Culo traducir turco
52 traducción paralela
Someone starts to give permissions like in the nest of a cuckoo... [play on the words : cuculo = cuckoo and culo = back]... and here's finally where we're gone.
Birisi kuku yuvası gibi müsaade ediyor ve sonunda geldiğimiz nokta.
'Cause you got your head up your culo, that's why.
Beyninin üstünde oturuyorsun da ondan.
This one takes it up the culo real nice.
Merak etme, bu culo'dan gayet güzel alır. Ya bu?
How about this one? She take it up the culo too?
Bu da culo'dan alıyor mu?
Frankie, I wouldn't know Orion's shoulder from his culo.
Frankie, Orion'nun poposundan bir sırtı olduğunu bilmezdim.
I know. It's the little waitress with the fat culo, isn't it?
O koca popolu garson kızla değil mi?
Mrs Ann Landers pain in my culo.
Kıçımın kenarı Gönül Abla.
They see you in that fucking shirt, they say, "There's Joe Faccia Di Culo," in that shirt.
Seni o şortla görünce kesin "İşte Joe Faccia Di Culo" demişlerdir.
Grasso, ti faccio un culo cosi.
Grasso, ti faccio un culo cosi. ( Kıçına bir şeyler yapacağım. )
Mary Margaret that? rid? culo.
Mary Margaret saçmalıyorsun.
Culo. ¿ Tu quieres culo? Yo te doy culo!
- Açmamı mı istiyorsun?
Ma va fan culo.
Ma va fan culo.
Me va fan culo, faggot!
Me va fan culo i. ne!
Ma va fan culo!
Ma va fan culo.
Va fan culo.
Va fan culo.
This church was built? in the S? culo I.
- Bu kilise birinci yüzyılda yapılmış.
Culo I. Certainly that. -?
- Bu olmalı...
culo. People who were together the guillotine in the French Revolucni?
Fransız devriminin şapşallığında...
Look here, you vanilla motherfucker, when you're upstate taking it in the Culo, by a bunch of guys calling you Shirley, you'll only have yourself and Governor Rockefeller to thank for the privilege.
Dinle beyaz piç kurusu New York'ta sana Shirley diyen bir sürü adamın tecavüzüne uğrarken teşekkür edebileceğin bir tek kendin ve Vali Rockefeller olacak.
Your fake-eyed, funny-named, culo crawled back before I did!
Senin sahte gözlü, komik adlı "culo" n benden önce gelmiş!
You can suck my culo, chica!
Culo'mu yala sen Chica!
- I can see your lips moving too, culo!
Ben de seninkileri görüyorum culo!
Unos malditos bandidos que mueren del dolor del culo.
Unos malditos bandidos que mueren del dolor del culo.
Well, there's also a lot of so-called straight men going around fucking other men in the culo, coming home, bringing AIDS to their wives and girlfriends. Oh!
Ona bakarsan etrafta erkek gibi geçinip, erkekleri beceren evde ki karılarına, kız arkadaşlarına AIDS bulaştıran adamlar da var.
- He claims nothing's bothering him. He claims there's nothing wrong, but when I probed just a little bit, he told me to besa mi culo.
Ama biraz üstüne gidince bana "Besa mi culo!" dedi.
You went to study at the culo-nary academy.
Culo-nary academi ye gitmiştin, değil mi..
Both would bend and put me in culo, from them.
Ve ben, resmen eğilip, beni sikmelerine izin veririm.
Oh, does he fuck you up the ass? ¿ Por el culo?
Seni de götünden becerdi mi?
It's like you have a culo on your face.
Sanki suratında kıç varmış gibi.
Got a culo.
Kıç var.
It was a rhetorical question, culo.
Öylesine bir soruydu, hıyar.
Everywhere I go you're staring at my culo.
Nereye gitsem gözün hep kıçımda.
Let me see that culo.
Bir götünü göreyim.
Kiss my culo.
Götümü öp.
Da, Hector, aIIí, aIIí culo!
Evet, Hector, haydi, haydi!
And three Colombians once took turns shooting gasoline up my culo with a turkey baster.
Ve bir keresinde üç Kolombiyalı sırayla... kıçıma damlalıkla gaz yağı boşalttılar.
Yeah, that's the chino culo, bro.
Evet, bu Çinli çılgın bir herif kardeşim.
That's where I'd be right now if my son wasn't such a... un grano del culo.
Oğlum eşeğin biri olmasaydı şu an bunları yapıyor olacaktım.
Like I said, a big, fat grano en mi culo.
Dediğim gibi, başımın belası.
- He did the Culo book for Interscope.
- Interscope'un kalça kitabını çıkarmış.
He's telling you to kiss his brown culo.
Sana, kahverengi kıçını öpmesini söylüyor.
Dude, your dad has become a huge grano en el culo.
Baban tam bir grano en el culo oldu çıktı.
Because that grano en el culo pays well.
Çünkü o grano en el culo. iyi para veriyor.
You don't like mi culo, Senator?
Popomu sevmiyor musunuz Senatör?
Assassins plan to kill the Holy Father in his own bed, on this very night, ma tu stai qui con la testa nel culo!
Suikastçılar kutsal babamızı bu gece yatağında öldürmek istiyorlar! Biraz sakin ol Aziz Louis.
A culo you could eat the real scarpino.
Parmak ısırtacak da bir poposu.
Louise : II tuo culo sembra buono in quei pantalones.
Il tuo culo sembra buono in quei pantalones.
Listen... hamster del culo.
Dinleyin bakın, "Hamster del culo."
Shake your little culo.
Küçük culo'nu şöyle bir salla.
Culo?
Culo?
He was in Glastonbury, at the? S? Culo I.
- Birinci yüzyılda değil mi?