Ducky traducir turco
1,206 traducción paralela
Ducky and Abby will update you.
Ducky ve Abby bilgi verecek.
Hold the mirror up to nature, ducky, otherwise you'll become a nervous wreck, take to drink and end up a piss artist playing gin-sodden whores all over Scotland on number-3 tours.
Aynayı dünyaya doğru tut, güzelim, aksi halde çok huzursuz olursun, içkiye başla... ve İskoçya'nın her yerinde ayyaş fahişeyi oynayan... berbat bir oyuncu olarak kariyerine son ver.
All's fair with love and the theatre, ducky.
Tiyatro ve aşkta her şey mubahtır, canım.
You feel lucky, ducky?
Kendini şanslı hissediyormusun, ducky?
Come on, ducky.
Hadi küçük ördek.
I'd hang on tight, ducky ( dear ). He's a slippery fish.
Yerinde olsam sıkı tutarım onu, çok kaygan balıktır.
Of course, back then, the only thing I had to play with was my rubber ducky.
Tabii o zamanlar oynayabileceğim tek şey plastik ördeğimdi.
- Did it involve a rubber ducky? - No. I don't think.
Hayır, sanmıyorum.
So you say your granddaughter fell off the ducky?
Yani torununuz ördekçikten mi düştü?
Oh, she fell off the piggy and she whacked her arm on the ducky.
Domuzcuktan düştü ve kolunu ördekçiğe çarptı.
Kate, get Ducky.
Kate, Ducky'yi al.
Ducky. You're in early.
Ducky, erken gelmişsin.
Ducky, you're such a purist.
Ducky, sadeliğe bayılıyorsun.
Ducky, you know I can't do that.
Ducky, bunu yapamayacağımı biliyorsun.
Ducky, please don't ask me to do this.
Ducky, lütfen bunu benden isteme.
Ducky needs all this evidence back in autopsy.
Ducky bu kanıtları otopsi odasına istedi.
So, you want me to take this evidence down to Ducky?
Yani bu kanıtları Ducky'ye götürmemi mi istiyorsun?
Oh, and, uhm, Ducky's doing an infectious autopsy.
- Tamam. Ducky enfeksiyonlu bir otopsi yapıyormuş.
Why would Ducky think he was infectious if you hadn't done a blood test?
Daha kan tahlilini yapmadıysan Ducky enfeksiyon olduğunu nereden biliyor?
Ducky took everything back before I had a chance to test it.
Daha test edemeden Ducky hepsini geri istedi. - Ne?
Ducky just wanted me down there stat.
Ducky götürmemi istedi. Acil, dedi.
Why would Ducky say stat?
Ducky neden acil der?
Abby - Ducky sound funny?
Abby, Ducky tuhaf mı konuşuyordu?
Ducky!
- Ducky!
Ducky.
Ducky.
Ducky, can't you do that?
Ducky, bunu yapamaz mısın?
Where are Kate and Ducky?
Kate ve Ducky nerede?
Ducky, what do you think he smelled in there?
Ducky, orada ne kokladı?
Ducky, say Yost's best friend was killed in action.
Ducky, Yost'un en iyi arkadaşının çatışmada öldüğünü söyledin.
Check the top of the skull, Ducky.
Kafatasının üstünü kontrol et, Ducky.
Feels like it is, Ducky.
Öyleymiş gibi hissediyorum, Ducky.
Ducky, would this be hard to find without an x-ray?
Ducky, röntgen cihazı kullanmadan bulmak zor olmaz mı?
Ducky, would Buford County still have the tissue sample from the case in their evidence locker?
Ducky, Buford Bölgesi'nde, o davadaki doku örnekleri hâlâ duruyor mudur?
We have our own problems here, Ducky.
Hepimizin burada problemi var zaten, Ducky.
Ducky... how long?
- Ducky kaç gün?
- Ducky?
- Ducky?
So what do we do, Ducky?
Yani ne yapmalıyız Ducky?
Get Ducky.
Ducky'ı çağırın.
Especially considering Ducky establishedtime of death was approximately 9 : 30, and the tip was phoned in at 9 : 32.
Özellikle Ducky ölüm saatinin 9 : 30 civarı olduğunu belirtmesine karşın ihbar 9 : 32de geldi.
For Ducky.
Ducky için.
It's an Italian thing, Ducky.
İtalyanların olayı budur Ducky.
All right, get with Ducky.
Pekala Ducky'le çalış.
We were, Ducky.
Bitirdik Ducky.
Ducky?
Ducky mi?
Is that Dornan's surgeon with Ducky?
Ducky'nin yanındaki Dornan'ın cerrahı mı?
Ducky's older, Kate.
Ducky yaşlı, Kate.
Are you making a statement with this tie, Ducky?
Bu kravatla birine açılmayı mı düşünüyorsun Ducky?
You're the man, Ducky.
Adamımsın Ducky.
Ducky, I have tested everything.
Ducky, her şeyi test ettim.
Ducky's got something.
Ducky bir şey buldu.
What about the fluid Ducky sent up?
Ducky'nin yolladığı sıvı ne oldu?