerekmiyor mu?
Where's that Chicago PD?
Polis hâlâ gelmedi mi?
And now I've got Chicago PD riding my ass.
Ve şu anda Chicago Polisi benimle uğraşıyor.
Chicago PD, put down your... sword.
Chicago Polisi kılıcını yere... bırak.
I'll have Chicago PD pick him up.
Chicago polisine onu yakalamalarını söyleyeceğim.
Despite his distended features from time under the water, Chicago PD managed to identify him as one Tyler Keith Owens.
Suyun altında kaldığı için şişmiş olmasına rağmen Şikago Polisi, Tyler Keith Owens olarak teşhis etti.
Chicago PD thinks this might be the crime scene.
Şikago Polisi buranın olay yeri olabileceğini düşünüyor.
- And in this trial, you presented evidence that the Chicago PD pitted- - or buried- - evidence, is that right?
- Bu duruşmada Chicago polisinin sakladığı veya gizlediği deliller sundunuz, doğru mu?
"You presented evidence that the Chicago PD had pitted- - or buried- - evidence, is that right"
"Chicago polisinin sakladığı veya gizlediği deliller sundunuz, değil mi?" diye sordum.
Officer Carl MacMillan, Chicago PD.
Memur Carl MacMillan, Chicago Emniyetinden.
Chicago pd.
Chicago Emniyeti.
Best thing about being Chicago PD is having 10,000 friends.
Şikago Polisi olmanın en iyi yanı 10 bin tane arkadaşınızın olması.
Yeah, Chicago PD picked him up, Michigan Ave at 2 : 18 in the morning.
Evet, Chicago Polisi gece 2 : 18'de Michigan Sokağında tutuklamış.
I'm working off an old DUI but apparently Chicago PD erased the arrest footage.
Eski bir alkol soruşturması ama belli ki Chicago Polisi kamera kayıtlarını silmiş.
This BOLO's going out- - all citywide frequencies, be on the lookout for a stolen Chicago PD motorcycle.
Kaçak hızla kaçıyor. Tüm il çapında frekanslar Chicago Polis Departmanından çalınan bir motoru arıyor.
Chicago PD. Found her.
Chicago polisi onu buldu.
I did a little research about Jason Ryder, and I found out that he was your father's old partner at the Chicago P.D., so I'm assuming that there was some sort of falling out?
Jason Ryder hakkında küçük bir araştırma yaptım ve onun Chicago PD'den babanın eski ortağı olduğunu öğrendim sanırım araları bozuktu?
- I told you. Chicago PD has a jump street unit. - Ugh.
Söyledim size, Chicago'da sokak polisleri çalışıyor.
Probably thinks we can use it in our suit against the Chicago PD.
Muhtemelen Chicago Polisine karşı açtığımız davada kullanabileceğimizi düşünüyor.
- Yeah, Chicago PD, scumbag.
Chicago Polis Şubesi, pislik herif.
Chicago PD apologized for the delay.
Chicago Polis Departmanı gecikme için özür diledi.
We got some problems back home with Chicago PD.
sikago emniyetiyle sorunlarimiz var.
Byron Davis, Chicago PD.
Chicago Polis Departmanı'ndan Byron Davis.
- Police! - Previously on Chicago PD...
"Chicago Polis Departmanı" önceki bölümlerde...
Chicago PD.
Chicago Polisi.
- Chicago PD! - Watch out... the police!
- Chicago Polis Departmanı!
Chicago PD.
Chicago Polis Departmanı.
After that, it was a stint with Chicago PD Homicide.
Ardından Şikago P.D. Cinayet Büro'yla sınırlı kalmış.
Chicago PD!
Chicago PD!
And from what I hear, Grover screwed up and the Chicago PD buried it.
Grover'ın çuvalladığı ve emniyetin işin üstünü örttüğü kulağıma çalındı.
Well, Chicago PD may beg to differ.
Chicago Emniyeti farklı düşünüyor ama.
Chicago PD cleared me.
Chicago Emniyeti beni akladı.
Chicago PD!
Chicago Polisi!
Chicago PD, Jacob Sims!
Chicago Polisi! Jacob Sims!
- Chicago PD!
- Kımıldama!
We already got an earful about what a Boy Scout you were, from Chicago PD.
Zaten Chicago Polisi'nden ne mal olduğunu öğrendik.
Chicago PD found Russell's body in a vacant lot near the river.
Chicago polisi Russell'ın cesedini nehrin yakınında bulmuş.
Ma'am, Chicago PD.
Hanım efendi, Chicago PD.
Is that why you left chicago pd?
Bu yüzden mi Chicago'dan buraya geldin?
For once in the history of Chicago, the PD wasn't being racist asshats.
Chicago tarihinde bir kere de şu polisler ırkçı piçler olmasın.
Chicago PD!
Chicago Polis Departmanı!
[Clattering] Chicago PD!
Chicago PD!
Fielding offers from the PD in Boston, Chicago and Miami.
Boston, Chicago ve Miami de ki adaylarıda değerlendiriyorum.
- Chicago pd!
Şikago Polisi!