Dl traducir turco
382 traducción paralela
- Three DL's.
- 3 tane KM.
- DL's?
- KM mi?
'Daddy dl'ed In battle.
'Babam savaşta öldü.
I hear the federal marshal left today.
Federal polisin bugün ayrıdlığını duydum.
- Otherwise, he wouldn't have gone.
- Yoksa § ehir dl § lna gitmezdi.
Penny, darling, I've got to go out this morning and I've asked Robert to show you around.
Penny, canlm. Bu sabah dl § arl § lkmam gerek. Robert'tan sana etrafl géstermesini istedim.
He hardly ever goes out.
O hemen hig dl § arl glkmaz.
Jane told you I was away on business?
Jane I § igin § ehir dl § mda oldugumu s6yledi mi?
- Why? You have to go out?
Dl § arl ml § lkacaksln?
- You frightened me to death.
- C') dl'.iml'.i kopardm.
And he moved his head.
8 ba § lnl oynattl. Korkun § tu. Odanln dl § lnda mlydln?
Hey, if I keep you out any longer, I shall be looking for a new Job.
Seni daha fazla dl § arlda tutarsam yeni bir I § aramam gerekecek.
I've got to go out this afternoon.
Ogleden sonra dl § arl § lkmam gerek.
- I'II wait for you outside, inspector.
No - Sizi dl § arlda bekleyecegim, I'l " ll']'l'8'll'lli §
I opened the car door last night and Jumped out.
Diin gece arabanln kaplslnl a § lp dl § arl atladlm.
What will happen when the great DL wakes up to find no box of Fidel's finest?
Yüce D.L. Fidel Purolarının olmadığına uyanınca neler olacak bilmiyor musun?
DL, your syntax is terrible.
D.L. dilbilgin rezalet, şunu dinle :
DL, now, this... It's really beneath you.
D.L. Bu senden bile beter.
Well, you know, DL, I have been aware of what you and Quincy have been up to the past couple of months and...
Biliyor musun D.L., bir süredir senin ve Quincy'nin ne iş çevirdiğinizi biliyorum... ama sonunda beni köşeye sıkıştırdın.
OK. Miss Bishop, will you tell me, how long did DL's suitcase sit there in the middle of this floor with people coming and going?
Bayan Bishop bana söyler misin, acaba valiz burada... ofisin tam ortasında, insanlar gelip geçerken, ne kadar durdu?
DL wasn't really murdered and you know it.
D.L. öldürülmedi, bunu sen de biliyorsun.
Therefore we start to distribute about 1 dl of water per day half of morning, half at night e a cookie.
Yaklaşık 100 ml. su vermeye başladık. 50 ml. sabah, 50 ml. akşam. Bir adet de bisküvi.
I thought the DI's were supposed to help.
Dl'lar sözde yardımcı olacaklardı.
That's all we need, our $ 40 million man on the DL.
Tek ihtiyacımız bu. 40 milyon dolarlık oyuncunun sakatlanması.
- Officer 1 B-Dl, requesting backup.
- Memur 1 B-Dl, destek istiyorum.
You two were always doin'stuff on the DL.
Siz ikiniz sürekli şehirde bir şeyler yapıyordunuz.
This is Dl F ielding.
Ben Dedektif Fielding.
I got a friend in the DL says they're real close.
Narkotik'te bağlantıları olan bir arkadaşım var.
Damn, Evan, keep it on the dl.
- Lanet olsun Evan, alçak tutsana şunu.
Now arriving at gate 8 the delayed flight Dl-473 from Frankfurt.
( Anons ) 8 numaralı Perona biraz önce indi Frankfurt'dan gelen rötarlı Uçağımız Perona inmiştir.
the delayed flight Dl-473 from Frankfurt.
Frankfurt'dan gelen rötarlı Uçağımız Perona inmiştir.
DC Habibullah, this is Dl Brook.
- Evet. DC Habibullah, bu DI Brook.
They want to know why one of my officers is inquiring about DL Shipping.
Memurumun neden DL Taşımacılık ile ilgili araştırma yaptığını bilmek istiyorlar.
They believe Turkish mafia are using DL as a smuggling drop.
Türk mafyasının DL'i, kaçakçılık yaparken kullandığına inanıyorlar.
Phone records and manifests from DL Shipping, courtesy of ourfriends at Customs.
Gümrük'tekilerden. DL Taşımacılık'ın telefon kayıtları ve beyannameler.
We found a reference for DL in one of the North African's notebooks.
Kuzey Afrikalıların birinin diz üstü bilgisayarında DL'e bir referans bulduk.
A phone call was logged from DL to Mogul Prince Takeaway.
DL'den MoguI Prince Takeaway'e yapılmış, telefon konuşması kaydedilmiş.
Customs believe DL is used by a lot of foreign outfits.
Gümrük'tekiler DL'in pek çok yabancı örgüt tarafından kullanıldığına inanıyor.
Get me Dl Lane and DS Drummer.
Bana DI Lane ve DS Drummer'ı bulun.
And DL Shipping.
Ve DL Taşımacılık.
Therefore you will be imprisoned in DL, the prison on the surface of the moon.
Ay'ın yüzeyindeki S.Y. cezaevinde mahkum edileceksiniz.
Imprisoned in DL, the prison on the surface of the moon.
Ay'ın yüzeyindeki S.Y. cezaevinde mahkûm edileceksiniz.
Would you like to keep it on DL, please?
Lütfen biraz sessiz olur musun?
Anyway, this guy doesn't want to go on the DL because he'll be a free agent soon.
Bir kilo aldım. Her neyse, bu adam D.L.'ye gitmek istemiyor çünkü yakında özgür olacak.
Let's just keep that on the DL.
Bunu fazla duyurmayalım.
We're on the down low, the DL.
Biz sizdeniz. Var mı bizim gibisi?
On the DL. Look who I have here.
Oldukça da önemli.
Dl was never loved d Like-a I was loved that night d Nice. D Oh, what a night d
Harika.
D I and I I and I are one d dMmm, I and I I and I dl and I are one - Horny toads!
- Kertenkeleler!
He's on the DL.
O "örtülü" eşcinsel.
- The DL?
- Örtülü mü?