Cutie traducir turco
954 traducción paralela
Thank you, cutie pie.
- Teşekkürler, güzelim.
You sweet little cutie!
Seni sevimli şey!
Oh, cutie!
Sevimli şey seni!
- Now, listen, cutie.
Dinle cici kız.
- Hi, cutie!
- Hey tatlım.
- I lose 40 bucks to their valet, and I figure the guy's a cutie.
Ben uşaklarıyla oynayıp 40 dolar kaybettim ve adam hilebaz.
That must be the little cutie who let him down so hard.
O küçük çekici kız onu üzmüş olmalı.
How about going out, cutie?
Benimle çıkmaya ne dersin şekerim?
It's cost the estate some $ 300,000 to have its name spread across every tabloid in New York. "Night club cutie hides out in Totten Foundation."
Vakfın ismini New York'taki bütün gazetelerde görmek için 300.000 dolar harcadık. "Gece kulübü şarkıcısı Totten Vakfı'nda saklandı."
- What can I do for you, cutie?
- Senin için ne yapabilirim tatlı şey?
- Not this time, cutie.
- Bu sefer değil tatlım.
Shut off that cutie box.
Kes şunun sesini.
Hi, cutie.
- Selam güzellik.
- She's a cutie!
- Çok tatlıymış!
Yes, and you better make it quick or I'll take a curl off cutie over there.
Evet, ve sen işi hızlandırsan iyi edersin veya oracığa bir yumak gibi havalandırırım
Hello, cutie.
Merhaba minik!
As well as a cutie
Bir o kadarda sevimli
Says cutie boy himself.
Sana göre tatlı olabilir.
If nobody else has an idea, I might have a cutie here.
Eğer başka birinin bir fikri yoksa, bir fikrim olabilir.
What's the name of this cutie?
Bu şirin şeyin adı ne?
This cutie has to get up early.
Bu minyon erkenden kalkacak.
Cutie... come here daddy's darling.
Canıım... Gel babacığına, gel..
Cutie pie, if you don't give back the dough, you'll sleep with the fishes. Got it?
Lan hanım evladı bana paramı geri vermezsen, seni balıklara yem ederim.
- Cutie!
- Canıım!
Take this... cutie!
Şu yavruya bak..
Hi, cutie!
Merhaba tatlım!
- You know, Baxter, you're a real cutie pie.
- Gerçekten şanslısın Baxter.
Cutie-pie, you're hurting the nice man
Bu zavallı adamın canını acıtıyorsun.
Would you like a Kewpie doll for your cutie-pie?
Kewpie oyuncaklarından almak ister misiniz?
Come here, you cutie-pie. Come to bed like a good girl.
En iyisi onları okula göndermek.
- Hiya, cutie.
- Selam güzelim.
- So long, cutie.
- Güle güle güzelim.
Cutie... She is charming
Bu küçük yaratık, çok matrak!
Is that how you got cutie pie over there?
O şirin parçayı da bu şekilde mi kazandın?
Cutie... No cats!
Güzelsin, çok güzel.
Here's my cutie.
Benim tatlı bebeğim de burada.
I'm Cutie Bess.
Ben Sevimli Bess.
Bubber, I'm Cutie Bess.
Bubber, ben Sevimli Bess.
♪ To see Sonia the cutie of the burleskovitch show
Sonia'yı görebilirsin ve Burleskovitch'in şovunu
Where is my cutie?
Neredeymiş benim şekerim?
- Hey, cutie.
Selam tatlım.
"all will be revealed soon, m'lord" Quipped tall, 42-year-old nelson bedowes, cutie q.c.
"Her şey yakında aydınlanacak lordum" diye espri yaptı 42 yaşındaki şirin savcı Nelson Bedowes.
Hey cutie, where's your table?
Hey sevimli şey, masan nerede?
Don't be shy, you cutie you.
Utanma..... seni sevimli şey.
She's such a cutie.
O öyle tatlı ki.
Young-hee, are you okay? What a cutie!
Young-hee, iyi misin?
Really digging him and liking him... more than I was liking the fact that he was a cutie-pie with a guitar.
İlgimi çekiyordu, ondan hoşlanmaya başlamıştım. Benim için o, gitar çalan bir yakışıklıdan daha öteydi.
Hey, Cutie-Pie.
- Merhaba şekerim.
Hi, cutie.
Tatlı biri...
Ah you're my cutie, I'm glad to help you.
ve bu halde..
Come here, cutie. Come on, Paul, stop it.
- Gel buraya, fıstık.