English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ D ] / Debrie

Debrie traducir turco

49 traducción paralela
A "Debrie" camera, and two thousand feet of film to boot.
Bir "Debrie" kamera ve ikibin ayak ( * ) film. ( ölçü )
Debrie.
Debrie.
DeBrie, you might have missed a step, so...
DeBrie, adımını kaçırmış olabilirsin.
No. DeBrie, come on.
Hayır DeBrie, yapma.
Listen, the only time DeBrie can keep food down is for about 20 minutes after she comes crashing off the methadone, so...
Dinle, methadone çakmadan, DeBrie yemek esnasında topu topu 20 dakika... rahat durabiliyor. - Çabucak hazırlanırsanız,... ağzımıza biraz yemek gömmek için gelmek ister misiniz? Yani...
- DeBrie.
- DeBrie.
DeBrie, that's our butter.
DeBrie, o bizim ama.
- Come on, DeBrie.
- Gel bakalım, DeBrie.
Other than DeBrie.
DeBrie'yi saymazsak.
- DeBrie!
- DeBrie!
20 years earlier, DeBrie Bardeaux had played Sue Storm in the low-budget version of the Fantastic Four, produced by Imagine Entertainment, when, during Imagine's Christmas party, a drunk lawyer reminded them they'd lose the rights
20 yıl önce DeBrie Bardeux, Fantastik Dörtlü'nün Imagine Entertainment tarafından çekilen düşük bütçeli versiyonunda Sue Storm'u canlandırmıştı. Zira Imagine'deki Noel partisi esnasında sarhoş bir avukat altı gün içinde filmi çekmezlerse filmin bütün haklarını yitireceklerini onlara hatırlatmıştı.
Tobias continued to find DeBrie's behavior delightful, even when the methadone made her think she was a piece of toast.
Her ne kadar DeBrie metadon yüzünden kendisini tost sansa da.
She had been in a series of soft-core porn movies about women leading straight men into gay sex, - called Straight Bait. - This is my brother.
DeBrie, kadınların heteroseksüel erkekleri eşcinsel sekse zorladığı Hetero Tuzağı adlı bir dizi porno filminde oynamıştı.
I'm sorry, but, DeBrie, I-I've never met anyone who understands me like you do.
Özür dilerim DeBrie, ama beni senin kadar iyi anlayan biriyle daha önce hiç tanışmamıştım.
I'm so sorry, but DeBrie believes in me, and she stopped my heart, too.
Çok üzgünüm ama DeBrie bana inanıyor. Ve benim de kalbimi durdurdu.
DeBrie, look, some people struggle with addiction, other people are incapable of ever being nude.
DeBrie, dinle. Kimimiz bağımlılıkla mücadele ediyor. Kimimiz ise çıplak kalmaktan aciz.
No, this is the original Sue Storm, DeBrie Bardeaux!
Hayır, bu hakiki Sue Storm. DeBrie Bardeaux!
- The original Sue Storm,
- Hakiki Sue Storm, DeBrie Bardeaux.
DeBrie Bardeaux. She- - No, no! No free pictures, kids!
Bedavaya fotoğraf çekmek yok!
No, DeBrie, I've got this.
Hayır DeBrie, bana bırak.
The setback sent an emotionally fragile DeBrie back to her old ways.
Bu aksilik, zaten duygusal açıdan kırılgan olan DeBrie'yi yine eski yaşantısına döndürdü.
For three weeks, Tobias waited, hoping DeBrie would return.
Üç hafta boyunca Tobias DeBrie'nin dönmesini umarak bekledi.
And tell your girlfriend DeBrie to shovel that ostrich crap!
Ve kız arkadaşın DeBrie'ye söyle devekuşu pisliğini küresin.
It's not DeBrie, Ma Bark.
Ben DeBrie değilim, Anne Bark.
If you and DeBrie had a previous relationship, there is no way you can be her therapist.
Eğer DeBrie ile bir ilişki yaşadıysan onun terapisti olmana imkan yok.
Well, when it comes to DeBrie, you don't have to worry about her being under pressure because she's a professional actress.
DeBrie'ye gelirsek, onun için endişelenmene gerek yok. Çünkü o profesyonel bir oyuncu.
DeBrie played Sue Storm, you played Mr. Fantastic.
DeBrie Sue Storm'u oynadı. Sen Bay Fantastik'i oynadın.
Please, DeBrie, you've got to do this.
Lütfen DeBrie, bunu yapmalısın.
So, DeBrie, when you come up, we shall rise with you.
DeBrie, kalktığın zaman biz de seninle birlikte yükseleceğiz.
And as the music evolved, - so did DeBrie's confidence.
Ve müzik güzelleştikçe DeBrie'nin kendine güveni yerine geldi.
Tobias had no way of being around DeBrie without the rights to Fantastic Four.
Fantastik Dörtlü'nün haklarını elde etmeden Tobias DeBrie'nin etrafında bulunamayacaktı.
- Well, it turns out that one of the leads, DeBrie, played Sue Storm.
Başrol oyuncularından biri olan DeBrie Sue Storm'u oynamış.
Without the play, he'd lose DeBrie from his life, but he'd made his bed and had no choice but to lie in it.
Gösteri olmazsa DeBrie'yi kaybedecekti. Ama mademki böyle bir işe kalkıştı, o halde sonuçlarına katlanacaktı.
♪ I don't want to be invisible... ♪ And so the group went into their final rehearsal process, and although DeBrie still had butterflies... and worms... - ♪ Miserable, invisible ♪ - ♪ Miserable, invisible... ♪ the play did have a new backer
Böylece grup son provalara girerken ve DeBrie telâşlanıp midesi bulanırken gösteri, birkaç tespiti olan yeni bir destekçiye kavuşmuştu.
But all the pressure was compelling DeBrie to think about a slip.
Ama bu kadar baskı DeBrie'ye bir kaçamak yapmayı düşündürüyordu.
Oh, DeBrie.
- DeBrie!
If we can get through tonight, DeBrie, we can get through anything.
Bu gecenin üstesinden gelemezsek, hiçbir şeyin üstesinden gelemeyiz. Endişelenme.
- Fantastic Four! - DeBrie was also at a loss.
DeBrie de ne yapacağını bilemez bir haldeydi.
And so DeBrie, who had been in the safe harbor of a drug-free zone, found herself in the free drug zone of an unsafe harbor.
Ve böylece DeBrie, hapsız bölgesi olan güvenli bir limandayken kendisini hapla dolu güvensiz bir limanda buldu.
Tobias returned to check on his leading lady. No, I'm looking for a woman named DeBrie.
Hayır, DeBrie adında bir kadını arıyorum.
DeBrie!
- DeBrie! - Fantastik Dörtlü!
That red-haired lady can't throw her wad at that guy.
Şu kızıl saçlı kadın elindekini o adama atamıyor. DeBrie.
Oh, DeBrie. But on the other side of the Dumpster, things hadn't been so laughable.
Ama çöplüğün diğer tarafında işler hiç de komik değildi.
Tobias knew he couldn't leave DeBrie in the trash in a highly trafficked area, but also knew he had a show to put on.
Tobias DeBrie'yi çöplük gibi kalabalık bir yerde bırakamayacağını biliyordu. Ama yapması gereken bir gösterisinin olduğunu da biliyordu.
And after a not-very-cute meet-cute,
Çok da hoş olmayan klişe bir tanışmadan sonra bile DeBrie'nin tavırları Tobias'ın hoşuna gitmekteydi.
It would have broken Tobias's heart if he knew she was about to say "Billy Crystal Meth," a funny drug dealer.
DeBrie'nin bir uyuşturucu satıcısı olan Billy Crystal Meth'i kast ettiğini bilseydi Tobias'ın kalbi kırılırdı.
- "lose a tooth." - And so, excited that he'd found a way - to both be with DeBrie...
Böylece hem DeBrie'yle birlikte olmanın yolunu bulup hem de onun iyileşmesine yardımcı olan Tobias Sudden Valley'e gitti.
- Having recast the Thing, - DeBrie! DeBrie?
Gösteri için yeni bir Taş Adam bulan Tobias başrol oyuncusunu kontrol etmek için geri döndü.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]