Elevator dings traducir turco
238 traducción paralela
- Aah, come on. Voicemail? - ( Elevator dings )
Sesli mesaj mı?
( ELEVATOR DINGS ) Who can figure bosses?
Patronların işine kim akıl erdirebilir ki?
[ELEVATOR DINGS] So I'll see you tonight.
Neyse, akşama görüşürüz.
Yeah, right. Aaaaahhh! [Elevator dings]
Evet, tabi.
We're gonna need you upstairs a bit longer. [Elevator Dings]
Sana yukarıda biraz daha ihtiyacımız olacak.
( ELEVATOR DINGS )
Tamam.
- [Elevator dings] - Can you hold the elevator, please?
Kapıyı tutar mısınız?
- [Elevator dings] - Well so much for that fantasy.
Pekala o fantezi biraz fazla.
- No. - [Elevator dings]
Hayır.
[ELEVATOR DINGS] WE'VE MET BEFORE. I KNOW WE HAVE. I DON'T THINK SO, MA'AM.
- Sanırım, daha önce tanıştık.
THEY WILL. [ELEVATOR DINGS]
Bilecekler.
[Elevator dings] I'm not afraid of a relationship with Sam.
Sam'le ilişki yaşamaktan korkmuyorum.
- Maybe she reads minds. - [elevator dings]
Belki de bana kur yaptı.
And I want all the help I can get, no matter how, uh, unorthodox. [ELEVATOR DINGS]
Ve kurallara ters düşse de, elimden geldiğince yardım etmek isterim.
( elevator dings ) WOMAN : No, he's at lunch, sir.
Hayır, öğle yemeğinde, efendim.
Okay. ( elevator bell dings ) Carol?
Tamam.
[ELEVATOR BELL DINGS] He's back.
Geri geldi.
[Elevator Bell Dings]
[Asansörün zili çalar]
[Elevator Bell Dings]
[Asansör zili çalar]
[Elevator bell dings]
Hayat doluydu.
[Elevator Bell Dings]
- Affedersiniz- -
- [Elevator Bell Dings] - Aah!
Aah!
Apparently, there's no catch. [Elevator bell dings] I'll see you at home.
Ama yakalanacak bir şey yokmuş demek ki.
[Elevator Bell Dings] So you think this demon is eatin'the hearts of heroes, huh?
Bu iblisin kahramanların kalplerini yediğini düşünüyorsun yani?
- [Elevator Bell Dings] - You pay me for my advice, right? Well, leverage everything.
Herşey için bastırabiliriz.
Come on, Annette. [Elevator Bell Dings] I'll get the next one.
Hadi, Annette.
[Elevator Bell Dings] Mr. Monk.
Bay Monk.Senin için endişelendim.
- I was mildly delirious. - [elevator bell dings]
İnlerken daha sessiz olmam gerekirdi.
[Elevator Bell Dings] No way this could happen, Danny.
Bunun olması imkânsız, Danny.
[Muffled ] Mm-hmm. Is everyone all right? [ Elevator Bell Dings]
Hepiniz iyi misiniz? Sen başardın, preciosa.
[Elevator bell dings] Oh, Sofia, it's you!
Sofia, buradasın!
- [Elevator bell dings ] [ Meredith] And sometimes we tell the truth because we just can't help ourselves.
Ve bazen gerçeği söyleriz çünkü kendimize engel olamayız.
[Elevator bell dings ] [ Gasps] You're George Lucas!
Sen George Lucas'sın!
[Elevator bell dings] George :
Çok iyi yapıyorsun.
( Elevator bell dings ) i cannot believe that daddy decided to stay with roman
Babamın benimle The Carlyle'da çay içmesi yerine
You must have been very beautiful out there on the ice. ( Elevator bell dings )
Buzun üstünde mutlaka güzel görünüyorsundur.
- [Elevator dings]
Git.
( elevator bell dings )
Bu iyi bir nokta.
[Elevator bell dings] Mode magazine stands behind the Meade family... And we are certain all of these matters will be resolved...
Mode dergisi, Meade ailesinin arkasındadır ve tüm bu sorunların en kısa zamanda, uygun şekilde çözüleceğinden eminiz.
- I see you're well protected. - [Elevator Bell Dings]
Gördüğüm kadarıyla oldukça iyi korunuyorsunuz.
We have a helicopter on its way to take you both to a safe location. [elevator bell dings]
İkinizi birden güvenli bir yere götürecek.
( ELEVATOR BELL DINGS ) Are you deflecting now?
Şu an sen de saptırmıyor musun?
Big Daddy's my father. [ELEVATOR BELL DINGS]
Süper baba, benim babam.
It would be - - [Elevator Bell Dings]
Benim patronumsun. Belki farklı olsa...
- [Elevator Bell Dings]
Haklısın.
[ELEVATOR BELL DINGS]
Arayacaksın... zaman bulduğunda.
( Elevator bell dings ) Don't, Angel.
Yapma Angel.
Could be. [elevator dings]
House adamın beynine kateter sokmamızı istiyor.
I mean, we are neighbors, and... ( elevator bell dings ) today just doesn't feel like a day for attorneys.
Biz komşuyuz ve bugün avukatlık bir gün değil sanki.
( Elevator bell dings ) Who here approved the new guy moving the hand replant to an or?
Yeni adamımızın el plantını acile sevk etmesini buradan kim onayladı?
( elevator bell dings ) ( Castle ) What's gonna happen to Lara?
Lara'ya ne olacak?