Ee traducir turco
18,568 traducción paralela
So, Richard?
Ee Richard?
So where are we?
- Ee ne alemdeyiz?
So... he knew that black guy that got killed a couple weeks back?
Ee... Birkaç hafta önce öldürülen siyahi adamı tanıyor muydu?
So, do you wanna... do you wanna tell me where we're going exactly?
Ee, tam olarak nereye gittiğimizi söylemek ister misin?
Eh, I got cleaned out at roulette. Hmm.
Ee, rulette temizlendim.
So, are we safe here?
Ee, burada güvende miyiz?
- Uh, right leg.
- Ee, sağ ayak.
Oh, um, there's a basket full of fresh laundry in the bedroom.
Aa, ee, yatak odasından temiz çamaşırlarla dolu bir çamaşır sepeti var.
- Uh, I can't...
- Ee, Yapamam...
Um, when did he get back?
Ee, ne zaman döndü?
So, what do you think?
Ee, ne düşünüyorsun?
So, can we keep her?
Ee, onu burada tutacak mıyız?
So, is the hair staying?
Ee, saç kalıyor mu?
So why are we here?
Ee, neden buradayız?
So what?
Ee ne olmuş?
So where's my room?
Ee benim odam nerede?
So, how was your first date with Matt in the "Who Gets to Be D.J.'s Boyfriend, Matt or Steve" contest?
Ee, senin Matt'le ilk randevun ve DJ'in sevgilisi Steve mi, Matt mi olacak yarışması nasıldı?
So, what do you think?
- Ee, ne diyorsun?
So, what do you think?
Ee, ne diyorsun?
- Well, um...
- Ee, işte...
What do you say?
Ee ne diyorsun?
So I can only presume you have a hot date tonight?
Ee bu durumda bu akşam biriyle randevun olduğunu farzediyorum?
- Uh-huh.
- Ee? .
So, Devon, huh?
Ee, Devon?
So, music men.
Ee, müzik adamlar.
Well... we haven't made up our minds on anything yet.
Ee henüz hiçbir şeyi kesinleştirmedik ama.
So?
Ee?
So, I hope you guys enjoyed your stay in the States.
Ee, siz beylerin burada kaldığı süre zarfında eğlenmiş olduğunuzu umuyorum.
So, Thur and Petrie?
Ee, Thur and Petrie?
- So, tell me... Oh...
- Ee, biraz kendinizden...
So tell me about yourselves.
Ee, biraz kendinizden bahsedin.
- Hey, howard told me what the plan was this morning.
Howard bu sabah planın ne olduğundan bahsetti. - Ee?
So, what's going on?
Ee, ne yapacaksınız?
So, what happened to your business?
Ee, senin işin ne oldu?
Well, who are you? Where's Samar?
ee kimsin sen?
So, Captain.
Ee Captain.
Sugatfiee...
Şekersiz.
Sugar flee biscuits that have less sugar... are priced double of the sugar biscuits
Az şekerli bisküvi daha pahalı çok şekerli olansa ucuz.
So, man, the heat you were getting from the feds, it's all gone now?
Ee, dostum, Federallerden üzerine çektiğin ilgi, yok artık diyorsun?
So, who are you here with?
Ee, kiminlesin bakalım?
So, Professor, tell me all about last night.
Ee profesör, neler oldu bakalım gece? Anlarsın ya!
Yeah?
Ee?
So? What's your name?
Ee senin adın ne?
So, how was it?
Ee, nasılsın?
How did the, uh, breakdown of the settlement play out?
Nasıl oldu, ee.. .. anlaşmanın düşmesi?
Uh, pay for her ticket back and put her on the reference list at the Philly office.
Ee, geri dönüş biletini öde.. .. ve Philly ofisindeki referans listesine adını yazdır. Mm-hmm.
I think from a, uh, biological standpoint, there's a reason we smell our shit, hmm?
Bence ee, biyolojik açıdan bakarsak.. .. bokumuzun kokusunu almamızın bir sebebi var, ha?
So how's work?
Ee, işler nasıl gidiyor?
Don't you ever just want to, uh...
Arada istemiyor musunuz sadece.. ee..
Well?
- Ee?
Well...
Ee..