Codeine traducir turco
136 traducción paralela
Weird, either, neither, codeine, caffeine. "
"Weird", "either", "neither", "codeine", "caffeine".
"Weird, either, neither, codeine, caffeine."
"Weird", "either", "neither", "codeine", "caffeine".
Don't let them give you any codeine. It'll pass you out.
Kodein verirlerse içme.
It's got codeine in it.
İçinde codeine var.
I gave them some codeine and they wouldn't go away.
Onlara biraz kodein verdim ama gitmediler.
Well, two days, a dozen Empirin with codeine ought to do it.
Evet, iki gün, kodeinle birlikte bir düzine Empirin iyi olur.
- Nice codeine.
Nefis bir ağrı kesici.
Codeine? What else?
- Başka ne var?
Not just a bunch of small-time car thieves, penny ante codeine junkies... wife beaters, drifters without a clue in this world... but warriors.
Sadece kıçı kırık araba hırsızları, iki paralık keşler... karı dövenler, dünyadan habersiz avareler değil... savaşçılar görüyorum.
Before you know it, you're chewing codeine with breakfast.
bunu bilmeden önce, kahvaltı kodein çiğneme konum.
- Both with pain medication-codeine.
- Ağrı kesici ve kodein ile.
We took morphine, diamorphine, cyclizine, codeine, temazepam, nitrezepam, phenobarbitone and sodium amytal, dextropropoxyphene, methadone, nalbuphine, pethidine, pentazocine, buprenorphine, dextromoramide, chlormethiazole.
Morfin, diamorfin, siklozin, kodein, temazepam nitrezepam, fenobarbiton, sodyum amital dekstropropokspilen, metadon, nalbufin, petidin, pentazosin büprenorfin, dekstromoramit ve klorometiazol aldık.
I need more Demerol. Run the rest of the saline, four tabs of codeine to go and street him.
Salinin geri kalanını, dört tablet kodein ver ve yolla.
Comparing it against acetaminophen with codeine.
Kodeinli asetaminofenle karşılaştırılacak.
I don't think so. Codeine?
Sanmıyorum.
This may be acetaminophen with codeine.
Codeine'li Acetaminophen olabilir.
Negative for codeine.
Kodein içermiyor.
It's our old friend, Mr. Codeine.
Bu eski dostumuz Bay Kodein.
Turpenhydrate and codeine.
Sulandırılımış terbentin ve * kodein. ( * bir çeşit uyuşturucu )
Swear to God you do not buy codeine cough syrup, you rent it.
Yemin ederim ki, öksürük şurubu satın almayıp onu kiralamalı.
She's on Elavil, and codeine for arthritis.
Elavil kullanıyor. Bir de artrit için Codein.
I found empty bottles of Elavil, codeine and lorazepam.
Bos kutuları buldum. Elavil, kodein ve lorazepam.
He's taking codeine for his back.
Sırt ağrısı için kodein alıyormuş.
So the codeine constipated him?
Kodein kabızlık yapmış yani?
- Codeine and what she gave him.
- Kodein ve onun verdiği ilaç.
IT'S OKAY. I LIKE CHEERIOS BETTER.
Codeine, en kötüsü.
Continue administering Codeine... only until Thursday... and then give him antibiotics.
Sadece Perşembe'ye kadar Kodein yazmaya devam edin sonra da antibiyotik verin.
Spec found codeine-based cough syrup in her blood, and trace levels of nicotine.
Uzman, kanında kodein bazlı öksürük şurubu ve nikotin izi buldu.
Ah, it's a mixture of speed and codeine.
Amfetamin ve kodein karışımı.
Anything with codeine?
Kodeinli başka bir şey?
I think one was vicodin and maybe codeine.
Galiba biri vikodin veya kodein'di.
I need... Codeine?
Parasetamol?
I was on codeine for a full seven days.
Yedi gün boyunca kodein almıştım. Bu da aynı onun gibi.
He's staying at my place trying to wean himself off the meth and the codeine and whatnot.
O benim evim de kalıyor. Marihuana, kodein ve bilmediğim birşeyi daha bırakmaya çalışıyor.
They've been keeping you on carrots and codeine for a long time now.
Seni uzun süredir havuç ve kodeinle besliyorlar.
Vicodin, codeine, Demerol made out to every imaginable name and nationality -
Vicodin, codeine, Demerol var, her tür marka ve milletten kalmış.
She's got Benzedrine, morphine, codeine, cocaine, GHB, Talwin.
Vücudunda Benzedrin, morfin, kodein, kokain, G.H.B, Talvin...
- Any codeine?
- Codeine?
I'm going to get you some acetaminophen with codeine.
Tamam. Sana biraz kodein ve asetaminofen yazacağım.
You can kiss that codeine good-bye.
Zıkkımına hoşça kal öpücüğü verebilirsin.
He was bugging me, so I spiked his echinacea tea with codeine.
Beni rahatsız ediyordu, ben de çayına biraz ağrı kesici kattım.
I'll get cough syrup with codeine.
Kodeinli öksürük şurubu alırız.
- He's addicted to codeine.
- Kodein bağımlısı.
What kind, codeine?
Hangisinden, codeine?
- Tylanol, with codeine.
- Taylanol... hem de kodeinli.
No "Here's a bottle of Codeine " for your troubles, Dr. House. " Oh, no.
"Dr. House katlandığınız zahmet için bir şişe kodein" yok.
- She's allergic to codeine.
- Kodein alerjisi var.
- Codeine.
- Kodein.
- Codeine?
- Kodein mi?
- I need my codeine.
- Kodeine ihtiyacım var.
I'm the same.
Codeine ve lastik solüsyon.