Cockroach traducir turco
773 traducción paralela
- That's pretty comical, you cockroach.
- Komik oluyorsun hamam böceği.
If you can't catch any, I'll settle for a cockroach.
Sinek yoksa böcek de olur.
A cockroach.
Hamamböceği.
You old cockroach, jailbird, turkey!
Seni yaşlı hamamböceği, hapis kuşu, hindi!
You cockroach!
Seni hamam böceği!
Got any oil or butter in this cockroach trap?
Yağ veya tereyağı var mı bu hamamböcekli harabede?
You see that cockroach?
Şu hamam böceğini görüyor musun?
Well, aside from the fact that a cockroach is the lowest form of life, I guess my job as a sheepherder, I was underneath him.
Hamamböceklerinin en ilkel canlılar olduğunu düşünürsek,... çobanlık, herhalde daha ilkel bir şeydi.
Cockroach.
Hamam böceği.
She's like a cockroach what turned into a butterfly!
Kelebeğe dönüşen bir hamamböceği sanki.
You ever see a dead cockroach around here?
Hiç buralarda ölmüş bir hamam böceğine rastladın mı?
You're gonna go to cockroach heaven.
Hamam böceği cennetine gideceksiniz.
There he is, the cockroach.
İşte, hamamböceği şurada.
A cockroach committee appears to see who's there.
Ya hamamböceği komitesi kimlerin geldiğini görmek için lavabonun deliğinden çıkarsa?
Shocking, a dope addict who murdered his mother, came and saw a cockroach!
Annesini öldürmüş bir uyuşturucu müptelasının gelip hamamböceği görmesi şok edici olur!
All splashed in blood... with his arms and his fingers and those bandy legs of his... all twisted out and writhing... like a smashed cockroach.
Şöyle yüksek bir yere.. Cılkını çıkarırdım hergelenin. Çarpık bacaklarını, yengeç kollarını..
I wouldn't take cokehead's diagnosis of a cockroach.
Bu keşin hamamböceğini teşhis etmesini kabul etmem.
Spit it out, cockroach!
Konuş, Hamamböceği!
"Gregor Samsa woke one morning... "... to discover that he had been transformed... " "... into a giant cockroach. "
"Gregor Samsa uyandığında dev bir böceğe dönüştüğünü fark etti."
You ugly little cockroach, I'm gonna kill you!
Seni çirkin küçük hamamböceği, Seni geberteceğim!
I was a cockroach, now I'm a king. That's life.
Bir hamam böceğiydim ama şimdi bir kralım.
I mean, look at this one- - "cockroach cluster."
Yani şuna bakın : "Karafatma Topağı."
What they need to do every day is a cockroach thing where they spray the homes...
Hamamböceği temizler gibi, hergün evlerini ilaçlamaları gerekiyor...
Then, you become a dirty cockroach, just good to be smashed,
Sonra bir anda ezilmeye mahkum pis bir hamamböceği oluverirsin.
You are also a revolting, despicable, scum of the earth who should be taken out and squashed like a cockroach.
Aynı zamanda, bir böcek gibi ezilmesi gereken... isyankar, aşağılık bir serserisin!
You and your cockroach-eating friend over there... have 48 hours to get out!
siz ve hamamböceği yiyen arkadaşınızın burayı... boşaltması için 48 saatiniz var!
You think I'm a cockroach?
Karafatma mıyım ben be?
And, I mean, I just - I just don't know how anybody could enjoy anything more... than I enjoy, uh, reading Charlton Heston's autobiography... or, uh, you know, uh, getting up in the morning... and having the cup of cold coffee that's been waiting for me all night... still there for me to drink in the morning... and no cockroach or fly has-has died in it overnight.
Yani bilemiyorum, nasıl olur da başka birisi benim Charlton Heston'ın otobiyografisini okurken aldığımdan daha fazla keyif alabilir veya sabah kalkmaktan ve bütün gece beklemiş soğuk, içinde hamam böceği veya sinek ölüsü olmayan bir bardak kahvenin sabah onu içmemi beklemesinden.
I mean - I mean, obviously, if the cockroach - if there is a dead cockroach in it... well, then I just have a feeling of disappointment, and I'm sad.
Tabii muhakkak içinde hamam böceği, ölü bir hamam böceği olsa hayal kırıklığına uğrarım ve üzülürüm.
I found another cockroach this evening, George.
Başka bir hamamböceği daha buldum bu öğlen, George.
I'm going to clear up this cockroach problem once and for all!
Şu hamamböceği problemini bir an önce kökten temizlemem gerekiyor!
I mean, what's this one? "Cockroach Cluster?" And this, "Anthrax Ripple?"
Mesela bu ne? Hamamböceği Demeti. Ya bu?
- A cockroach!
- Hamamböceği!
- What about a cockroach?
- Hamamböceğine ne dersiniz?
- A cockroach?
- Hamamböceği mi?
That's lovely, but it's my cockroach in my purse and I have to get it into my salad.
Çok güzel, ama çantamdaki benim hamamböceğim... ve onu salatamın içine koymalıyım.
A cockroach!
Bir hamamböceği!
- Cockroach?
- Hamamböceği mi?
I'm sure it wasn't your fault that your salad had a cockroach in it.
Hayır. Eminim salatada hamamböceği olması sizin suçunuz değildir.
- This lady found a cockroach in her salad.
- Bu hanım salatasında bir hamamböceği buldu.
Madame, I regret that you found a cockroach in your salad.
Madam, salatanızda bir hamamböceği bulduğunuz için üzgünüm.
There was no cockroach in your salad.
Sizin salatanızda hamamböceği yoktu.
Cockroach!
Hamamböceği!
- Cockroach!
- Hamamböceği!
MAN : Marie, there's a cockroach in my potato salad!
Marie, patates salatamda bir hamamböceği var.
You're the king cockroach around here.
Sen buraların kral hamamböceğisin.
Who's the 200-pound cockroach?
Kim bu 200 kiloluk hamam böceği?
What are you talking about? You know what I'm talking about, you fucking cockroach.
- Ne demek istediğimi anladın... seni pis köpek.
a man who ain't got his word is a cockroach.
Sözünde durmayan bir adam pis bir köpektir.
Someone saw a cockroach on twelve.
Birileri 12. katta hamam böceği görmüş.
- That's got to be some cockroach.
- Çok büyük bir böcek olmalı.