Cono traducir turco
52 traducción paralela
Cono. Take it easy.
- Abartmasana.
Cono, my ass!
- Ne abartması be!
Cono!
Nasıl yani!
When I'm through, I'm going to Cono's for dinner.
Çıkınca, Cono'ya yemeğe gideceğim.
So you figure, mira, we wait till Super Bowl Sunday, they have that fence built... then, cono, we gotta dig what, another nine, ten days, baby?
Şampiyonluk maçını beklersek çiti oraya çoktan dikmiş olacaklar. Fazladan kaç gün kazmak gerekir? Dokuz on mu?
- I'm gonna call the police. Cono, why you gonna do that to a friend, man?
Neden bir dostuna bunu yapasın?
Ow, ow, ow, ow, ow, ow! Cono, mira, please!
Cono, mira, lütfen!
- Okay, okay. Ay, cono.
Tanrım!
- Ay, cono. - Daniel Burdon, please.
Daniel Burdon, lütfen.
Cono.
- Tanrım!
Coño, who is this guy?
Cono, kim bu adam be?
Cono, what ramon said to you. I wanted to apologize.
Ramon'un sana söyledikleri için özür dilemek istedim.
Coño!
Cono!
Hizole consigue cono?
Hizole consigue coño?
Cono, that's why I picked you.
Seni bu yüzden seçtim.
You can find her in the Cono Sur.
Onu Cono Sur'da bulabilirsin.
The Cono Sur is big.
Cono Sur büyüktür.
To the Cono Sur, Pamplona Alta.
Pamplona Alta, Cono Sur'a.
- Cono.
- Cono.
Please don't go.
Lütfen gitme cono.
Coño, Guajiro.
Ulan Guajiro!
Cono!
Ne yani?
Because of his closeness to our Maximum Leader or special work with the State Security, he can afford to be openly gay, travel freely in this country and abroad, cover himself with jewels, clothes...
Büyük lidere olan yakınlıklarından, ya da ülke güvenliği ile ilgili özel görevlerinden ötürü, ayrıcalık sahibidirler. Çekinmeden eşcinsel olduklarını dışa vurabilirler,... özgürce bu ülkede ve yurtdışında seyahat edebilirler, her taraflarını pahalı mücevherler ve giysilerle örterler hatta Coño gibi, özel şoförleri bile vardır.
Stiffen up, coño!
Ona yardım et.
Of course, coño, be reasonable.
Elbette, mantıklı ol.
Coño.
Haydi.
- Coño. - Why?
- Sıçtık.
- Coño.
- Sıçayım.
So, coño...
Haydaa!
Coño, say thank you, Dexter.
Sen hiç teşekkür etmez misin, Dexter?
Coño. I'm a moron.
Ne salağım!
- Ah coño
- Lanet olsun.
Ay, coño, mamá, you ever taste La Rosa, baby?
Ay, coño, mamá, La Rosa'yı hiç tattın mı, bebek?
FENlX : Bull's-eye, coño, come on!
12'den vur.
Margaret Thatcher, that crazy coño sank a battleship.
" Margaret Thatcher, şu savaş gemilerini batıran çılgınmı? .
Coño...
Coño...
" Coño.
Coà ± o.
Coño, what happened?
Ne oldu?
Coño. I didn't ask.
Rica etmemiştim.
Coño!
Yardım edin!
Coño!
Kancık!
Ay, coño.
Olamaz.
- Aw, come on. - Coño.
Coño.
- I mean...
Yani... Coño.
Coño, man, I think Jackie's a tocado.
Coño, sanırım Jackie bir tocado.
Si. Coño.
Coño. ( Kaltak )
Coño, I messed up.
Coño, işi mahvettim.
Coño, pero esta gente son brutos...
Coño, pero esta gente son brutos...
- Coño.
- Coño.
Ay coño.
Ay coño.
Coño, he's coming and we ain't got no booby traps.
Coño, adam geliyor ama tuzak kurmadık.