Do what you do best traducir turco
1,007 traducción paralela
'Cause you're gonna do what you do best.
İyi becerdiğin bir şey yapacaksın.
If you think it's best for us to go away, why, that's what we'll do.
Gitmemizin hepimiz için iyi olacağını düşünüyorsan, öyle yaparız.
The best way to get my husband to fire you would be not doing what I tell you to do.
Eşimin işine son vermesinin en kolay yolu, sana söylediklerimi yapmamandır.
You have a will. You can do what's right, what's best for you.
Kendin için doğru olanı en iyi olanı seçebileceğin bir iraden var.
Now, what do you consider your best physical... or athletic accomplishment?
Şimdiye kadarki en önemli fiziksel ya da... atletik başarınız ne oldu?
You always have to do what's best for yourself.
Her zaman çıkarın için en iyi olanı yapmalısın.
What you do best will be the chef.
Her biriniz ayrı kahvaltı hazırlayacaksınız.
Did you do what you thought was best for that woman who just died?
Ölen o kadın için düşündüğünüz şeyin en iyisini mi yaptınız?
The best thing I know is to do exactly what you wish for a while.
En iyisi bir süre sadece yapmak istediklerini yapmandır.
I'll always think of him as my best friend, but what do you want me to- -
O her zaman benim en iyi arkadaşım olarak kalacak, ama benden ne...
But since you have, I guess you'd better do what you think best.
Ama artık çıkardığınıza göre, sizce doğru olanı yapın.
Do you realize that when you're in a room with a person, you not only get into a position where you can admire yourself in a mirror, but where the person with you can only see what you call your best angle?
Aynı odada bir başkası ile birlikte iken sen sadece bir aynada kendini beğenerek seyretme konumuna değil seninle birlikte olan kişinin ancak en iyi görüş açım diye adlandırdığını görebileceği konuma girdiğinin farkında mısın?
Do what you think is best, Doctor.
Nasıl uygun görürseniz onu yapın, Doktor.
But since your father's will so provided, I've tried to do what I thought best for you.
Babanın vasiyetinde böyle bir şey olduğu için senin için en iyisi olduğunu düşündüğüm şeyleri yapmaya çalıştım.
But if you do what must be done for all Spain... that will be our best protection.
Ama İspanya için yapılması gerekeni yaparsan, bu bizim en iyi korumamız olacak.
You know, sometimes when a person don't know what to do,..... the best thing is to just stand still.
Bilirsin, bazen insan ne yapacağını bilmez bu durumda en iyisi bekleyip görmektir.
Do you know what was their best weapon?
- En etkili silahları neydi dersin?
- Still, I'll do my best. - You'll do what?
- Yine de elimden geleni yapacağım.
Now look, the best thing for you to do is go straight to the Captain and tell him what happened.
Senin için en iyisi, Kaptan'a gidip, olan biteni anlatmak olacaktır.
But do you know what was the best time of all?
Ama en iyi dönemimiz ne zamandı biliyor musun?
You have to do what you think is best for him.
Sam için en iyi olanı yapmak zorundasın.
- I mean, what do you do best?
Tamamen temizim. - En iyi yaptığın şey ne yani?
Now, you best do what I ask before I count to three. One.
Şimdi, ben üçe kadar saymadan dediğimi yapsan iyi olur.
Well, you - you must do what you think best.
O zaman, en iyisi neyse onu yap.
If you tell me what you're going to do while the rest of those your generation, the best in our country, will be marching for the first time, I'll be more heroic than my heroism, Julian.
Kendi kuşağının geri kalanı, yani ülkemizin en iyileri,... ilk kez yürüyüşe geçmişken, o sırada ne yapmaya niyetli olduğunu söylersen,... niyetinin kendi hamaset anlayışımdan daha hamasi olma şansı da var, Julian.
What part of the set do you like the best?
Setin hangi kısmını daha çok beğendiniz?
You go ahead and do what you think is best.
Siz, ne yapmanız gerekiyorsa, onu yapın, Şerif.
What do you like best about it?
En çok nesini beğendin?
Do what you think is best, Ned!
Gerekeni yap Ned!
But if you do what you must forall of Spain, that will be our best protection.
Ama İspanya için yapılması gerekeni yaparsan, bu bizim en iyi korumamız olacak.
What do you mean stealin'the best friend a girl ever had?
Bir kızın sahip olabileceği en iyi arkadaşını çalmak da ne demek?
What language do you know best?
- En hakim olduğunuz dil hangisidir?
All you have to do is weigh your own hurt against the hurt of all the others... and then do what's best.
Kendini diğerleriyle aynı kefeye koyup kimin daha çok incineceğini düşün ve ondan sonra karar ver.
When you put your hand... into a bunch of goo... that a moment before was your best friend's face... you'll know what to do.
Çatışmaya girince en iyi arkadaşınızın yüzündeki ifadeyi görünce gerekeni yapacaksınız.
What do you like doing best?
En çok ne yapmaktan hoşlanırsın?
The best we can do then is send out a search party the long way around, but it's kind of like a needle in a hay stack, if you know what I mean.
Pekâlâ, elimizden gelenin en iyisini yapabiliriz,.. ... daha sonra uzun yolla bir araştırma grubu yollarız. Eğer ne kastettiğimi anlıyorsan, bu samanlıkta iğne aramaya benziyor,
What dance do you like best?
Yoldaş başçavuş, en çok hangi dansı beğeniyorsunuz?
Do what you like, it's the best I can offer.
Yapıp yapmamak sana kalmış, bu sana önerebileceğim en iyi teklif.
It is what you do best.
Bu senin en iyi yaptığın şey.
That's what you do best.
En iyi yaptığın iş bu.
Hey, Chas, why don't you quit playing sheriff and go back to what you people do best?
Neden şerifçilik oynamayı bırakıp..... halkının arasına dönmüyorsun?
I have to do what I think is best for you.
Senin için en iyi olduğuna inandığımı yapmalıyım.
Talented enough to change it, so that you can use me at what I can do best.
Değiştirebilecek kadar. Bu şekilde beni en iyi şekilde kullanabilirsin.
You know I love you, Katie... but I think you have to do what's best for you.
Seni seviyorum, Katie, ama kendin için en iyisini yapmalısın. Bu ne demek, Joe?
- I love you doing what you do best.
- Yaptığın işten çok memnunum.
What kind do you think is best?
- Sence en iyi cins hangisi?
The girl's got the best spot in the picture. What do you want me to do?
Kıza en iyi rolü verdik.
Then you had to do more and more until you were doing what you didn't do best.
En iyisini yapamayana kadar devam etmen gerektiğini düşündün.
Don't run away from what you do the best.
En iyi yaptığın işten kaçma.
- What flavor do you like best? - Vanilla.
- Neyli seversin?
They're the best at what they do... and not you or anybody is gonna take that away.
Onlar olabildikleri en iyi şey oluyorlar ve kimse bu şekilde davranamıyor.