Eject traducir turco
371 traducción paralela
They can eject tons of ash and fragments of volcanic rock into the atmosphere.
Atmosfere tonlarca kül ve volkanik kaya parçaları fırlatırlar.
We have others who will tell of his unusual behaviour, when he invited great leaders in music to his home and then proceeded to forcibly eject them.
Onun sıradışı davranışlarını anlatacak başkaları da var, müziğin önde gelen isimlerini eve davet etmesini ve onları zorla dışarı atmasını anlatacaklar.
Blow your canopy off and prepare to eject over the base.
Kapağını patlat ve üssün üzerinde fırlatmaya hazırlan.
There is no energy source in Jupiter to eject planets or comets.
Jüpiter'in içinde gezegen ya da kuyruklu yıldız çıkarabilecek bir enerji kaynağı yok.
It clicks into position. Automatic eject... quadruple locking, 3 kilos.
Bir sıkışma yapmaması için Otomatik Enjeksiyon sistemi var dörtlü emniyet sistemi var.
Oh, incidentally, I understand some of your democratic citizens tried to eject the late Professor Heitz.
Ayrıca, kazara, demokratik vatandaşlarınızın Profesör Heitz'ı ülkeden kovmak istediğini öğrendim.
Mac, gonna break your heart when you have to eject that little buddy of yours in a capsule.
Mac, kapsüldeki o küçük dostunu dışarı fırlatırken kalbin kırılacak, bağlanma fazla.
Prepare to eject. Emergency procedure.
Fırlatmaya hazırlanın, acil durum.
Eject that cartridge belt, and throw it down on the ground.
Mermi haznesini çıkar ve yere at!
We've also developed a tomato Which can eject itself when an accident is imminent.
Kaza tehlikesinde kendini dışarı fırlatan domates geliştirdik.
'Koenig, I can't eject one without the other.
Koenig, biri olmadan, diğerini de atamam.
¤ I implore you to conceive a child... ¤ and that, after 9 months, you eject him into the world. ¤
¤ Bu çocuğu düşünmen için yalvarırım,... ¤ ve dokuz ay sonra onu Dünya'ya vereceksin. ¤
– Eject!
– Fırlat.
Eject! Eject!
Fırlat!
If everything goes smoothly I'll try to eject myself as soon as I re-enter space.
Her şey yolunda giderse... uzaya yeniden giriş yaptığımda kendimi fırlatmaya çalışacağım.
The plumes can eject sulfur and other atoms off lo altogether and account for the sulfur clouds surrounding Jupiter.
Jüpiter etrafındaki sülfüre bakılırsa kaynağı bunlar gibi.
- Simon was a fool to eject now.
- Simon atlamakla aptallık etti.
- Ravage, eject. Operation : retrieval.
Ravage, dışarı çık.
- Ravage, eject.
Ravage, dışarı!
Eject, eject, eject!
Savaşa hazırlanın. Operasyon : Savaş.
You eject us on Alpha, and try to brake in its orbit, and then...
Bizi Alpha'da fırlatın, yörüngesinde fren yaparız, ve sonra...
- Eject...
- Fırlat...
Rumble, Frenzy, Ravage, Ratbat... eject.
Rumble, Frenzy, Ravage, Ratbat... Çıkın.
Eject those cartridges!
Kovanları boşaltın!
You do and I'll eject the rest of the ship's stock into space.
Beş tane alırsan ben de geri kalan tüm stoğu Geminin havalandırmasından uzaya bırakırım.
lt`s the most sensitive place of you I don`t know where will you eject if you move
En hassas yerin orası. Kıpırdarsan, nerenden işeyeceksin sonra?
You will eject on this brother or that if you move
Eğer kıpırdarsan kardeşini vurursun.
- You didn't eject.
- Sen terketmedin.
I eject? Mmm.
Fırlatma düğmesine bassam?
Pull, Sam. Eject.!
Fıtlatma kolunu çek, Sam!
- You gonna eject?
- Atlayacak mısın?
Too rough to ditch, prepare to eject.
İnmek çok zor, fırlamaya hazırlan.
- The water's too cold to eject.
- Su, çıkılmayacak kadar soğuk.
Eject!
Fırlat kendini!
Eject, mailman.
Atla, Mailman.
Eject!
Atla!
If you have to eject, you got a handle here.
Uçaktan atlamanız gerekirse burada kollar var.
The command will be, "Eject, eject, eject!"
Emir, "Atla, atla, atla!" olacak.
- Eject, eject, eject!
- Atla, atla, atla!
- Why don't you eject?
- Neden atılmıyorsun?
Eject!
Atıl!
I can't eject.
Atlayamıyorum.
- You ever eject?
- Hiç atıldın mı?
Eject, eject, eject!
Atıl, atıl, atıl!
We've got to eject the core.
Çekirdeği fırlatmalıyız.
Each ship will eject its primary phaser coil before setting course for the nearest Cardassian base.
Her bir gemi ana fazer bobinini çıkaracak, rotasını en yakın Cardassian üssüne ayarlamadan önce.
- Auto-eject the engine core.
- Çekirdeği dışarı fırlatın.
- Eject the chamber on my order.
- Emrimle beraber odacığı fırlatın.
Eject the warp core.
Warp çekirdeğini fırlatmamız gerekecek.
- Ravage, eject!
Ravage, kötü kedicik.
Eject you?
Dışarı mı atayım?